27 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Biz içerdeyiz fikrimiz iktidarda!

Ufuk Söylemez

Ufuk Söylemez

Eski Yazar

A+ A-

12 Eylül’den sonra gözaltına alınarak MHP davasından yargılanmış olan E. Sanayi ve Ticaret Bakanı Sn. Agâh Oktay Güner’e atfedilen meşhur bir cümledir: “Biz hapisteyiz ama düşüncelerimiz iktidarda”...

Şimdi böyle bir düşünceyi; bu ülkenin gerçek yurtseverleri, milliyetçileri ve demokratları yani milli duruşla-ulusal çıkarlarımızdan yana olan bilinçli ve yurtsever insanları da en azından içlerinden geçiriyor olabilirler bugünlerde.

Çünkü son 10-15 senede ne söylediler, neye itiraz ettiler, neyi desteklediler ve savundularsa bugün -çok geç de olsa- onların dedikleri, önerdikleri ve savundukları kaçınılmaz olarak birer birer milletin önüne geliyor ve hayata geçiriliyor.

Evet, bizler sağ-sol demeden, köken-mezhep ayırmadan, “Atatürk’te birleştik” şiarıyla, partiler üstü bir demokratik kuvayı milliye anlayışı ile Milli Anayasa Forumlarını başlatıp, özveriyle yürütürken neyi söyleyip savunduysak ve neyi önerdiysek bugün siyasal iktidar, ordu-millet dayanışmasının da zorlamasıyla -çok geç kalınmış olsa da- ister istemez bunları uygulamaya, eksik ve yetersiz de olsa samimi olsa da olmasa da- şimdilerde mecbur kalıyor.

Olsun, zararın neresinden dönülse kardır ve de hatadan dönmek fazilettir. Örneğin, kerhen de olsa “Atatürk” demeye başladılar. PKK/HDP ile çözüm süreci adı altında başlatılan bölünme ve çözülme sürecinin sona erdirilerek, müzakere yerine mücadeleye başlanması, alnı secde görüyor diye “ne istedilerse verdikleri” FETÖ ile başları derde girince mecburen mücadele edilmeye başlanılması, Fırat Kalkanı operasyonuyla kukla Kürdistan’ın Irak-Suriye sınırlarımızdaki habis oluşumunun dağıtılıp-önlenmesi, Rusya ile anlamsız gerginliğin verdiği siyasi-askeri ve ekonomik zararın boyutları karşısında, Rusya ile ilişkilerin normalleştirilmesi, hepsi ama hepsi bu ülkenin vatansever-milliyetçi Cumhuriyetçi ve demokrat kesimlerinin yıllardan beri AKP iktidarına ve kamuoyuna karşı söylediği ve savunduğu politikalar ve söylemlerdi açıkçası.

“Basra harap olduktan” sonra bile bu konularda gelişme sağlanması her şeye rağmen olumludur bize göre.