CHP’nin ‘demokrasi şöleni’

Oğuz Kaan Salıcı’nın ifadesiyle yazalım: “Kongre’de dünya ve ülke meseleleri konuşulamadı.”

CHP İstanbul İl Kongresi'nde amigolar saatlerce slogan attı. Kürsüye çıkanlar önce laf atanlarla uğraştı, sonra kendisinden önceki konuşmacıya laf attı. Divan Başkanı bağırış çağırışlar arasında sesini duyurmaya çalıştı. Eski İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu kürsüye çıkarken yuhlayanlar oldu. Kaftancıoğlu yuhlayanları kucaklamak istediğini açıkladı, itiş kakış şeklinde bütünleşme yaşandı. Sezgin Tanrıkulu ‘CHP devlet çizgisinde muhalefet partisi olamaz’ dedi, ‘Beni kabulleneceksiniz!’ diye haykırdı. Bedri Baykam ‘Atatürkçülerin CHP’den dışlandığını’ söyleyerek herkesi şaşırtmak istedi. Berhan Şimşek de konuşmasını engellemek isteyenlere ‘Sizi Metin Külünk mü buraya gönderdi’ diye sordu. Bir delege HDP’nin bayraklaştırdığı isimleri saydı, ‘Değişeceksek buraya doğru değişeceğiz’ dedi.

Gelişmelere emek sermaye çelişmesinden bakılması gerektiği ilan edildikten on dakika sonra İl Başkan Adayı Özgür Çelik’in İstanbul’un dört bir yanındaki resimlerini bir iş insanının astırdığı ortaya çıktı. Çelik de ‘Çok sevdiğim bir değerli büyüğümdü. Hayır diyemedim.’ yanıtını verdi. Kürsüden ‘Zavallı kişisel kariyer planlarının’ partiye hakim olduğu ifade edildi. Ne dediği tam anlaşılamayan bir delege, konuşmasını ‘Kaybettik maalesef ama aslında kazanamadık’ diye bitirdi.

Bir taraf diğerini ‘AK Parti’nin devşirme kadrolarıyla çalışıyorsunuz’, diğer taraf öbürünü ‘Meclis’e AK Partilileri taşıdınız’ diye suçladı. Belediye’ye de İyi Partililerin hakim olduğu anlaşılınca delegelerin ‘Biz bu partide ne yapıyoruz’ sorusu havada kaldı. İl Başkan adaylarından biri ‘Hükümet gazeteleri üzerinden beni hedef aldılar’ diye sızlandı. Diğeri ‘Konuşursak insan içine çıkamazsınız’ diye parmak salladı.

Kaftancıoğlu ikinci kez kürsüye çıktı partilileri çime benzetti ‘Size basmak isteyen filler var’ dedi. Çok bağıran çok alkış aldı. Cumhuriyet Harp Partisi’nin ‘Demokrasi şöleni’ böylece sona erdi.

Ülkemizin ekonomi ve güvenlik sorunlarına çözüm, siyaset, program ve fikir arayanlar saatlerini boşa harcadı…