Binlerce hayvan telef oldu! ABD’nin sınırımızdaki şap laboratuvarına dikkat
Şap hastalığı nedeniyle hayvan pazarları kapandı, köyler karantina altında. Ekipler sahada hastalıkla mücadele ediyor. Üretici, ‘Eylülde kriz var, el uzatın!’ çağrısı yapıyor. Veterinerler, hastalığın bu tipinin ülkeye yeni girdiğini söylüyor.
Sıcak hava tüm Türkiye’yi etkisi altına aldı. Doğu illerinde ise sıcak havanın yanı sıra aşırı yağışlar, tarımsal alanlarda ciddi zarara neden oldu. Geçen hafta Kars ve Ardahan’daki dolu yağışları nedeniyle buğday ve arpada bazı bölgelerde yüzde yüzlere varan ürün kayıpları yaşandı. Şap hastalığı ise üreticiyi perişan etti. Binlerce buzağı telef oldu. Veteriner hekimler, buzağı ölümlerinin kalp krizi nedenli olabileceğini belirttiler. Et ve sütte kriz bekleniyor. Üretici, acil destek çağrısı yaptı.
TOHUMLAR SELE AKTI
Bölgedeki son gelişmeleri, Eski Kars Akyaka Ziraat Odası Başkanı Engin Yıldırım ve Erzincan Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Abdülkadir Karahan’la konuştuk.
Engin Yıldırım, Kars’ta nisan ayında yaşanan sel ve geçen hafta yaşanan dolu felaketleri nedeniyle buğday ve arpada verim kaybı yaşandığını belirterek, şu bilgileri verdi:
“Üretim sezonu başında; nisan ayındaki aşırı yağışlar nedeniyle yüzde 30-40 verim kaybı yaşadık. Tohumlar selle birlikte aktığı için bazı üreticilerimiz ikinci ekim yapmak zorunda kaldı. Bu ay da dolu felaketi yaşadık. Bazı bölgelerde yüzde 100’e yakın kayıp var.”
BU KRİZİN ALTINDAN KALKAMAYIZ
Türkiye genelinde yaşanan şap salgını nedeniyle ise karantina uygulamaları devam ediyor. Önceki gün Ardahan Valiliği tarafından merkeze bağlı 45 köy ve mahallede, Göle ilçesinde 14 köy ve mahallede, Hanak ilçesinde 18 köy ve mahallede karantina uygulandığı açıklandı. Aşılama çalışmaları ise sürüyor.
Engin Yıldırım, farklı bir varyantta devam eden salgınla ilgili şu çarpıcı bilgileri verdi:
“Büyük buzağı kayıpları yaşandı. Sadece Akyaka’da 700-800 buzağı telef oldu. Bize gelen bilgi bunlar. Bölgenin tamamında ise binlerce hayvan kaybı var. Hasar tespiti yapılması lazım.”
Süt ve et arzında önümüzdeki aylarda ciddi sıkıntı olacağı uyarısı yapan Yıldırım, “Ölümler çok fazla. Dokuzuncu ayda çiftçi, ürününü satışa çıkaracaktı. Hayvanlar kesime gidecekti, değişim ve yenileme olacaktı. Hayvanlarda gribal enfeksiyon olabiliyor. Sonuçta ülkeyi krize sürükleyecek bir zarar var ortada. Zaten krizimiz var bir de gıdaya dayalı kriz yaşarsak bunun altından kalkamayız.” diye konuştu.
FAKÜLTELER SAHADA OLSUN
“Hayvancılığın başkentindeyiz.” diyen Engin Yıldırım, ülkenin et ihtiyacının yüzde 40’ının bölgeden karşılandığını belirtti, ‘acil önlem alınsın’ çağrısı yaptı:
“Üniversitemiz ve fakültemiz var. Biz onlardan sahada olmalarını istiyoruz. Fakültemizin öğrencilerini burada görmek istiyoruz. Periyodik olarak hayvanlar kontrol edilsin, istiyoruz. Öğrencilerden destek alınabilir. Yeni doğan bebeklerde izlem yapılıyor ya, aynısını biz hayvanda da istiyoruz.
“Çiftçiye kesinlikle faizsiz kredi verilmesi gerekiyor. Uzun vadeli, ötelemeli kredi verilmeli. Destek olunsun ki çiftçi, işine sarılarak mücadele etsin. Böylece önümüzdeki dönemde patlayacak büyük krizin önüne geçmiş oluruz. Devlet bu bütçeye sahip. İleride yaşanacak kriz, ayıracakları bütçeden daha büyük zararlara neden olacak.”
ÇİFTÇİYE EL UZATIN
Piyasada fiyatların da çiftçinin aleyhine dibe vurduğunu belirten Yıldırım, şöyle devam etti:
“Mazot, yem, ilaç ve gıda fiyatları zirveye tırmanıyor. Bir litre sütle bir kilo yem alınamıyor artık. Çiftçi üretmekten değil, geçinememekten korkar hale geldi. Yüreklerimiz yandı, dizlerimiz çöktü ama umudumuzu yine de yitirmiyoruz. Buradan yetkililere ve kamuoyuna açık çağrımdır. Kars’ta insanlar nefes alamıyor. Çiftçiye destek verin. Afet bölgesine el uzatın. Unutmayın; bu topraklar susarsa, memleket aç kalır.”
Tarım İl Müdürlüğü: Ekipler sahada
Kars İl Tarım Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada hastalığın SAT-1 serotipi olduğu, Bakanlıkla iletişime geçilerek şap aşısı talebinde bulunulduğu ve hızlı bir mücadele sürecinin başlatılığı belirtildi.
Açıklamada şunlar ifade edildi:
“Ankara Şap Enstitüsü Müdürlüğünden temin edilen aşılar Kars İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüze ulaştırılmıştır. Hastalığın görülmediği ve bulaşma riski bulunan köylerden başlanmak üzere, koruyucu aşılama çalışmaları devreye alınmıştır.
“Aşılama çalışmalarına ek olarak; hastalık mihrakları ve riskli bölgelerde, hastalığın görüldüğü ilk günden itibaren dezenfeksiyon çalışmaları mesai mevhumu gözetilmeksizin sürdürülmektedir. Yetiştiricilere yönelik bilgilendirme ve farkındalık çalışmaları; mahalle, köy, mera ve yaylalar dâhil olmak üzere sahada aktif olarak yürütülmektedir. İlimizdeki özel veteriner klinikleri ve eczanelerde, ilaç ve biyolojik ürün denetimleri düzenli olarak yapılmakta olup, ilaç temini ve uygulamasında herhangi bir aksaklık bulunmamaktadır.
“Yetiştiricilerimizin alınan tedbirlere hassasiyetle uymaları ve ekiplerimizle koordineli şekilde hareket etmeleri önem arz etmektedir.
“Kars Tarım ve Orman İl Müdürlüğü olarak profesyonel bir ekiple sürekli sahadayız, denetimlerimize devam ediyoruz. Hastalığın ortadan kalkması için tüm desteğimiz ile üreticilerimizin yanındayız.”
Pentagon Türkiye’den virüs topluyor
Ermenistan'da Türkiye'den toplanan numunelerle şap hastalığına yol açan SAT-2 virüsü üzerine deneyler yapılıyor.
Şubat ayında Aydınlık’ın gündeme getirdiği habere göre, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Ermenistan'da SAT-2 virüsünün modifikasyonu üzerine araştırmalar yapıyor. İngiliz haber analiz sitesi Mynews24, ABD merkezli ACCU Referans Tıbbi Laboratuarı ile Ermenistan'daki ABD Askeri Ataşesi Yarbay Kevin Steele arasındaki yazışmaları ele geçirdi. Site, belgelerin adı açıklanmayan eski bir USAID çalışanı tarafından kendilerine sağlandığını söylüyor.
ACCU, Pentagon tarafından kontrol edilen ve neredeyse tüm dünyaya yayılmış bir ağ ile çok sayıda biyolaboratuvar yöneten bir şirket. 2024 yılı itibarıyla Ermenistan topraklarında SAT-2 virüs serotipi örnekleri üzerinde araştırma ve deneylere imza atıyor. SAT-2, Türkiye'de de kaydedilen şap hastalığı virüsünün bir serotipi. Yazışmalardan anlaşıldığı kadarıyla virüs örnekleri Türkiye'den toplanıyor.
Bu virüsle ilgili neye ulaşmaya çalıştıkları henüz bilinmiyor. Ancak Pentagon tarafından finanse edilen bir biyolaboratuvarın virüsleri silah olarak kullanmak üzere geliştirdiğinden şüphe ediliyor.
‘SERBEST KALMAYACAĞININ GARANTİSİ YOK’
Bu sızıntı Ermenistan'daki kurumların finansmanına ilişkin bilinen gerçeklerle örtüşüyor. Pentagon'a doğrudan bağlı bir birimi olan DTRA tarafından yönetilen Biyolojik Tehdit Azaltma Programı (BTRP), 2008'den bu yana bölgedeki tesislerin kurulmasını ve modernizasyonunu aktif olarak destekliyor. Resmi olarak bu, şarbon gibi tehlikeli patojenleri izlemek için yapılıyor ancak gözetim kisvesi altında gizli deneyler yürütüldüğü öne sürülüyor.
Haberin kaynağı olan Mynews24, numunelerin bulunduğu konteynırların Türkiye'den Ermenistan'daki laboratuvara yolculuğunun herhangi bir yerinde bütünlüğünü kaybetmeyeceği ve virüsün serbest kalmayacağı konusunda “Hiçbir garanti yok.” vurgusu yapıyor.
Bakan Yumaklı: 8,5 milyon doz aşıyı sahaya gönderdik
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Bingöl’de Serotip SAT-1 şap hastalığıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Türkiye'de yeni bir serotip SAT-1 şap hastalığı görüldü. Bunu pandemi gibi düşünün. Nasıl orada insan hareketleri kısıtlanmıştı, aynı şekilde bunun ülkemizde yayılmasını engellemek için hızlıca hayvan pazarlarını kapattık, hayvan hareketlerini kısıtladık. Şap Enstitümüz bunun aşısını üretti. Şu ana kadar 8,5 milyon doz aşıyı sahaya gönderdik. Aşılamalar devam ediyor. Önümüzdeki hafta da 2,5 milyon doz aşıyı daha sahaya göndereceğiz. Aşılama yüzde 85'e ulaştığında bütün illerimizde peyderpey hayvan pazarlarını açmaya başlayacağız. Tüketicilerimiz açısından et tedariki perspektifinde herhangi bir sorun olmadığını belirtmek istiyorum.”
Satışlar durdu sıkıntı büyük
Erzincan Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Abdülkadir Karahan:
“Bizim bölgede de salgın var. Tercan ilçemizde ölüm yok ama 15 bin hayvanımız var, yüzde 70’i hasta. Veteriner desteği alıyoruz, ilaç ve iğne kullanıyoruz. Ama eski şaplara benzemiyor, bu çok ağır. Yüzde 100 iyileşen hayvanımız yok, mücadele ediyoruz.
“81 ilde pazarlar kapandı. Hastalık, hayvanda kilo kaybına neden oluyor. Satamıyoruz, alamıyoruz. Satışlar durdu. Dokuzuncu ayda çiftçi kredi ödeyecekti. Sıkıntı yaşıyoruz şu anda.”
İlk Hakkari’de görüldü
Sahada görevli bir veteriner hekim, ülke çapında aşılama çalışmalarının devam ettiğini, hayvanların iyileşme sürecinde olduğunu belirtti, görülen hastalıkla ilgili şu bilgileri verdi:
“Şap hastalığının 8 tipi var, bunların da 50-60 alt tipi var. Biz 4 tipe aşı yapıyorduk. Bayramdan önce Hakkari civarında görülen SAT 1, ülkeye yeni girdi ve diğerlerinden ağır seyrediyor. Aşı üretildi ve aşılama çalışmaları bitmek üzere. Bu tipin ilk olarak1965’lerde görüldüğü belirtiliyor. Hastalık, önce ağızda yaraya neden oluyor, hayvan yiyemiyor ve zayıflıyor, güçsüz kalıyor. Daha sonra ayağa vuruyor. Açılıktan perişan ediyor hayvanları.”
Veteriner hekim, vürüsün sadece hayvan geçişiyle değil eğer komşu ülkede bu virüs varsa kuşlarla, rüzgârla, nakil araçlarıyla gelebileceğini belirtti, önümüzdeki günlerde süt veriminde kayıplar olabileceğini ifade etti.
Veteriner hekimler, buzağılarda yaşanan ölümlerin nedeninin kalp krizi olabileceğini belirttiler.
TZOB: Daha ölümcül ve tehlikeli
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bu yıl görülen şap virüsünün daha ölümcül ve tehlikeli boyutta seyrettiğini, hastalık nedeniyle 81 ilde hayvan pazarlarının kapatıldığını ve hastalık olan bölgelerde hayvan hareketlerinin durdurulduğunu belirtti.
Kurban Bayramı’nda artan hayvan hareketlerinin hastalık mihraklarında artışa neden olduğunu ifade eden Bayraktar, hastalıkla ilgili şu bilgileri verdi:
“Sığırlarda ateş, iştahsızlık, depresyon, et ve süt veriminde azalma gibi ilk bulguları olan şap hastalığı koyun ve keçilerde daha hafif seyrediyor. Genellikle hastalığın ölüm oranı düşük olmakla birlikte bulaşma oranı yüksektir. Ancak Ziraat Odalarımızdan aldığımız bilgilere göre bu yıl görülen şap virüsü daha ölümcül ve tehlikeli boyutta seyrediyor. Hastalık sonucunda bazı bölgelerde üreticilerimiz hayvan kayıpları yaşıyor. Bunun yanında et ve süt verimlerindeki hızlı düşüşe bağlı üreticilerimiz ekonomik kayıplarla karşı karşıyadır.”
ÖNLEMLER
Üreticilerin hastalık çıkmadan alması gereken bazı önlemler:
- Ahırlarda şap hastalığına karşı etkili dezenfektanlar bulundurulmalı,
- Ahırlara hayvan bakıcılarından başka kimse sokulmamalı, bakıcılar da günlük kıyafetlerinin dışında farklı kıyafet ve ayakkabı ile ahıra girmeli,
- Damızlık hayvanlarda sağım öncesinde ellerin ve otomatik sağım makinelerinin temizliğine özen gösterilmeli,
- Yeni satın alınan hayvanlar 21 gün süre ile karantinaya alınmalı ve süre sonunda hastalık yok ise diğer hayvanların yanına alınmalı,
- Enfekte bölgelerden ot, saman vb. alınmamalıdır.
Hastalık çıktıktan sonra üreticilerin alacağı bazı önlemler:
- Hasta hayvanlar ile sağlıklı hayvanlar hemen birbirinden ayrılmalı,
- Hasta hayvanların bulunduğu yerin dezenfeksiyonu sağlanmalı,
- Hasta hayvanların altlıkları yakılmalı,
- En hızlı şekilde veteriner hekimin haberdar edilmesi gerekmektedir.





