AKP’nin eseri: TSK ile PKK sanki silah arkadaşı!

Türkiye’nin Suriye’deki iki fotoğrafına dikkat:

Birincisi: Siyasi. Süleyman Şah türbesini terkettik.

Kendi toprağımız(dı).

Bölge bir yıldır IŞİD (DAİŞ) kontrolünde.

Ahmet Davutoğlu’na göre gerekçe: “Askeri zaruretler.”

Bülent Arınç tercümesiyle: “DAİŞ çemberi daraldı... Bir delilik yapabilirlerdi.”

Tayyip Erdoğan “terk” kararının altındaki imzaları açıkladı: “Operasyon, devletimizin kararı.”

Yani: Cumhurbaşkanı, Hükümet ve Genelkurmay.

Erdoğan farkında: Övünecek bir vaziyet yok.

Aksi takdirde:“Benim operasyonum” derdi.

Haksız sayılmazdı. Anayasaya göre “başkomutan” o.

Şimdi: Paylaştırarak hatayı hafifletmek istiyor.

***

İkincisi: Gerçek bir fotoğraf. Tek kareye çok şey sığmış.

Mekan: Sınırımızın hemen bitişiğindeki Eşme köyü. Süleyman Şah’ın nakledildiği yeni yer.

Türbe ve karakol inşası sürüyor. Alana Türk bayrağı çekilmiş.

Hemen bitişiği. 2 bayrak direği daha görülüyor.

İkisi de dolu: Birinde PKK/PYD bayrağı. Diğerinde Abdullah Öcalan flaması.

***

Birkaç soru soralım.

Süleyman Şah türbesi nerede(ydi)? Suriye’nin 30 km kadar derininde.

38 askerimiz tarafından korunuyordu.

Çünkü: Uluslararası anlaşmalara göre Türkiye toprağı.

AKP’nin terk gerekçesi: Açıkladılar.

Bölge bir “terör” örgütünün (IŞİD) kontrolünde.

Ne yapacakları belli olmaz.

Özeti: Güvenlik riski yüksekti.

***

Nakledildiği yerde kim hakim: PKK/PYD.

AKP’ye göre ikisi de “terör” örgütü.

Buna rağmen, Süleyman Şah onların bölgesine nakledildi.

Durumun fiili anlamı:

IŞİD bölgesi: Riskli.

PKK/PYD bölgesi: Güvenli.

Dikkat: Bu kabulün sonuçları olacak.

***

Zaten PKK/PYD resmen açıkladı.

Harekat, 4 gün önceden örgüte bildiriliyor.

Doğru mudur?

HDP sözcüsü İdris Baluken’in Meclis’teki konuşması iddiayı doğruluyor.

“Süleyman Şah Türbesi’nde IŞİD’in Türk askerlerinin tamamını rehin aldığına dair haberler var.”

Konuşmanın tarihi: 19 Şubat. Operasyondan 3 gün önce.

Düşünebiliyor musunuz: Süleyman Şah operasyonu, Türkiye Cumhuriyeti için büyük bir askeri sır.

Sınırlı sayıda yetkili haberli. Bakanlar kurulu üyelerinin çoğu bilmiyor. Ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu da.

Fakat: “Terör örgütü listesi”ndeki PKK haberdar.

Bildikleri: Operasyonun sadece günü değil. Saati. İcrası. Konvoyun gidiş ve dönüş güzergahı. Türbenin yeni yeri v.s.

Özet: Türkiye Cumhuriyeti, askeri sırlarını artık PKK ile paylaşıyor.

Bu başarı AKP’ye nasip olmuştur!

***

PKK/PYD’nin asıl iddiası daha ciddi:

“Operasyon, komutanlığımızın bilgisi dahilinde ve Kobani güçlerimizin katılımıyla gerçekleştirilmiştir” (22 Şubat 2015).

Doğru olabilir mi?

Örgütün operasyonu kendisine yontmaya çalıştığı açık.

Muhtemelen o düzeyde ortaklık gerçek değil.

Fakat şunlar tartışılmaz:

TSK, operasyona giderken ve dönerken PKK bölgesini kullandı.

Tek kurşun atılmadı. Tek sorun çıkmadı.

İhtimaldir: Uzaktan da olsa PKK timleri konvoyumuza “eşlik” etti. (“Katıldı” dememek için böyle ifade ediyorum.)

Yani: TSK, “güvenli” PKK bölgesinden “dost” geçişi yaptı!

Erdoğan’ın iki “başarısı”:

Bir: Milleti böldü. AKP’li olanlar ve olmayanlar diye.

İki: Fakat TSK ile PKK’yı buluşturdu!

***

Çare: Değişiklik şart.

Söz: Millette.