17 Mayıs 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Bir Uygur kahramanı Seyfettin Aziz

Adnan Akfırat

Adnan Akfırat

Gazete Yazarı

A+ A-

“Ey dünyada Cennet kurmayı kendine dert edinen,

Sırtlamış dağların yükünü çıkarıyor arşa.

Ey Asya, hiç derdi olmayana yoldaş denir mi?”

Hüseyin Haydar,

“On İki Makam Uygur Senfonisi”nden.

ABD Parlamentosu, Hollanda Parlamentosu, Kanada Parlamentosu, Çin’i “Uygur soykırımı” yapmakla suçlayan kararlar aldılar. Türk milleti olarak bu konuda tecrübeliyiz. Maksadı maksudu iyi biliyoruz.

Joe Biden hesabına, Türkiye ile Çin’i karşı karşıya getirmek için Doğu Türkistan ayrılıkçılığını besleyenler aşk ile devredeler. Kılıçdaroğlu, Akşener, Davutoğlu, Babacan, Karamollaoğlu ve bilcümle PKK da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden böyle bir rezil karar çıkarmak için canhıraş uğraşıyorlar.

Bunlar öncelikle Uygur halkına en büyük kötülüğü yapıyorlar. Onların propaganda amaçlı seçerek gösterdiği cahil, yoksul, eğitimsiz ve medeniyet düşmanı zavallılar Uygur gerçeğini yansıtmıyor. Asya’nın tam ortasında, çağlar ötesine geçebilen kahraman Seyfettin Aziz çelikten sert varlığıyla, yalancıların yüzüne okkalı Türk şamarını indiriyor.

Bir Uygur kahramanı Seyfettin Aziz - Resim: 1

Her büyük uygarlık yaratıcısı milletin kahraman öncüleri var. Kalkınmaya, çağdaşlaşmaya, aydınlanmaya, özgürleşmeye öncülük etmiş, bu mücadelede büyük bedeller ödemiş ancak başarıya ulaşmış kahramanlar. Ey yalancılar bilin: Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurucu önderleri arasında, Mao Zedung’un mücadele arkadaşı olan bir Uygur var. Çin’in Uygur Özerk Bölgesi’nin kurucu başkanı Seyfettin Aziz!

ÇİN DEVLETİ’NİN SÖZLERİYLE SEYFETTİN AZİZ

Seyfettin Aziz’i, Çin Halk Cumhuriyeti’nin resmi websitesi www.china.gov.cn’dan aktaralım ki, Çin’in Uygurlara soykırım uyguladığı yalanına kananların gözü açılsın. (1)

“Çin Komünist Partisi'nin seçkin bir üyesi, sadık bir komünist savaşçı, parti ve ülkenin çalışmalarında seçkin bir lider ve olağanüstü bir toplumsal ve siyasal eylemci. 12 Mart 1915’te Atruş’ta doğdu. Çin Komünist Partisi 10. ve 11. Merkez Komitesi Siyasi Bürosu yedek üyesi, 1., 2., 3., 4., 5., 6. ve 7. Ulusal Halk Meclisi Daîmi Komitesi Başkan Yardımcısı ve 8. Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı Başkan Yardımcısı. Ünlü bir vatansever sanayici ailesinde doğdu. Ergenlik döneminde babasının kurduğu yeni kültür okulunda aydınlanma eğitimi aldı. İlerici faaliyetlere aktif olarak katıldı. 1935'te hakikatin peşine düşmek için Sovyetler Birliği'ne gitti, Marksist-Leninist teoriyi benimsedi. 1937'de Seyfettin Aziz mezun olup Çin'e döndükten sonra, savaş ağası Sheng Shicai tarafından "radikal genç" olarak nitelendi ve sınır şehri Tarbagatay’a (Tacheng) sürüldü. Burada fikirlerinden vazgeçmedi ve kitleleri karanlığın güçlerine karşı savaşmak için örgütledi. Anti-Japon Savaşı'nın patlak vermesinden sonra, Japon karşıtı vatanseverliği aktif olarak destekledi ve Tarbagatay Uygur Kültürü Geliştirme Derneği'nin Genel Sekreteri ve Başkan Yardımcısı oldu. Gerici güçler ondan çok nefret ettiler ve Tarbagatay’daki "1 Mayıs" Uluslararası İşçi Bayramı kutlamalarında tutuklandı. Hapishanede cesur, boyun eğmezdi. Halk sahip çıktı ve protesto gösterilerinden sonra serbest bırakıldı.

ÜÇ VİLAYET İHTİLALİ’NİN ÖNDERLERİNDEN

“Seyfettin Aziz, 1944'te Sinciang'ın İli, Tarbagatay ve Altay bölgelerinde gerici Kuomingtan yönetimine karşı patlak veren "Üç Vilayet İhtilali"ne katıldı ve kararlı bir şekilde mücadele etti. 1945 yılında Üç Vilayet Geçici Devrim Hükümeti'nin kurulmasından sonra, hükümet üyesi ve Eğitim Dairesi Müdürü olarak görev yaptı. Üç Vilayet’teki gerillaların ulusal ordu bünyesinde örgütlenmesinden sonra, Kaşgar alayının kuruluşunu düzenlemek ve komutanlığını yapmaktan sorumluydu. Kuomintang kuvvetlerine karşı birçok kez savaştı. "Üç Vilayet İhtilali"nin doğru yönde gelişmesini sağlamak için, " Üç Vilayet Devrimci Gençlik Örgütü" nün oluşturulmasına katıldı ve Merkez Komite üyesi ve Propaganda Dairesi başkanı olarak görev yaptı. Bu temelde sosyalist nitelikli “Halkın Devrimci Partisi” kuruldu. Başlıca liderlerden biri oldu ve aynı zamanda Propaganda Dairesi Başkanı olarak görev yaptı. Marksizm-Leninizm ve Mao Zedung'un ilgili çalışmalarının rehberliğinde, Halkın Devrimci Partisinin "Üç Vilayet İhtilali"nde çok önemli bir rol oynamasını sağladı. Mao Zedung, ‘Üç Vilayet İhtilali, tüm Çin Halkının Demokratik Devrimi'nin bir parçasıdır’ ve ‘Sinciang'da yaklaşık 100.000 Kuomintang askerini Çin Halk Kurtuluş Ordusu ile savaştan geri tuttu’ diye övgüyle söz eder. "Üç Vilayet İhtilali, Sinciang'ın ve tüm Çin'in kurtuluşuna önemli bir katkıdır."

Bir Uygur kahramanı Seyfettin Aziz - Resim: 2

SİNCİANG’IN BARIŞÇI BİRLEŞMESİNİN MİMARI

Ağızlarını doldurarak, okumadan, araştırmadan “Çin Kızıl Ordusu Doğu Türkistan’ı kanlı işgal etti” diyenler palavra atıyorlar. Çin’in Sinciang Eyaleti, Üç Vilayet Devrimi sonrasında Kuomintang ve Doğu Türkistan Cumhuriyeti yöneticilerinin oluşturduğu koalisyon hükümetince yönetiliyordu. Nisan 1949’da Nanjing’in ÇKP’nin kontrolüne geçmesiyle, Çan Kay Şek yönetimin bittiği anlaşıldı. Sinciang’daki Koalisyon Hükümeti’nin her iki kanadı da ÇKP ile anlaşmaya karar verdi ve kan dökülmeden Sinciang, Çin Halk Cumhuriyeti’nin bir parçası oldu.

Çin devletinin anlatımıyla devam edelim:

"Ekim 1945'te Sinciang Demokratik Koalisyon Hükümeti kuruldu. Seyfettin Aziz, Komite üyesi, Eğitim Dairesi Müdürü ve Demokratik Seçim Denetim Grubu Başkanı olarak görev yaptı. Kasım 1946'da Çin Komünist Partisi temsilcileriyle temasa geçti ve resmi olarak Sinciang’da Çin Komünist Partisi'nin liderliğini kabul etme talebinde bulundu. Seyfettin Aziz bu amaçla, Ağustos 1947'de Sincan, Barış ve Demokrasi Savunma Birliği'ni kurdu. Halkın Devrimci Partisi, bu Birliğe dahil edildi ve Birliğin Başkan Yardımcısı ve Propaganda Dairesi Bakanı ve ‘İleri’ gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni olarak seçildi.

“Eylül 1949'da Sinciang heyetinin başı olarak, Seyfettin Aziz, Birinci Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı'na katıldı ve bir konuşma yaptı. Merkezi Halk Hükümeti üyeliğine ve Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı Ulusal Komitesi üyeliğine seçildi. Merkezi Halk Hükümeti'nin düzenlediği ilk toplantıda Merkezi Halk Hükümeti Hukuk Komitesi üyesi ve Merkezi Etnik İşler Komisyonu Müdür Yardımcısı seçildi.”

KURULUŞ TÖRENİNDE MAO’NUN HEMEN ARKASINDA

Çin Halk Cumhuriyeti’nin ilan edildiği Tiananmen meydanındaki ünlü törende, Mao’nun Seyfettin Aziz’e gösterdiği yakınlık dikkat çekici:

“1 Ekim 1949 öğleden sonra, kuruluş töreni görkemli bir şekilde yapıldı. Başkan Mao ve diğer liderler Tiananmen Kapısı'na yürüdüler. Seyfettin Aziz’in yeri kulenin batı ucu olarak belirlenmişti. Başkan Mao onu gözleriyle arayıp nazikçe selamladı, yanını göstererek "buraya gel!" diye davet etti. Gelince, Mao Zedung coşkuyla elini tuttu ve onu törenin ortasına doğru getirdi. Böylelikle, 34 yaşındaki Seyfettin Aziz ikinci sırada, Çin’in ünlü önderleri Dong Biwu ile Lin Boqu arasında durdu ve başkandan sadece bir metre mesafede kuruluş törenine katıldı.” (2)

Kürsüde, Mao Zedung’un hemen arkasında görülen fötr şapkalı genç işte Uygurların kahramanı Seyfettin Aziz’di.

MAO’NUN İKİ SOVYET ZİYARETİNDE DE HEYETİN ÜYESİ

Çin devriminin büyük önderi Mao Zedung’un yurtdışına çok az çıkan yöneticilerden. Sadece iki kere Sovyetler Birliği’ni ziyaret etti. Her iki ziyaretinde de Seyfettin Aziz’in kendine eşlik etmesini istedi.

Seyfettin Aziz, 1950 yılı başlarında, Sovyetler Birliği'ni ziyaret etmek için Başkan Mao Zedung ve Başbakan Zhou Enlai'ye eşlik etti ve "Çin-Sovyet Dostluk, İttifak ve Karşılıklı Yardım Anlaşması"nın müzakere, taslak hazırlama ve imza törenine katıldı. Müzakerelerde olağanüstü diplomatik beceriler sergilediği için Başkan Mao Zedung ve Başbakan Zhou Enlai tarafından övüldü. 1957'de Sovyetler Birliği'ne ikinci ziyaretinde Başkan Mao Zedung'un heyetinde yer aldı.

ÜRETİM VE İNŞAAT KOLORDUSU’NUN KURUCUSU

Doğu Türkistan ayrılıkçı ve teröristlerinin en çok hücum ettiği kurumlardan biri olan Sinciang Üretim ve İnşaat Kolordusu (Xinjiang Production and Construction Corp) kurucusu da Seyfettin Aziz.

Çince “Bintuan” kısaltmasıyla bilinen Kolordu, terhis edilen Ordu birliklerinin, kalkınma için değerlendirilmesinin başarılı örneklerinden. Sincian Uygur Özerk Bölgesi’nin bu kadar hızlı kalkınmasında emeği en çok geçen olağanüstü bir örgütlenme.

Bir Uygur kahramanı Seyfettin Aziz - Resim: 3

YOKSUL UYGUR KÖYLÜLERİNİ TOPRAK SAHİBİ YAPTI

Seyfettin Aziz’in hayatını Çin resmi metninden aktarmayı sürdürelim. “Seyfettin Aziz, 1951 yılında, ÇKP Merkez Komitesi Sinciang Daimi Komitesi üyesi, Etnik İşler Bakanı ve Birleşik Cephe Çalışma Bakanı ve Sinciang Kadro Okulu Müdürlüğü’ne atandı. Temmuz 1952'de, ÇKP Sinciang Sekreterliği’ne atandı. Aynı yılın Eylül ayında, Sinciang Eyaletinde Bölgesel Etnik Özerkliği Geliştirme Hazırlık Komitesinin Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı. Sinciang’taki toprak devriminde, Başkan Mao Zedung’un talimatlarını takip etti ve arazi reformu pilot projelerini gerçekleştirmek için güney Sincan’ın Kaşgar bölgesinin derinliklerine indi. Toprak devrimi başarılı oldu. Yoksul Uygur köylüleri Devrim ile toprak sahibi oldular. Seyfettin Aziz’in uygulamaları Parti Merkez Komitesi tarafından tamamen onaylandı. Ocak 1953'te Çin’in Kuzeybatı İdari Komitesi'nde Başkan Yardımcılığı yaptı. Komite’nin Başkanı, şimdiki Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in babası, dönemin Başbakan Yardımcısı Xi Zhongxun idi. Baba Xi, azınlık ulusların birliğe katmak için “aslolan azınlıkların gönlünü kazanmaktır” görüşünü savundu ve uyguladı.

ÖZERK BÖLGE’YE UYGUR ADINI EKLETEN KİŞİ

Eylül 1954'te Seyfettin Aziz, Ulusal Halk Meclisi Daimi Komitesi Başkan Yardımcısı olarak seçildi. Aynı yılın Aralık ayında, Sinciang Askeri Bölgesi Parti Komitesi'nin ikinci sekreteri olarak görev yaptı. Şubat 1955'te, Sinciang Halk Siyasi Danışma Konferansı kuruldu ve başkanlık yaptı.

“Seyfettin Aziz, partiyi ve ülkenin etnik bölgesel özerklik politikasını kararlı bir şekilde uyguladı, Sincan'da etnik özerk ilçelerin, özerk vilayetlerin ve özerk idari bölgelerin kurulmasına yönelik hazırlıklara aktif olarak liderlik etti. Özerk Bölge’nin adında Uygur sözcüğü geçmesini savundu ve kabul ettirdi. Sinciang’ın Çin’in ayrılmaz bir parçası olduğu noktasında kararlı bir şekilde direndi ve gerici eğilimlere engel oldu. Sinciang Uygur Özerk Bölgesi 1 Ekim 1955'te kuruldu. Sinciang’daki azınlık kadrolarının ideolojik ve teorik düzeyini iyileştirmek için Seyfettin Aziz, Merkez Parti Okulunda bir Sinciang sınıfı açılması gerektiğini önerdi. Aynı dönemde çok sayıda öğrenci, kadro yetiştirmek üze Sovyetler Birliği'ne gönderildi. Bir uçuş okulu kurmaya başladı ve Sinciang için ilk azınlık pilot grubunu eğitti.

1978’DEN SONRA PEKİN’DE

“Şubat 1978'den sonra Seyfettin Aziz, Merkez Komite'de çalışmaya başladı ve Beşinci, Altıncı ve Yedinci Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi'nin başkan yardımcılığını yaptı. Yeni Çin Anayasası’nın oluşturulması ve iyileştirilmesi, halk meclisleri sisteminin kurulması ve iyileştirilmesi, sosyalist demokrasinin geliştirilmesi ve sosyalist hukuk sisteminin iyileştirilmesi için pek çok verimli çalışma yaptı. Mart 1993'te, 8. Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı Başkan Yardımcısı olduktan sonra, derinlemesine araştırmalar yürüttü, siyaset tartışmalarına aktif olarak katıldı ve mücadele için yaşamın her alanını birleştirdi. ÇKP önderliğinde çok partili işbirliği ve siyasi danışma sistemini geliştirmede ve partinin birleşik cephe politikasını uygulamada büyük hünerler gösterdi. Etnik politikalar ve dini politikalar etnik eşitlik, birlik ve karşılıklı yardım ilişkilerini sağlamlaştırmak ve sosyal istikrar ve ekonomik kalkınmayı teşvik etmek için olağanüstü katkılar sağladı. Yeni Çin'in başarılarını ve gelişme umutlarını duyurmak için uzun süre Çin-Sovyet Dostluk Derneği başkan yardımcısı ve Çin-Pakistan ve Çin-Mısır Dostluk Dernekleri başkanı olarak görev yaptı.

VATANSEVER BİR EDEBİYATÇI VE ARAŞTIRMACI

Seyfettin Aziz, uzun tarihi romanı "Satuk Buğra Han", uzun belgesel romanı "Tanrıdağı Kartalı", otobiyografik romanı "Hayatın Şarkısı", tarihi opera senaryosu "Amani Shahan"’ın yazarıdır. "Yaşlı Peri", "Şanlı Yıllar" vb. bazı eserleri ders kitaplarına girmiştir.

12 MAKAM’I DERLEDİ VE GÜN YÜZÜNE ÇIKARDI

Seyfettin Aziz kültür ve sanatı sever ve seçkin bir Uygur şairi, romancı ve oyun yazarıdır. Kaybolmanın eşiğinde olan Uygur sanat klasiği "On iki Mukam" üzerine derinlemesine araştırma ve keşifler yaptı ve "Uygur Mukamı Üzerine" ve diğer monografi ve makaleler yayınladı. Çin Yazarlar Birliği Başkan Yardımcısı olarak görev yaparken Edebiyat ve Sanat Çevreleri üzerine, onun önerisi ve önderliği altında, hem yurtiçinde hem de yurtdışında antik ve modern zamanlardan birçok mükemmel edebi eser çevrildi ve çeşitli etnik dillerde yayınlandı.

Çok değerli ‘Xuan zang Biyografisi’nin ve Divan-ı Lügat-it Türk ile Kutadgu Bilig gibi eski Uygur klasiklerinin fotokopisi çekildi ve yayınlandı. Siyasi çalışmalarının yanı sıra roman, deneme, şiir, tiyatro gibi çok sayıda edebi eser yarattı. Eserlerinin çoğu ulusal ödüller kazandı ve bazıları yabancı dillere çevrildi ve yurtdışında yayınlandı. Ayrıca Çin Uygur Tarih ve Kültür Araştırma Derneği'nin kurulmasına önderlik etti ve onursal başkanı olarak görev yaptı.

70 yılı aşkın devrimci kariyeri boyunca, Seyfettin Aziz yılmadan gerçeğin peşinden gitti, sağlam komünist ideallere ve inançlara sahipti, partiye, ülkeye ve halka sonsuza dek sadık kaldı ve hayatını sosyalist Çin davasına adadı. Marksizm-Leninizm, Mao Zedong Düşüncesi, Deng Xiaoping Teorisi ve "Üç Temsilci" nin önemli düşüncesini vicdanlı bir şekilde inceledi. Mao Zedong, Deng Xiaoping ve Jiang Zemin ile çok samimi devrimci dostluğu vardı. Ağır hastalığı sırasında bile partiyi geliştirme ve ülkenin sosyalist modernleşme sürecine kafa yoruyordu. Seyfettin Aziz, 88 yaşında Pekin'de 24 Kasım 2003'te 06: 05'te hayatını kaybetti.

YEREL MİLLİYETÇİLİĞE VE HAN ŞOVENİZMİNE KARŞI MÜCADELE ETTİ

Seyfettin Aziz, vatanın yeniden birleşmesi ve ulusal birliğin bayrağını her zaman yüksek tuttu. Kendini ülkenin istikrarı, yeniden birleşmesi, ulusal davanın ilerlemesi ve gelişmesine adadı. Çin'in etnik çalışmalarına yönelik temel politikaların araştırılmasına ve formülasyonuna doğrudan katıldı. Yerel milliyetçiliğe ve Han şovenizmine kararlı bir şekilde karşı çıktı, etnik ayrılıkçı güçlere, dini aşırılık yanlısı güçlere, terörist güçlere ve bunların çeşitli sabotaj faaliyetlerine kararlı bir şekilde karşı çıktı ve etnik ayrılıkçı güçlere karşı inatçı bir mücadele yürüttü. Müslümanların çoğunluğu arasında yüksek saygınlık kazandı, Uygur halkının gururu oldu.

AÇIK GÖRÜŞLÜ, ALÇAK GÖNÜLLÜ, AYDIN

Seyfettin Aziz hayatı boyunca açık fikirli, dürüst, alçakgönüllü, bireyciliği reddeden ve asil biriydi. Partinin çizgisine bağlı kaldı, kadro seçiminde “liyakatına göre atama" ve "hemşehricilik yapmama" ilkelerini takip etti ve kurumlaştırdı. Gerçeğe bağlıydı, her zaman konuşma cesareti gösterdi, demokratik bir tarzı olgunlaştırdı, eleştirme ve özeleştiri yapma cesareti vardı. Çok çalışır, çok düşünür, öncüdür, özetlemede iyidir ve yaratıcı bir şekilde çalışır. Eğitim ve öğretimi şiddetle savunur ve can-ı gönülden destekler, bilgiye saygı duyar, yeteneklere saygı duyar. Sonuç olarak etnik azınlıkların kültürel kalitesini iyileştirmeye kararlı katkılar yapan kişi. Partinin kitle çizgisine bağlı kalıyor, kitleleri önemsiyor, halkın duygularını anlıyor, araştırıyor ve çalışıyor, pratik sorunları çözüyor.

MİLYONLARCA UYGURUN REFAHINDA ONUN PAYI VAR

Kendini topluma adamış, gayretli, dürüst ve sade bir tarzı vardı. Aile üyelerine, çocuklarına ve çevresindekilere sıkı sıkıya ihtiyaç duyar ve bir komünistin siyasi niteliklerini korurdu.

Seyfettin Aziz'in hayatı, bir devrim hayatı, bir savaş hayatı, bir zafer hayatı ve insanlara gönülden hizmet etme hayatıdır. Çin halkının devrimi ve sosyalizmin inşası, vatanın bütünlüğü, ulusal birlik ve sınır istikrarı için ölümsüz başarılar yaptı. Seyfettin Aziz’in emeği, aydınlığı, yiğitliği bugün milyonlarca Uygur Türkü’nün refahında, başı dik hayatında yaşıyor. Büyük liderlere de bu yakışır. Bütün dünyaya Uygur kalesinin yıkılmayacağını hatırlatıyor. 106. Doğum gününde saygıyla anıyoruz!