03 Mayıs 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Bir zamanlar Bakırköyspor vardı...

Atilla Özalp

Atilla Özalp

Gazete Yazarı

A+ A-

VATANİ görevimi yerine getirmiş ve İstanbul'a dönmüştüm. Zonguldakspor ve Düzcespor derken futbol hayatıma artık ikamet ettiğim İstanbul'da devam etmek istiyordum. Böylece gelen transfer teklifleri içinden; Yeşilköy Atatürk Havaalanı'nın karşısında biri çim olmak üzere iki adet nizami futbol sahası ve kamp tesisleri olan, maçlarını oynadığı Şenlikköy Stadı'yla beraber, kapalı spor salonu, fitness merkezi, havuzu, tenis kortlarından halkın da spor yaparak faydalandığı, tesislerinin işletmesini de kulübün yaptığı Bakırköyspor'da oynamayı seçtim. Kulüp tesislerini görünce hemen kararımı vermiştim.

15 yıllık profesyonel futbolculuk yaşamımda çocukken düşlerini kurduğum, kendimi gerçek anlamda futbolcu gibi hissettiğim tek kulüp Bakırköyspor'du desem yalan olmaz. Her hafta aksamadan galibiyet primlerini alıyor, bol yıldızlı otellerde konaklayıp yurt dışında kamp yapıyor, kısacası hayal gibi bir dünyada yaşıyorduk.

AVRUPA KULÜPLERİNDEN FARKSIZDI

Bakırköyspor'un yurt dışındaki imrenilen kulüplerden hiçbir farkı yoktu. Sezon başı ve devre arası hazırlık kamplarını henüz parçalanmamış olan Yugoslavya'da, Polonya'da ve Kıbrıs'ta yapmıştık. Her şey rüya gibiydi. Hiç unutmam, bir gün masörle beraber Florya'daki Galatasaray tesislerine gitmiştik. Galatasaray'ın efsane oyuncusu Cevad Prekazi üzerimdeki kamp malzemelerini görünce "Bakırköyspor, second lig (2'nci Lig) orijinal Reusch giyiyor, Galatasaray first lig (1'inci Lig) Emin Cankurtaran Adidas." diyerek kıskanmıştı. Çok gülmüştük. Havamız fenaydı, o zamanlar herkes Bakırköyspor'a transfer olmak isterdi. Nitekim Hasan Vezir, Fatih Akyel, Abdullah Avcı, Tarık Hodzic, Rotariu, Prekazi, Novak, Araskiewiech, Michael Kraft, Fuat Buruk, Zafer Tüzün ve Zafer Çabalar gibi birçok yıldız oyuncu yeşil-siyahlı formayı giydi. 

Bakırköy Belediyesi'nin başkanı rahmetli Yıldırım Aktuna aynı zamanda kulübün de başkanıydı. Ve Bakırköyspor'u şampiyon yapmak için her şeyi yaptı. Hafta sonları maçları oynadığımız 7 bin kişilik Şenlikköy  Stadı tıklım tıklım dolarken deplasmana giden seyirciler için özel uçak bile kaldırdı. Ve sonuçta şampiyon olduk ama asıl alkışlanması gereken kişi bize bu imkanları sağlayan dönemin Bakırköy Belediye Başkanı Yıldırım Aktuna idi. 

KULÜBÜN ARTIK BİR ODASI BİLE YOK

Rahmetlinin en büyük imzası ise bir önceki dönem belediye başkanı olan Naci Ekşi döneminde temeli atılan sosyal tesisleri tamamlayarak Bakırköyspor'un geleceğini garanti altına almak için Bakırköyspor Vakfı'nı kurmasıydı. Günümüzde ise Bakırköyspor'un yaşamını devam ettirmesi ve halkın spor yapması için kurulup yüzlerce sporcu yetiştirilen Bakırköyspor Vakfı, Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu tarafından yıkıldı. İlçenin adını taşıyan Bakırköyspor'un artık bir odası bile yok...

Bakırköy, ülkemizin en kalabalık ilçelerinden biri ve ilçenin adını taşıyan Bakırköyspor 1949 yılında kurulup tam 25 sene profesyonel liglerde oynadı. Ama sonrasında belediye maddi desteğini çekince beklenen durum gerçekleşti, kulüp 2006-2007 sezonunda amatör kümeye düştü. O günden bugüne imkansızlıklarla boğuşarak amatör kümede yaşam mücadelesi vermekte.

Havaalanının karşısında yer alan ve süper çimi olan nizami ölçülerdeki antrenman sahası ile kamp yapılan tesisler artık yok. Sadece sahanın kenarında kalan, boyaları zamanın hışmına uğrayıp, üzerindeki silik yazılarıyla kendini hatırlatmak istercesine güç bela okunan "Bakırköyspor Antrenman Tesisleri" yazılı tabela var. Florya Atatürk Ormanı'nın dibindeki stat ise idman yapmak için bir odası bile olmayan, sahaya ancak izin alınabildiğinde girilen köyün stadı, şairin "Orda bir köy var uzakta, gitmesek de, görmesek de o köy bizim köyümüzdür" dediği kadar uzak... 

BAKIRKÖYSPOR İLE SINIRLI DEĞİL...

Sadece Bakırköyspor mu bu içler acısı durumda derseniz, tabii ki değil. Eskiden Bakırköyspor'da olduğu gibi uzun yıllar profesyonel liglerde yer alıp günümüzde amatör liglerde yeniden var olma savaşı veren Zeytinburnu, Gaziosmanpaşa, Kartal, Üsküdar Anadolu, Galata, Beylerbeyi, Vefa, Beykoz, Yedikule, Alibeyköy kulüplerini de unutmamak lazım. Hepsi bir zamanlar kraldı ama artık sadece çocuklara anlatılan masallar gibi kaldılar. Dönemlerini anlatsak da kimseler inanmıyor...