Tarım arazisi kullanımında bölgesel değişimler

Yurdumuz TR1 İstanbul, TR2 Batı Marmara, TR3 Ege, TR4 Doğu Marmara, TR5 Batı Anadolu, TR6 Akdeniz, TR7 Orta Anadolu, TR8 Batı Karadeniz, TR9 Doğu Karadeniz, TRA Kuzeydoğu Anadolu, TRB Ortadoğu Anadolu, TRC Güneydoğu Anadolu olmak üzere 12 tarımsal bölgeye ayrılmıştır. Bunlar da tarımsal açıdan benzerlik gösteren iller bir araya getirilerek ikişer üçer alt bölgeye ayrılmıştır.

SEBZE VE MEYVELER

Bu yazıda 2017–2022 yılları arasında tarım arazisi kullanımında meydana gelen değişiklikler bölgesel olarak ele alınacaktır. Bu dönemde yurdumuzda “Toplam tarım alanı” sanılanın aksine 5,1 milyon dekar artmıştır. Nadasa bırakılan alan 7,4 milyon dekar (%20) azalırken tahıl ve diğer tarla bitkileri ekiliş alanı 10,1 milyon dekar (%6,5) artmıştır. Sebze bahçelerinde 806 bin dekar (%10,1) azalma olmuştur. Meyveler ve içecek ve baharat bitkileri alanı 3,2 milyon dekar (%9,7) süs bitkileri alanı ise 6789 dekar (%13,6) artmıştır. Meyve ve süs bitkilerindeki en büyük artış Akdeniz bölgesinde gerçekleşmiş olup sırasıyla 955 bin (%19,3) ve 4718 (%57,4) dekar artış olmuştur. Akdeniz bölgesinde sebze bahçeleri % 16,5; ekilen tarla alanı %9,5 nadas alanları % 5,1 ve toplam tarım alanı (%1) azalmıştır.

Sebze bahçelerindeki azalma İstanbul, Batı Marmara, Doğu Marmara, Akdeniz, Ege ve Batı Karadeniz bölgelerinde yoğundur. En büyük tüketim merkezi olan İstanbul ve çevresindeki bölgelerde de sebze üretiminin azalması özellikle taze sebzelerin çok daha uzun mesafelerden taşınmasını gerektirecektir. Batı Marmara, Batı Anadolu ve İstanbul bölgelerinde süs bitkileri üretimi de azalmaktadır. Süs bitkileri alanındaki azalma Doğu Karadeniz ve Batı Karadeniz bölgelerinde çok daha yoğundur.

Doğu Karadeniz ve Batı Anadolu bölgelerindeki cüzi azalma dışında bütün bölgelerde meyvecilik alanları artmıştır. Oransal olarak en büyük artışlar Batı Karadeniz'de (%20,9), Akdeniz ve Kuzeydoğu Anadolu bölgesinde (%19,3), Güneydoğu Anadolu bölgesinde (%15,3), Ortadoğu Anadolu bölgesinde (%11,3) görülmüştür.

TARLA BİTKİLERİ EKİLİŞ ALANLARI

Tahıl ve diğer tarla bitkileri ekilen alanlar Güneydoğu Anadolu bölgesi ve Akdeniz bölgesinde (%5) azalmış, diğer bütün bölgelerde ise artış göstermiştir. Nadasa bırakılan alanlar İstanbul bölgesinde %281, Güneydoğu Anadolu bölgesinde (% 29,5) ve Ege bölgesinde (%20,5) oranında artmıştır. Bu duruma sulama suyunun kısıtlı verilmesi yol açmış olabilir. Geri kalan bölgelerde nadas alanları azalmıştır.
Ekilen tarla alanlarında Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgesinde %5'lik azalma görülürken diğer bölgelerde artış söz konusudur. En fazla artış Kuzeydoğu Anadolu bölgesinde (%36,1) olmuş bunu %30,5 ile Doğu Karadeniz bölgesi ve % 22,4 artışla Ortadoğu Anadolu bölgesi izlemiştir. Ortadoğu Anadolu bölgesi Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, ve Hakkari illerini kapsamaktadır. Terörle mücadelede kazanılan başarılar sonucunda sağlanan güven ortamının bu gelişmede etkili olduğu akla gelmektedir. Benzer sorunları yaşayan TRC3 alt bölgesine giren Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt illerinde sebze ve meyve alanlarının önemli ölçüde arttığı ve entansif tarıma yönelindiği göze çarpmaktadır.

SÜS BİTKİLERİ

Süs bitkileri üretimi İzmir, Sakarya, Antalya, Bursa ve Yalova illerinde yoğunlaşmıştır. Birçok ilde ve birkaç bölgede süs bitkileri üretim alanı yok sayılacak kadar azdır. Bazı bölgelerde %40 dolayında azalmasına karşın esasen üretim alanının fazla olduğu Akdeniz bölgesindeki (%57,4) ve Doğu Marmara bölgesindeki (%16,8) yüksek oranlı artışlar, Türkiye genelinde %13,6 artışa yol açmıştır.

SONUÇ

Önyargılı olarak pek çok kişi son yıllarda tarımın gerilediği, arazilerin terkedildiği ve boş kaldığı savlarını ileri sürmektedir. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından illere göre arazi kullanım şekli belirlenmiştir. Ülke genelinde veri yayınlanması Türkiye İstatistik Kurumu'nun görev ve sorumluluk alanına girmektedir. Bu verileri kullanarak yapılan hesaplamalarla, peşin hükümlerin aksine bir sonuç ortaya çıkmış bulunmaktadır. Ekiliş alanlarındaki, meyve ve süs bitkilerindeki artış toplam üretimi artırma ve daha entansif üretim dallarına yönelme çabası olarak değerlendirilmektedir.