Gazeteler ekonomik krizin kıskacında!

Yazılı basın (gazeteler) ekonomik krizin en fazla hırpaladığı sektörlerden biri durumunda. Nedeni gazetelerinin temel hammaddesi olan 3.hamur gazete kağıdında dışa bağımlı olmamız ve doların dalgalanmasından dolayı da fiyatların olağandışı artması. Aralık ayında yaklaşık tonu 2 bin liralarda olan gazete kâğıdı son birkaç aydır doların artışına bağlı olarak füze gibi artıyor ve tonu 4-5 bin lira bandında.
Türkiye’de üretimi olmayan ve tamamen dışarıya bağımlı olduğumuz gazete kâğıdının ithalatını da ihracatçı firmaların Türkiye’deki mümessilleri aracılığı ile tüccarlar yapıyor. Doğan Medya yıllardan beri mümessillik faaliyetleri kapsamında başta dünyanın önde gelen kağıt üreticilerinden biri olan Finlandiya merkezli ‘’Stora Enso’’ olmak üzere Avrupalı diğer üreticilerden Oppoga markası kağıt ithalatını yapmaktadır.
Direkt olarak ithalatı üreticiden yapan bu tür kuruluşlar dışındaki gazeteler iç piyasadan kâğıt tüccarlarından iç alış yapmaktadır.
Direkt ithalat yapamayan gazeteler iç piyasadaki satıcıların insafına ve fiyat koyma kararlarına teslim olmuş durumdalar.
İthalatın finansmanı güçlü bir işletme sermayesini gerektirdiğinden hevesli ve para kazanma gayesi ile zaman zaman bu işe giren gazete kâğıdı satıcılarını bir kenara koyarsak dövize bağlı ve büyük miktarları bulan gazete kâğıdı ithal etmek her babayiğidin harcı değildir.
Türkiye’ye gazete kâğıdı genellikle Rusya’dan ithal edilmektedir. En yaygın ithal edilen gazete kâğıdı Kondopoga’dır.
TÜRKİYE’NİN GAZETE KÂĞIDI İTHALATI
Türkiye’nin gazete kâğıdı ithalatı yılda 500 bin tondan fazladır. Şu anda Türkiye liman teslim fiyatının yaklaşık ve ortalama 800 dolar olduğu kabul edilirse 400 milyon dolar civarında bir ithalat hacmini hesaplayabiliriz. Türkiye’nin 2017 yılında toplam kağıt ve kâğıt ürünleri ithalatının 3.7 milyar dolar, 2018 ilk altı ayında 2 milyar dolar olduğu kabul edilirse gazete kâğıdı ithalatının 400-500 milyon dolar civarında olduğunu kabul etmemiz yanlış olmayacaktır.
Bu hesaplamayı son dönem kâğıt sektör raporları ve inceleme yazılarının olmaması nedeniyle güncel fiyatlar ve yaklaşık ithalat ton miktarlarından giderek hesaplıyoruz.
Türkiye’de günlük gazetelerinin bayi satış rakamları çok büyük değişiklik göstermemektedir. Şu anda bayi satış rakamlarını 1.2 milyon adet olarak alabiliriz. İade oranlarının ortalama yüzde 40 olduğu varsayımı ile gazete baskı adedini de 1.7 milyon adet olarak hesaplayabiliriz. Yanılma paylarını dikkate alarak günlük çeşitli sayfalarda ve ekleri ile 2 milyon gazete baskısının yapıldığını da kabul edebiliriz.
Basın İlan Kurumu (BİK) tarafından resmi ilan verilen gazetelerin listesi BİK web sayfasında listelenmiştir. Bu gazetelerin resmi satış rakamlarını baz alarak baskı adedini tahmin etmek mümkün. Gazete kâğıdı konusunda belli bir kanaate ulaşmak için bu hesaplamanın yeterli olacağını düşünüyoruz.
TÜRKİYE’DE KAĞIT VE KAĞIT ÜRÜNLERİNİN ÜRETİMİ
Türkiye’nin kağıt ve kağıt ürünleri üretim kapasitesi süren yatırımlarla birlikte artmaktadır. 2013 itibarıyla sektörün toplam üretim kapasitesi 3.8 milyon ton civarındadır.
Türkiye’de oluklu mukavva en yüksek üretim kapasitesine sahiptir. Sektörün ikinci büyük ürünü kartonların toplam üretim kapasitesi 697 bin ton civarındadır. Dış pazara yönelik üretim yapan temizlik kağıtlarının toplam kapasitesi istikrarlı gelişim kaydetmektedir. İlgili ürün grubunda kapasite 2007-2013 döneminde yıllık ortalama yüzde 12.9 oranında artmıştır. Yazı tabı üretimi 380 bin ton civarında seyrederken gazete kağıdının üretim kapasitesi son yıllarda daralma eğilimindedir.
GAZETE KÂĞIDI İTHALATINDA VERGİLER
1-Gümrük Vergisi
Gazete kağıdı 474 sayılı kanun ekinde yer alan GÜMRÜK TARİFE CETVELİ’nin X. bölümünde ve 48. fasıl 4801.00 pozisyonunda yer almaktadır.
Vergi haddi yüzde 70’ten fazla odun hamuru içeren metrekare ağırlığı 50-55gr. (dahil) arasında olan kağıtlar yüzde 25, diğerleri ise yüzde 60 vergi oranında vergilenmektedir.
474 sayılı kanun, Cumhurbaşkanına cetvelde yer alan eşyaların pozisyonlarının, alt tarife pozisyonlarının, bunlara ait sayısal kodların ve diğer hususların değiştirilebilmesi yanında, söz konusu kanunda belirlenmiş gümrük vergisi (kanuni) had ve nispetlerini sıfıra kadar indirmek ve bunları yüzde 50’sine kadar artırmak konusunda da, uluslararası anlaşma hükümleri saklı kalmak kaydıyla, yetki vermiştir.
2-Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu(KKDF)
Kabul kredili, vadeli akreditif ve mal mukabili ödeme şekillerine göre yapılan ithalatta KKDF oranı yüzde 6’dır. Peşin yapılan ithalatta KKDF ödenmemektedir.
3-Ek Mali Yükümlülükler
Yerli üreticinin korunması ve ithalattan kaynaklanacak vergi kayıplarının önlenmesi amacıyla, işleme konu eşyanın ithalatı gümrük vergisi dışında benzer etki yaratan ek mali yükümlülük uygulamasına tabi tutulabilir. Gözetim Uygulaması gibi ek mali yükümlülük de ithalatı kısıtlayıcı önlemler arasında yer almaktadır.
Varlık amacı uluslararası ticaretin gelişmesini ve daha serbest hale gelmesini sağlamak olan Dünya Ticaret Örgütü’nün antlaşmasını imzalayan ülkelerin, bu anlaşma hükümleri içerisinde ya da ülkeler arası oluşturulan gümrük birliği veya ikili serbest ticaret anlaşmaları hükümlerine göre gümrük vergilerinde değişikliğe gitmeleri oldukça zordur. Bu nedenle, yerli üreticinin korunması veya ithalattan kaynaklanacak vergi kayıplarının önlenmesi amacıyla, bahsi geçen uluslararası anlaşmalara da bağlı kalmak kaydıyla, ticarete konu eşyanın ithalatında ek mali yükümlülük denilen uygulamaya gidilebilir.
Ek mali yükümlülükle ilgili tahsilatlar genellikle adet veya kg üzerinden yapılmaktadır.
Gazete kâğıdında ek mali yükümlük yoktur.
4-Katma Değer Vergisi (KDV)
Gazete kâğıdının ithalinde KDV oranlarına ilişkin II numaralı listede “13-Türk Gümrük Tarife Cetvelinin 4801.00 pozisyonunda yer alan gazete kağıdı (rulo veya tabaka halinde) ile 48.02 pozisyonunda yer alan baskı ve yazı kağıtlarının teslimi” başlık halinde yer almakta ve yüzde 8 KDV oranına tabi bulunmaktadır.
GAZETELERİN KURTARILMASI İÇİN BU ÖNLEMLER HIZLA ALINMALI
Gazetelerin kâğıt temini ve fiyatlardan kaynaklanan çok zor durumdan kurtulmaları için devletin mutlaka bu konuya el atması gerekiyor.
Çünkü gazeteler vatandaşın haber alma hakkına karşılık vermek üzere bir anlamda kamu hizmeti veriyor. Üstelik yerli üretimin olmadığı bir ülkede bu sorun ancak devlet eliyle çözülebilir.
KISA VADELİ ÖNLEMLER
1- Gazete kâğıdının döviz kurlarının yükselmesi nedeniyle esas alınacak bir tarihten itibaren örneğin 1 Ocak 2018’den başlayan dönemde doğan kur zararlarının sübvanse edilmesi. Bu Döviz Denkleştirme Fonu kurularak sağlanabilir.
2- Gazete ithalindeki vergi yükünün aşağıya çekilmesi ve bunun ithalatçı tarafından fiyatlara yansıtılmasının mutlaka sağlanması.
3- Ticaret Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığının devreye girerek başta Rusya olmak üzere gazete kâğıdı üreten ülkelerle arz artırıcı önlemlerin alınması. Bu fabrikaların üretimlerini Türkiye için artırmalarının temini.
4- Gazete kâğıdını iç piyasaya veren mümessiller ve tüccarların sıkı denetlenerek fırsatçılık yapmalarının önüne geçilmesi.
5- Döviz kurlarından ve üretim kısıtlanmasından kaynaklanan fiyat artışlarının yarattığı zararı telafi etmek üzere Basın İlan Kurumu, ilan tarifelerine zam yapmalı ve gazete işletmelerine kredi vermelidir.
6- BİK ilan tarifelerinin dayanağını sadece satış rakamlarına değil başka ölçütlere göre belirlemelidir. Örneğin çalışan sayısı, ödediği vergi vb hususlar da dikkate alınabilir.
7- Özellikle kamu bankaları patronsuz gazete işletmelerine kredi vermede çekingen davranmamalıdır. Bankalar, gazete işletmesi olarak bir kredi talebinde bulunulduğunda “aman aman siz medyasınız” korkusunu bırakmalıdır.
8- Başta kamu banka ve kuruluşları reklam ve ilanlarda hakça dağıtım uygulamalıdır. Siyasi görüşü ne olursa olsun reklamların dağıtımında eşit ve adil davranmalıdır.
9- Gazete işletmelerinin vergi ve sigorta primi yapılandırma taksitleri ile cari dönem ödemeleri belli bir tarihe kadar ertelenmelidir.
ORTA VADELİ ÇÖZÜMLER
1-Patronsuz gazete işletmeleri bir araya gelerek gazete kâğıdı ithalatı için bir şirket kurarak güçlerini birleştirmelidir. Mümessillerin ve tüccarların baskısından kurtulmak için birlik olma zamanı.
2- Katılım Bankaları ve Barter firmalarının gazete kâğıdı konusunda bir model geliştirmeleri ve alternatif temin olanağı yaratılmalıdır.
3- Görevlendirilecek bir kamu kuruluşu gazete kâğıdı ithalatını yaparak zararına gazete işletmelerine kâğıt satması ve doğan kamu zararının bütçeden karşılanması. Yıllarca KİT zararlarının taşıyan kamu ve vatandaşlar gazete kâğıdından doğacak KİT zararını da üstlenebilirler.
4- İcra ve İflas Kanunu’nda yapılacak değişiklikle vatandaşın haber alma özgürlüğünü kısıtlayıcı “alacaklı zorlamasının” önüne geçilmesi şart. Örneğin alacaklı olan gazete işletmesine haciz uygulamak için geldiğinde editoryal araç ve gereçleri haczedememelidir.
UZUN VADELİ ÇÖZÜMLER
Derhal gazete kâğıdında, aslında tüm kâğıtta, yerli üretim için seferberlik yapılmalı. Yerli üreticiler desteklenmeli ve gazete işletmelerini ithalata bağımlı olmaktan kurtarılmalıdır.