2026 Dünya Kupası'nda neden şampiyon olmayalım?

KATAR'da düzenlenen 2022 FIFA Dünya Kupası organizasyonu bize şunu gösterdi: 2026 yılında ABD, Kanada ve Meksika'nın ev sahipliği yapacağı Kuzey Amerika'da düzenlenecek 23'üncü FIFA Dünya Kupası organizasyonunda ay-yıldızlı milli takımımız dünya şampiyonu olabilir. "Bu yazdığına katılıyorum ama gülmekten katılıyorum, önce gruplardan çıkalım da..." diye dalga geçeceklere, Japonya'nın Almanya ve İspanya'yı, Güney Kore'nin Portekiz'i, Suudi Arabistan'ın Arjantin'i, Tunus'un Fransa'yı, Fas'ın Belçika'yı, Kamerun'un Brezilya'yı yenmesini ve son olarak Fas'ın turnuvanın favorilerinden olan İspanya Milli Takımı'nı elemesini örnek olarak gösterebilirim.

Bu ekipler, futbolun içindeki en büyük heyecan olan sürpriz faktörünü gerçekleştiriyorsa biz çok daha kaliteli oyunculara sahip bir takım olarak neden gelecek Dünya Kupası'nda final oynamayalım?

YETENEK KONUSUNDA HİÇBİR EKSİĞİMİZ YOK

Dünya Kupası ve Avrupa Şampiyonası'nda final oynamak hayal değil. Yetenek anlamında Cengiz Ünder, Emre Mor, Çağlar Söyüncü, Ferdi Kadıoğlu, İrfan Can Kahveci, Hakan Çalhanoğlu, Arda Güler gibi birçok değerli oyuncuya sahibiz ve başarmamız için sadece takım olgusu içinde daha çok hareket etmemiz gerekiyor. Başarı birlik olmakla, yardımlaşmayla, birbirine destek vermekle gelir.

Kısaca, Kurtuluş Savaşı'nda vatanımızı savunmak için Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her bir karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz." diyerek verdiği zafer taktiğini sahada da uygulayarak toplu halde hareket edersek, 2024 UEFA Avrupa Futbol Şampiyonası ve 2026 FIFA Dünya Kupası'nda başarılı olmak asla hayal değil.

FAVORİ GÖSTERİLMEYEN TAKIMLARIN BAŞKALDIRISI

2022 Dünya Kupası'nda, kağıt üzerinde maçın favorisi olarak sahaya çıkan ve burnu Kafdağı'nda olan futbolculara karşı başkaldıran takımlar, yaptıkları mücadeleyle seyircilere futbolun güzelliği olan sürpriz etkenini yaşattı. Katar'da düzenlenen turnuva, az gelişmiş diye adlandırılan ülkelerin başkaldırısını gösterdiği bir kupa olarak hatırlanacak. Bu turnuvada favori takımlara başkaldıran takımlar, yüksek bütçeli yıldız oyunculardan oluşan kadrolara karşı tek bir yürek gibi birlikte hareket edildiğinde kaybetmenin imkansız olduğunu kanıtladılar.

YILDIZLAR SÖNÜK KALDI

Fransa Milli Takımı'nın en yetenekli oyuncusu Kylian M'bappe hariç Katar'da seyrettiğimiz yıldız futbolcuların neredeyse hiçbiri kulüplerinde sergiledikleri başarılı futbollarının yanından bile geçemedi. Belçika Milli Takımı'nda Kevin de Bruyne ve gruptaki son maçta oynayan Romelu Lukaku kaçırdığı gollerle tam bir hayal kırıklığıydı.

Arjantin'in çok şeyler beklediği Lionel Messi ise neredeyse her maç yürüdü ama bir kere topla buluştu ve gol yaptı. "E tamam işte daha ne istiyorsun, amaç gol atmak değil mi?" derseniz "Evet ama attığı goller Arjantin'e sadece bir kez Amerika kıtası şampiyonluğu getirdi. Ülkesi Arjantin Messi ile kupaları hep kaybetti." diye yanıtlarım.

MARADONA İLE MESSI KARŞILAŞTIRILAMAZ

Messi tabii ki çok yetenekli bir futbolcu ama asla bir Maradona değil. Maradona, Arjantin Milli Takımı ile Dünya Kupası'nı kazandı. İtalya Birinci Futbol Ligi tarihinde ilk 3'e bir kere girememiş Napoli takımını hem ligde hem de Avrupa kupasında şampiyon yaptı. Messi'yi Maradona ile kıyaslayanlar ya şaşırmış ya da Maradona'yı hiç seyretmemiş olmalı.

Maradona istatistiklere göre Dünya Kupası maçlarında en çok faul yapılan oyuncu. Yani o kadar çok topla buluşuyor ve oyunu değiştirmek için çabalıyordu ki rakipleri onu durdurmak için çaresiz olarak, acımasızca sertliğe başvuruyorlardı. Bu sertlik sokakta yapılsa kesinlikle mahkum olurlardı. Messi ise caddede yürüyüşe çıkan emekli biri gibi. Hiç kendini üzmeden oynuyor. Arjantin mücadele anlamında rakiplerinden hep bir kişi eksik kalıyor. Yani bir bakıma, Messi hazıra konuyor. Arkadaşları mücadele ediyor, ediyor ve topu kaptıklarında Messi'yi arıyor. Bu futbol onları şampiyon yapmaz ama Messi'yi kral yapar.

MICHAEL JORDAN'IN BAŞARI FORMÜLÜ

Şampiyon olmak için yıldız oyunculara değil takım oyunu sergilemeye ihtiyaç vardır. Otoritelerce tüm zamanların en iyi  basketbol oyuncusu olarak kabul edilen efsane Michael Jordan, "Yıldızlarla birkaç maç kazanırsın ama takım oyunu şampiyon yapar." diyerek başarının formülünü kısa ve öz biçimde açıklamıştı. İnsan boşuna efsane olmuyor. Sadece yetenek yetmez, biraz da takımdaş olmak gerek.