Turgut Özal ve Kenan Evren’e taviz vermeyen gazeteci

Yarım asırlık birikimiyle Türk gazeteciliğinin deneyimli ismi Ahmet Coşkunaydın, Ulusal Kanal’da yayınlanan Ezber Bozan programına konuk oldu. Yakın tarihimizin tanığı Coşkunaydın sorularımıza şu yanıtları verdi.

  • Meslekte kaç yılı devirdiniz?

50’ye yaklaştık

  • Kemaliyelisiniz. Memleketinizden üretken isimler çıkıyor hep.

1922 yılında çıkarılan bir kanunla adını Mustafa Kemal'den aldı yerimiz. Kurtuluş Savaşı’na büyük katkısı oldu memleketimizin. Okuma yazma oranı yüzde 100. Kan davası, başlık parası gibi tuhaflıklar yoktur memleketimizde. Hapishanesi boş bir yerdir Kemaliye. Şair Ahmet Kutsi Tecer’in ‘Orda bir köy var uzakta’ dediği yerdir Kemaliye. Çok sayıda edebiyatçı, şair, bilim insanı yetiştirdi.

  • Sayın Lütfü Özgünaydın da Kemaliye’den fotoğraflar yayımladığı bir kitap çıkardı yakın zamanda. O da hemşehriniz.

Evet. Akrabam.

  • Sayın Doğu Perinçek de Kemaliye’yi anlattığı yazılarında çetin coğrafi zorluklara ve bunun o bölgenin insanına yönelik etkilerine vurgu yapıyor.

Doğru. Ekmeğimizi taştan çıkarıyoruz. Çünkü altımız taş, kaya. Ali Coşkun bakanımız, Şemsettin Günaltay gibi çok sayıda isim de yetiştirdi memleketimiz.

9 ÜNİVERSİTE OKUDU

  • Özgeçmişinizi incelerken dikkatimizi çekti. 9 üniversite okumuşsunuz. Şu anda da öğrenci misiniz?

Öğrenciyim. İstanbul Üniversitesi Coğrafya bölümünde okuyorum. Coğrafya kültürdür. Doğaya bakarken dağı, tepeyi, vadiyi her şeyi daha farklı görüyorsunuz.

  • Önce hangi bölümü okudunuz?

Veterinerlik.

  • Sonra ne okuyacaksınız?

Tarih.

  • Mesleki yaşamınızın 20 yılı Moskova’da geçmiş...

Evet. 1985 yılında gittim. Haldun Simavi görevi verdi. Günaydın gazetesi temsilcisi olarak gittim, 14 yıl Dünya gazetesinin temsilciliğini yaptım. Değerli ağabeyimiz, rahmetle anıyorum, Nezih Demirkent'in liderliğinde çıkan Türk basın tarihinin en önemli kurumlarından biridir Dünya gazetesi.

İŞ DÜNYASININ PUSULASI

  • Türkiye’nin ilk ekonomi gazetesi diyebilir miyiz?

Evet. İş dünyasının pusulası. Hâlâ da yayında. Ekonomiyi takip etmek isteyenler Dünya gazetesine mutlaka bakar. Haldun Simavi’nin babası Sedat Simavi Hürriyet’i 1948 yılında kurdu.

  • Lütfi Simavi de Osmanlı Sarayı’nda başmabeyinciydi.

Ailece gazeteciler. Haldun Simavi heykeli dikilecek bir gazeteci bence.

  • iddialı bir cümle kurdunuz. neden heykeli dikilmeli?

Tavizsiz gazetecidir çünkü.

  • Örnek verin lütfen.

İlk aklıma gelenler şunlar: Selahattin Duman acımasız, herkesi eleştiren bir yazardı. Ona müdahale edilmek istendi dönemin iktidarı tarafından. Simavi ‘Yaz oğlum yaz, durma!’ dedi. Korudu. Bir örnek daha vereyim: Turgut Özal Başbakan oldu. Gazetelere nezaket ziyareti yapıyor. Simavi kabul etmedi. Benim ne işim olur başbakanla dedi. 45 dakika kriz oldu. Zar zor ikna edildi. O da 3-5 dakika kahve içildi. Simavi böyle temaslara girmezdi. Yarın aleyhine yazma ihtimalim olan kişilerle neden böyle bir ilişkiye gireyim diye düşünürdü. Haldun Bey şöyle bir gazeteciydi. Ben nice bakanların kapısından içeri girmek için kapıda yatanları biliyorum. Şunu da eklemek isterim. Kenan Evren akşam yemeğine davet etti bir gün Haldun Bey'i. Haldun Bey şu yanıtı verdi: Benim evimde yemek pişiyor! Görüşmek istemedi. Pek fotoğrafını da bulamazsınız. ‘Ben artist değilim!’ der terslerdi.

  • Kaç yaşında şu anda?

99 yaşında. Allah uzun ömür versin. Bir gün ne amaçla bilmiyorum ama bana ehliyetini veya nüfus kağıdını vermişti. Ah keşke fotoğrafını çekseydim. Yaşını ordan biliyorum. Doğum yeri Kanlıca. Benim kız kardeşim de yıllarca Günaydın gazetesinde çalıştı.

  • Haldun Bey gazete mutfağında çalışıyor muydu? Haber pişirmeye katılıyor muydu?

En önce gelirdi. Tecrübesini, önerilerinden görürdük. Bilgisi olmadan konuşana tahammül etmezdi. Sert azarlardı. Konularına iyi çalışırdı. Bilgiye önem verirdi

YAZILAR CETVELLE ÖLÇÜLÜRDÜ

  • Haldun Bey’i Ulusal Kanal’da ağırlamak isteriz. Basın tarihi anılarını aktarması yakın dönem Türkiye tarihini yazmak bakımından çok önemli. Yeni bir konuya geçelim dilerseniz. Siz mesleğe başladığınızda daktilo dönemiydi. Sonra bilgisayar şimdi de akıllı telefon – tablet gazeteciliği başladı. Bilginin aktarılması sürecinin nasıl değiştiğini de konuşalım dilerseniz?

Tabi. Ben mesleğe başladığımda yazılar cetvelle ölçülürdü. Sayfa üzerinde cetvelle ölçümler yapılırdı.

  • İzleyenlerimizden telexi, faksimili unuttunuz diye mesajlar geliyor.

Evet bavul kadar büyüktü. Muhabirler yanında taşımak istemezdi. Taşıması ve kurulumu çok zordu.

  • Rusya’dan haberleri nasıl gönderiyordunuz?

Teleks sistemiyle. Rusya’da o sistemi bulamıyorduk. Elçilik üzerinden haberlerimizi gönderiyorduk. Irak’ta Saddam zamanında çalışırken mecburen onların üzerinden gönderiyorduk çünkü cihaz bulamıyorduk. Verdiğimiz haberlerin bir kopyalarının alındığını anlıyorduk tabi…

BANGLADEŞ’İN MUCİZESİ

  • Yakın zamanda çıkan kitabınızı da tanıtmak isteriz. Bangladeş’in Mucizesi: Sheikh Hasina’yı yazdınız. Kimdir Hasina?

Türk kamuoyu maalesef pek bilmiyor. Bangladeş’in 5 dönemdir seçilen kadın başbakanıdır Hasina. Babası Mucibur Rahman Bangladeş’i ayağa kaldıran lider. Bir oğlunun ismini Kemal koymuş. Mustafa Kemal Atatürk’e hayran. Diğer oğlunun ismi Nasır. Cemal Abdulnasır’dan geliyor. Üçüncü oğlunun adı da Russel. Felsefeye, öğrenmeye meraklı biri olduğu için onun ismini koyuyor. Çağdaşlaşmacı, bağımsızlıkçı bir lider. Maalesef ailesiyle birlikte katledildi. Kitabını yazdığım kişi kızı Hasina ise o katliam sırasında yurtdışında olduğu için kurtuluyor. Ülkesine dönüyor. Babasının fikir ve mücadele mirasını sahipleniyor, mücadele ediyor ve Bangladeş’te başbakan oluyor. Ki kadınların çok zorluk çektiği bir ülkede 5 kez seçilmek büyük başarı. Onun hikayesini yazdım.

KADINLARIN LİDERLİĞİNDE YÜKSELEN ÜLKE

  • Siz Bangladeş’e gittiniz mi?

Çok gittim. Köylerine kadar çıktım. İyi biliyorum. Yine gideceğim. Kissenger’e atfedilen bir söz var. Bangladeş’ten bahsedilirken ‘Atın çöpe’ demiş. Şimdi Bangladeşliler o çöpe atılacak dedikleri ülkelerini muazzam bir gelişme içine soktular. Üstelik kadınların liderliğinde. Meclis başkanları da kadın.

  • Nüfusu kaç Bangladeş'in?

Ülkenin yüzölçümü Türkiye'nin 5'te 1'i kadar. Nüfusu ise 175 milyon. Dünyanın en kalabalık ülkelerinden birisi. Asya’nın yükselen kuvvetlerinden... Siz de bu konuda duyarlısınız. Bize dost ülkeleri tanıtalım, öğrenelim, işbirliğimizi kuvvetlendirelim.