Kartondan Cumhurbaşkanı aranıyor

Seçimlerin en uzak ihtimalle Mayıs 2023'te yapılacağı anlaşılıyor. Haziran'da bayram, tatil, sınav döngüsüne girmemek için Mayıs'a çekileceği kesin gibi.

Yani 9-10 aylık bir süreç var. Çocuk düşünseniz, seçim günü doğabilir. O kadar yakın...

Bu süre aynı zamanda ülkeyi yönetme iddiasında olanların kendilerini topluma sunma, amaçlarını, hedeflerini, programlarını, ekiplerini kamuoyuna tanıtmaları için kalan süre. En azından seçmene saygısı olanın öyle davranması beklenir.

Fakat 6'lı masa Cumhurbaşkanı adayını açıklama konusunda isteksiz. "Açıklarsak yıpratırlar" diyorlar. Belli ki kartondan aday düşünüyorlar. Belki de el işi kâğıdından, şöyle renkli menkli.

Önceleri, "seçim kararını alın, öyle açıklarız" diyorlardı. "Yahu ülkeyi yönetecek kişiden söz ediyoruz, bu gizlenir mi" denildiğinde "Yaaa, açıklayalım da yıpratın değil mi" diye yanıt veriyorlardı. İşin tuhafı, bunu söylerken öyle edalar takınıyorlardı ki, çok zekice bir taktik bulmuşlar gibi...

KARARSIZLAR ARTIK KARARLI

Oysa şimdi karar verseniz, adayınızın seçim planı yapması, hükümet programını oluşturması, kabinesi üzerine kafa yorması, kendini anlatması ancak mümkün. Tabii gerçekten ülkeyi layıkıyla yönetme gibi bir derdiniz varsa. Belli ki 6'lı masa, kendisinin yaptırdığı anketlere güvenip, "Odunu koysam seçtiririm" havasına girmiş.

Bazen belediyelerde, mevcut yönetime tepkilere yaslanıp kereste seçtirmek mümkün olabiliyor. Doğru. Ancak Türkiye içten, dıştan her alanda öyle büyük zorluklarla karşı karşıya ki, millet çözüm arıyor. Çözecek lideri arıyor. Hemen her ankette "Ne Cumhur ne de Millet İttifakı" diyenler en büyük dilimi oluşturmaya başladı. Öyle ki bu oran bazı anketlerde yüzde 46'yı buluyor. Bunlar 'kararsız' değil, ikisini de reddetme konusunda kararlı.

Şimdi seçimin zamanı az çok belli. Ciddi olanlar, seçmene saygısı olanlar, yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanlığı görevi için adaylarını ilân ediyor. Cumhur İttifakı, adayını duyurdu. Vatan Partisi de açıkladı. "Vatan Partisi'nin Genel Başkanı, Parti'nin Cumhurbaşkanı adayıdır." dedi. Kasım ayında Genel Kurultay yapacak. Orada seçilen kişi, Cumhurbaşkanı adayı olacak.

YIPRANMIŞ NEDİR YIPRANMAMIŞ NEDİR

Türkiye tarihinin en zorlu günlerine girerken, yıpranmaktan korkmayan hatta "yıpranmış" liderlere ihtiyaç duyuyor.

Yıpranmamış ne demek? Savaşmamış demek. Riske girmemiş demek. İdarei maslahat yapmış, ağzınının tadını bozmamış demek. Rahatından feragat etmemiş demek.

Yıpranmış ne demek? Savaşmış, direnmiş, yollar, çöller, okyanuslar aşmış, yedi ateşten, feleğin çemberinden geçmiş, yılmamış demek.

Doğu Akdeniz'de namlular Türkiye'ye dönmüşken, ekonomik kriz üreticilerin sırtına binmişken, Türkiye'ye 'yıpranmış' aday gerek.

12 Mart, 12 Eylül işkencehanelerinde dik durmuş, Ergenekon tertibini sahiplerinin başına geçirmiş, Silivri'yi içeriden sallamış bir lider...

15 Temmuz gecesi, korkudan köşesine sinmiş ya da ekran başında kahve yudumlamış değil, anında vaziyet almış, "yıpratırlar mı beni" diye kişisel hesap kitap yapmayan bir önder...

Mahkûm edileceğini bile bile "Ermeni soykırımı uluslararası bir yalandır" demek için soluğu İsviçre'de alan bir serdengeçti lâzım Türkiye'ye.

YIPRANMAKTAN KORKMAYANLAR TARİH YAPAR

ABD'den korkmayan, cesur bir lider...

Vatan Partisi ve lideri Doğu Perinçek, 'yıpranmaktan' korkmuyor. Bu ülkeyi savunmak, 'güle oynaya' olmayacak.

Tarihi, yıpranmayı göze alanlar yapar. Mustafa Kemal, "eşkiya, haydut, maceracı, hain" denmeyi göze almasaydı, Samsun'a çıkamazdı. Samsun'a çıkarken, yağlı urganın boynunda olduğunu biliyordu.

Hz. Muhammed, "mecnun" muamelesi görmeyi, kafasına pis deve işkembesi geçirilmesini, Taif'te taş yağmuruna tutulmayı göze alarak insanlığa bir medeniyet devrimi armağan etti. Yani, yıprana yıprana, savaşa dövüşe...