Ticari savaş başladı sırada askeri çatışmalar var

Küresel ekonomi dönmekte zorlandıkça eskinin tüketim toplumları gümrük duvarları ile kendilerini korumaya çalışıyor. Süreç Brexit ile başladı. İngiltere, ticaret dengesinde Almanlar lehine oluşan açıktan canı yandığı için, AB’den adeta kaçtı. Birlikte kalmaya devam etseydi ne olurdu? Belki de beş on yıl sonra, ikinci dünya savaşında bombalamalara direnen Londra, Almanların ticari işgaline tek kurşun atmadan teslim olabilirdi.

Amerika’nın durumu ise çok farklı. Çin’e karşı yaptıkları korumacılık politikalarında atladıkları bir nokta var. Evet Çin lehine bir ticaret açığı mevcut, ancak bu Çin mallarının maliyetlerinin düşük olmasından dolayı. Çin malını engelleyerek ticaret dengesini düzeltmeye çalışmak kriz çıkartmaktan başka bir işe yaramayacak. Zira Amerikan mallarının üretim maliyeti çok yüksek bu da ülkede enflasyon oluşturacak.

KARŞILIKLI SALVO ATIŞLARI

Trump'ın yüzde 25 ek gümrük vergisi ile başlayan çatışmada, Çin'in savunma, havacılık ve imalat sektörlerinde ticari değeri yaklaşık 50 milyar dolar olan bin 300'e yakın ürün çeşidi hedef alınmıştı.

Çin ise bu hamleye karşı yüzde 25 ek gümrük vergisi uygulanacak 106 kalem mal ile 50 milyar dolarlık bir cevap vereceğini açıkladı.

Trump’ın kuyuya attığı taşı çıkartmak için küresel sistem çok uğraşacak. Piyasalara baktığımızda ise ABD ve Çin tarafından gelen açıklamalarla endeksler adeta zik zak çiziyorlar. Bu hareketlilik içinde hem Merkez Bankaları hem de yatırımcılar dalgaların içinde batmamak için uğraşıyor.

BU İŞİN SONU HAYIRLI DEĞİL

Trump hem kendi ülkesinde hem de dünyada kavga eden bir lider. Yüzeysel çözüm önerileri küresel dengeyi bozmaya başladı. Önümüzdeki dönemde istediği sonuçları alamadıkça daha fazla hırçınlaşmaya başlayacak. Çin ile Pasifikte, İran ile Ortadoğu’da çıkarmak istedikleri çatışmaların altında yatan sebeplerden birisi de bu.

Amerika devasa şirketlerinin kâr iştahını doyurmak, halkına verimlilik ve çalışma saatlerine göre fazla fazla verdiği refahı, iş imkânlarını devam ettirmek zorunda. Bunu yapmak içinse dünya üzerinde bir yerleri yıkmak ve yeniden yapmak, enerji kaynaklarını yağmalamak, o bölge halkını kendine bağlı pazar haline getirmek zorunda.

ABD tek kutuplu dünya rüyasından henüz uyanmadığı için dünyayı parmağının ucunda oynatabileceğini düşünüyor. Geçmişte bunu başarmış olsa da bugün için tekrarlaması artık çok tehlikeli bir oyun. Zira ABD’nin karşısındaki güçler hafife alınacak durumda değiller.

TÜRKİYE BU DENKLEMİN NERESİNDE?

ABD, İran, Çin ve Rusya ile dalaşırken Türkiye’nin de bölünmesi için elinden geleni yapıyor. Bu plana karşı çıkan Türkiye, milli sınırlarını yaptığı bölgesel ittifaklar ve silahlı kuvvetleri ile korumaya muktedir. Ancak ekonomiyi ayakta tutmak, ticaret savaşı fırtınası içinde çok ama çok zor olacak. Bu konunun gerekçelerini yarınki yazımızda ele alacağız.