Avrupa’nın savaş şefleri barış görüşmelerini sabote etti
Rusya ve Ukrayna 3 yıl sonra ilk kez barış görüşmeleri için İstanbul'da bir araya geldi. Görüşmelere Türkiye’den Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve MİT Başkanı İbrahim Kalın da katıldı. Rus heyetinin başındaki isim Devlet Başkan Yardımcısı Vladimir Medinski, basına yaptığı kısa açıklamada, Rusya'nın 2022'den bu yana yapılan ilk barış görüşmelerinin sonucundan “memnun” olduğunu ve “temasları sürdürmeye hazır” olduklarını söyledi. Ukrayna heyetinin Başkanı Ukrayna Savunma Bakanı Rustem Umerov, Rusya ve Ukrayna'nın İstanbul'da her iki tarafın bin esirini takas etme konusunda anlaştığını açıkladı.
Görüşmelerde ateşkes de Ukrayna heyeti tarafından gündeme getirildi. Rus heyeti başkanı Medinski, bu teklife “vizyonlarını sunmak ve ayrıntılandırmak zorundalar” diyerek yaklaştı. Medinski, “Bu vizyon sunulduktan sonra müzakerelere devam etmenin uygun olacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. Rusya heyeti başkanı ayrıca, “Ukrayna tarafının iki ülkenin devlet başkanları Volodimir Zelenski ve Vladimir Putin arasında doğrudan müzakereler talep ettiğini” ve Moskova'nın “bu talebi not aldığını” belirtti.
Avrupalı savaş şeflerinin kışkırttığı Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy’nin tüm engelleme çabalarına rağmen gerçekleşen görüşmelerin iki günlük serüvenini anlatalım:
ZELENSKİY'İ AVRUPA’NIN SAVAŞ ŞEFLERİ YÖNLENDİRDİ
Avrupa’nın savaş şeflerinin arasındaki görüşme trafiği arttı. Başını Fransa, İngiltere ve Almanya’nın çektiği savaş kliği, yanlarına Polonya’yı da alarak Rusya’ya karşı savaşın devam etmesi, barışın engellenmesi ve Ukrayna’ya askeri desteğin sürdürülmesi için çabalarını artırdı.
Barış istemeyen ve savaşın devam etmesini isteyen Paris, Berlin, Varşova (Weimar Üçgeni) ve Londra Ukrayna’ya zaman kazandırarak toparlanmasını sağlamak için “30 günlük bir ateşkes” çağrısını dillerinden düşürmedi. Minsk Anlaşmasında da böyle yapmışlardı. Dönemin Almanya Başbakanı Merkel, “2014 Minsk anlaşması Ukrayna'ya zaman kazandırma girişimiydi, bu dönemi kendini güçlendirmek için kullandı” açıklamasında bulunmuştu.
Tiran'da cuma günü düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu (CPE) zirvesinin açılışında, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron İstanbul'daki müzakerelerle ilgili olarak şunları söyledi: “Son saatler, Rusya'nın ateşkes istemediğini ve (eğer) Avrupalılar ve Amerikalılar bu sonucu elde etmek için daha fazla baskı uygulamazlarsa, ateşkesin kendiliğinden gerçekleşmeyeceğini gösterdi.” Macron, Rusya’ya yeni yaptırımlar yapılacağına da atıf yaptı. Avrupa diplomasisinin başındaki isim Kaja Kallasi Tiran’daki zirveye gelişinde yaptığı açıklamada, “Rusya’nın barış istemediğini ve diğer herkesin istediğini açıkça görebiliyoruz” dedi. Yine aynı Zirvede, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ise “Putin' in İstanbul'da Ukrayna ile yapılan görüşmelere “ikinci sınıf” bir ekip göndererek büyük bir hata yaptığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Rutte sözlerini, “Topun kendi sahasında olduğunu, başının belada olduğunu ve büyük bir hata yaptığını çok iyi biliyor” diyerek sürdürdü. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise “Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna ile “barışı reddetmesinin bedelini ödemesi” gerektiğini söyledi. Polonya ve Almanya başbakanları da aynı doğrultuda açıklamalar yaptı.

WEİMAR ÜÇLÜSÜNÜN BAKANLARI ANTALYA’DAYDI
Dörtlü savaş kliğinin 10 Mayıs Cumartesi günü Kiev’de “30 günlük bir ateşkes” çağrısı yaptıkları zirvenin ayrıntılarına aşağıda gireceğiz.
Ukrayna ve Avrupalı destekçilerinin ateşkes çağırıları üzerine, Rusya’dan yanıt gecikmedi: “Avrupa'dan çelişkili açıklamalar duyuyoruz. Bu açıklamalar genellikle, ilişkilerimizi bir şekilde yeniden canlandırma çabalarından çok, çatışmaya odaklanıyor” denildi.
Amerikan ABC kanalına konuşan Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov ise ateşkes öncesinde Batı'nın silah sevkiyatını durdurması gerektiğini, “Rus birliklerinin cephe hattında emin adımlarla ilerlediği” bir dönemde yapılacak barışın “Ukrayna'ya avantaj sağlayacağını” söyledi. Fakat Peskov, Ukrayna'nın diplomatik bir çözüm amacıyla “acil müzakerelere hazır olmadığını” düşünüyordu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in önerisiyle 15 Mayıs’ta İstanbul’da yapılması planlanan barış görüşmelerinin sabote edilmesi için yine Weimar üçlüsünün dışişleri bakanları Ukrayna Dışişleri bakanı ile aynı gün Antalya’da bir araya geldiler. Antalya’da yapılan NATO Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısına katılan Fransa, Almanya, Polonya ve Ukrayna dışişleri bakanları bir araya gelerek barış görüşmelerini sabote etmek için Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski’yi yönlendirdiler.
ZAHAROVA’DAN ZELENSKİY'E PALYAÇO YAKIŞTIRMASI
Zelenskiy 15 Mayıs Perşembe günü Türkiye’ye gelerek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile iki buçuk saat görüştü. Tek başına kameralar karşısına geçen Zelenskiy, barış görüşmeleri için İstanbul’a gelen Rus heyetinin bir “aldatmaca” olduğunu belirterek “Rus temsilcilere bakıyoruz ve anlıyoruz ki yüksek seviyede bir heyet yok. Rusya bir şey yapmalıydı. Bu adımlar yoksa müzakereye hazır değiller, karar vermeye hazır değiller. Rus heyetinde karar alıcılar yok” açıklamasında bulundu.
Diğer taraftan Batı medyası Putin’in İstanbul’a geleceği algısını oluşturmuştu. Zelenskiy, “ben geldim, bekliyorum Putin ile görüşmeye hazırım” şeklinde hava attı ama havasını aldı. Kremlin, Putin’in Türkiye’ye gitmeyeceğini ve görüşmeler için bir heyet gönderileceğini açıkladı. Türkiye’de aradığını bulamayan Zelenski, cuma günü, görüşmeler başlamadan önce Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Polonya Başbakanı Tusk’un da aralarında bulunduğu Avrupalı müttefikleriyle bir araya geleceği Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi için Arnavutluk'un başkenti Tiran’a gitti.
Rus Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Zelenskiy’in Rus heyetini “aldatmaca” olarak nitelendirmesine yanıt olarak, “Bir palyaço ve bir ezik, saygın insanlar hakkında konuşuyor.” açıklamasında bulundu. Rusya, İstanbul'da barış müzakerelerini yeniden başlatmak için elini uzatırken, Batı muazzam bir paniğe kapıldı. TASS ajansına göre, Rus Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zaharova, “Açıkça panik yaşıyoruz. NATO dışişleri bakanları, Brüksel bürokratları, tüm bu güzel insanlar her beş dakikada bir saçma sapan açıklamalar yapıyorlar” dedi. Bütün açıklamalarında “adil ve kalıcı” bir barış isteyen Batı, somut bir süreç başlar başlamaz paniğe kapıldılar. Bu panik, Rusya'nın boş sloganlarla değil, argümanlarla, sakin bir şekilde kendini ifade edebileceği düşüncesinden kaynaklanıyordu.
RUSYA’NIN AMACI KALICI BARIŞ
Halbuki Rusya, görüşmeler için 2022’de İstanbul görüşmelerinde Rus heyetine başkanlık yapan Devlet Başkanı Temsilcisi Vladimir Medinski’yi görevlendirmişti. Rusya Devlet Başkanı Putin, 11 Mayıs'ta 3 yıl önce kesilen doğrudan müzakerelerin ön koşulsuz olarak 15 Mayıs'ta İstanbul'da yeniden başlatılması önerisini gündeme getirmişti. Ruslar, 2022'deki İstanbul görüşmelerini devam ettirmek istiyordu. Çünkü Kiev anlaşmayı büyük oranda kabul etmiş, ancak son anda dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson ve diğer Batılı yetkililer, anlaşmanın imzalanmasını engellemişti. Bu kez de Rus heyetini bahane ederek görüşmeler engellenmek istendi.
Rus heyeti Başkanı Medinski, görüşmelerden önce yayımladığı mesajda, “Putin tarafından önerilen doğrudan müzakerelerin amacı, çatışmanın temel nedenlerini ortadan kaldırarak uzun vadeli ve kalıcı bir barış sağlamaktır” dedi.
AVRUPA İSTANBUL BARIŞ MASASINDA YOK
Ukrayna, savaş yanlısı Avrupalı yöneticilerin telkiniyle görüşmeleri yokuşa sürmesi nedeniyle o gün gerçekleşemeyen barış görüşmeleri ertesi güne kaldı. 15 Mayıs’ta Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in temsilcisi Vladimir Medinski başkanlığındaki Rus heyeti bir araya geldiler. 16 Mayıs Cuma sabahı ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun da katıldığı bir tarafta Türk, Amerikan ve Rus yetkililer, diğer tarafta Türk, Amerikan ve Ukraynalı yetkililerin katıldığı üçlü toplantılar yapıldı. Toplantılarla ilgili ayrıntı verilmedi.
Avrupa barış masasında yoktu. Ama Ukrayna heyeti görüşme öncesi akıl hocaları Avrupalı güvenlik yetkilileriyle bir araya geldi. Ukrayna heyetinden bir kaynak, Agence France Presse (AFP) haber ajansına yaptığı açıklamada Ukrayna'nın baş müzakerecileri olan Savunma Bakanı Rustem Umerov, Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha ve Ukrayna Cumhurbaşkanlığı İdaresi Başkanı Andriy Yermak ile Fransız, Alman ve İngiliz güvenlik danışmanları ve ABD'nin özel temsilcisi Keith Kellogg'un bir araya geldiğini bildirdi.
NATO Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı için Antalya’da bulunan Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot meğerse Ukrayna heyetinin yanında olmak ve desteklemek için Antalya’ya gelmiş. “Dün bütün gün Türkiye'deydim, barış tarafını, yani Ukrayna'yı savunmak için. Karşı tarafta ise savaş tarafı, Vladimir Putin'in boş sandalye politikası izleyen tarafı var” diyen Fransa Dışişleri Bakanı, “umarım bu görüşmeler (Ukrayna ve Rusya heyetleri arasında) bugün gerçekleşebilir ve ilerleyebilir, ancak çok umutlu değilim. Birincisi, Vladimir Putin'in kendisi Türkiye'ye gitmeyi reddettiği için, ikincisi ise bombalar altında sakin bir şekilde müzakere edilemeyeceği için” diye devam etti.
WEİMAR ÜÇGENİ HAREKETE GEÇTİ
Savaş şefleri Kiev’de
Almanya’nın yeni başbakanı Friedrich Merz seçildikten bir gün sonra 7 Mayıs Çarşamba günü, ilk dış ziyaretini önce Fransa’ya yaptı. Elysee Saray’ında Macron tarafından ağırlanan Merz aynı gününün akşamı Varşova’ya geçti.
Macron ve Merz’ amacı, 1991 yılında Almanya, Fransa ve Polonya’yı bir araya getiren Weimar Üçgeni oluşumunu yanlarına İngiltere’yi de alarak, Rusya düşmanlığı temelinde harekete geçirmek ve planlanan Ukrayna-Rusya barış görüşmelerini sabote etmek ve engellemek istediler.
Emmanuel Macron, Friedrich Merz, Keir Starmer ve Donald Tusk 10 Mayıs Cumartesi günü Kiev'e geldi. Fransız, Alman, İngiliz ve Polonyalı liderlerin bu ziyareti, 9 Mayıs Cuma günü Kızıl Meydan'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve aralarında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in de bulunduğu yirmiye yakın yabancı liderin katılımıyla büyük bir törenle düzenlenen Nazi Almanya’sına karşı kazanılan zaferin 80. yıldönümü anma törenlerine bir yanıt niteliğindeydi.
Avrupalı dört lider, Zelenski ile birlikte, Ukrayna’da faşist darbenin yolunu açan Batı destekli Maidan kalkışmasının yaşandığı meydanda bir araya gelerek bu kalkışmada hayatını kaybedenleri andılar. Avrupa’nın savaş yanlısı küreselci liderleri Kremlin’den 12 Mayıs Pazartesi gününden başlamak üzere 30 günlük “koşulsuz” ateşkes talebini dile getirdiler.
Avrupa’nın bu küreselci liderleri yaptıkları ortak açıklamada “Ukrayna'ya desteğimizi arttırmaya devam edeceğiz. Rusya kalıcı bir ateşkesi kabul edene kadar Rus savaş makinesi üzerindeki baskımızı arttıracağız” dediler. Yapılan açıklamada, Ukrayna’ya asker göndermek için oluşturulan “Gönüllüler koalisyonu”nun hazırlandığını ifade ettiler. “Olası bir barış anlaşmasının ardından, Ukrayna silahlı kuvvetlerinin yeniden yapılandırılmasına yardımcı olmak ve gelecekteki barışa olan güveni güçlendirmek için bu koalisyon, hava, kara ve deniz kuvvetlerini bir araya getirdiği” ifade ediliyor.
‘RUSYA ATEŞKESİ KABUL ETMEZSE YENİ YAPTIRIMLAR UYGULAYACAĞIZ’
Dört Avrupalı lider, “Başkan Trump'ın barış anlaşması çağrılarına desteğimizi bir kez daha teyit ediyor ve Rusya'yı bunu engellemekten vazgeçmeye çağırıyoruz. ABD'nin yanı sıra Rusya'ya da adil ve kalıcı bir barış amacıyla görüşmelerin yapılabilmesine olanak sağlamak üzere 30 günlük tam ve koşulsuz bir ateşkesi kabul etmesi çağrısında bulunuyoruz” dedi.
Emmanuel Macron Kiev’de yapılan zirvenin sonunda düzenlenen basın toplantısında, “İhlal durumunda, Avrupalılar ve Amerikalılar arasında koordine edilen büyük yaptırımlar başlatacağız” dedi. Le Figaro’nun haberine göre “Kiev'den çevrimiçi olarak düzenlenen toplantıya ‘gönüllü koalisyon’ üyesi 27 üye ülke katıldı ve toplantı, ABD Başkanı Donald Trump ile ortak bir çağrıyla sona erdi. Tüm ülkeler, ‘başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere’ 30 günlük ateşkesin desteklenmesine karar verdiğini belirten Emmanuel Macron, ‘tüm Avrupalılar katkıda bulunacak… Gelecekteki her türlü saldırıyı caydıracak ciddi garantiler istiyoruz’ dedi”. Ukrayna'nın başkentinde bulunan Fransız ve İngiliz genelkurmay başkanları da görüşmelere katıldı.
Fransız gazetesi, Kiev buluşmasını şöyle değerlendiriyor: “Hedef açık: eğitim, ağır teçhizat temini ve stratejik koordinasyon alanlarında yapılandırılmış bir çaba ile Ukrayna ordusunun savunma kapasitesini artırmak. Uzun vadeli olarak tasarlanan bu yardım, Kiev'in gelecekteki herhangi bir Rus saldırısını önlemesine olanak sağlamalıdır. Daha uzun vadede, Ukrayna topraklarına Avrupa birliklerinin konuşlandırılması olasılığı hala gündemde – Cumhurbaşkanı Macron, bunların ‘daha çok stratejik bir mesaj niteliğinde’ olduğunu belirtti”.
Macron savaş yanlısı Avrupalı liderlerin Kiev buluşmasını “Bu, Avrupa savunması için tarihi bir an. Elbette Ukrayna için, ama hepimiz için. Yeni bir dönem başlıyor. Avrupa kendini bir güç olarak görüyor” değerlendirmesinde bulundu. Starmer “Bugün ulaştığımız konum, ABD dahil olmak üzere dünya çapında bir dizi ülke arasında mutlak bir birliktir” diyerek memnuniyetini dile getirdi.