Ensar Faciası
Toplum sapıkların ve suç ortaklarının insafına teslim.
Yasalar devre dışı! İsterse Anayasa’da bin kere Devlet çocuğu korur maddesi olsun.
Öylesine kirli bir çıkar şebekesi ki...
En iyi hırsızları, en iyi tecavüzcüleri, en iyi tetikçileri, en iyi suç işleyenleri koruyor, içinde barındırıyor.
Battıkça batıyor, toplumu birlikte bataklığa çekiyorlar!
Susturarak suç ortağı yapıyorlar!
Sorumsuzluk, kötülük, arsızlık zirvede!
Oylamalarda elleri kanunsuzluk, vicdansızlık için kalkıyor! Suç ve günah ittifakları habis bir ur gibi gittikçe büyüyor; Anadolu’yu dalga dalga kuşatıyor.
Sinsi karanlıklarını yayıyorlar!
Toplum kirletiliyor, tuzağa düşürülüyor, köleleştiriliyor...
Türk halkının manevi değerleri kasıtlı biçimde bir bir yok ediliyor!
Adalet; masumiyeti alınmış o çocukların sessiz bakışlarında söndürülüyor!
HEPSİ ORADAYDI
Karaman’da 45 çocuğa tecavüz haberleri basında yer almaya başladığı ilk andan itibaren, sergilenen kolektif inkar tutumu, olayın sistematikliği ve boyutlarını yeterince ifşa ediyor.
45 veya belki daha fazla çocukla sayısız kere temas söz konusu; o çocuklar okuldan alınıp başka evlere götürülmüş...
Okuldaki sorumlular; hademesinden, kapıcısına kadar... Cinayeti kimse görmemiş...
Karaman Valisi, Milli Eğitim Müdürü ve diğer yetkililer “Ensar Vakfı’na bağlı evlerin olduğundan haberimiz yoktu” açıklamasını yapıyor ilk etapta. Sonradan tersini kanıtlayan henüz silemedikleri fotoğraflar çıkıyor ortaya. Herkesi dinleyen İstihbarat’ın; uçan kuştan haberi olan Emniyet’in de başı olan Vali’nin olaydan hiç haberinin olmaması mümkün mü?
Susma veya inkar etmelerinin nedeni gayet tabii skandal endişesi değil.
Ensar Vakfı’nın kanunsuz işletilen yurtlarına göz yummuş olmaları, tecavüze suskunluğu mu getirdi? Veya hangi yasadışı ilişkiler zinciri bu kadroyu susmaya zorladı?
Şehrin en önemli kurumlarının başındaki bu şahıslar istifa da etseler sorumluluktan kaçamayacaklar! Böylesine büyük bir davada, otoritenin nüfuzuna rağmen kirli ilişkiler ağı sonunda çorap söküğü gibi sökülecek. Dünyada örnekleri çok, hiçbir şey gizli kalmıyor.
MASUM VE SAVUNMASIZ ÇOCUKLAR
Ensar faciasıyla ilgili diğer yakıcı sorular mutlaka açıklığa kavuşturulmak zorundadır: Çocukları yatağına alan etkili ve yetkili kişi/kişiler kurumsal bir suç şebekesinin elemanları mıdır? İddia edildiği gibi tutku ile izah edileyemeyecek sistematik tecavüzlerin asıl amacı neydi? Çocuklar, örneğin ömürleri boyu bir kurum veya bir çok kurumun (!) suç ağında hizmet edecek elemanlar olarak mı yetiştirilecekti?
Tecavüzlerde, kurumsal kriminal bir akıl mı söz konusu?
Daha da açık; çocuklar istihbarat gibi birimlerde, başkalarını suça bulaştırmak için kullanılmak üzere mi tecavüzlerle kişiliksizleştirilip, köleleştirilmek istendi? Mesela kumpas gibi suçlarda?
Siyasi ve kurumsal baskılara rağmen toplumun bütün kesimleri, ebeveynler, hukukçular, gazeteciler tecavüze uğrayan çocuklarla ilgili aşağıdaki soruya mutlaka cevap bulmalı: Karaman’daki çocuklar başkalarının yatağına gönderildiler mi? Gönderilmediler mi? Bu sorunun yanıtı Türkiye’nin geleceğini belirleyecektir. Şeytan’ın çemberinin kırılma noktası burada gizli!
KRİMİNAL AKIL DEVREDE
Ensar soruşturması için verilen gensorunun AKP’lilerce reddedilmesi hepimizi derinden yaraladı. Tecavüzlerin aklandığı 4 Nisan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin en karanlık günlerinden biri olarak tarihe geçti! Anayasa’nın hükümleri devre dışı bırakılarak savunmasız çocuklar yerine AKP’nin çıkar ağları, tecavüzcüler korundu. Aile Bakanı milyonların gözü önünde partisinin ve ona bağlı kurumların bekası için herşey mübahtır mantığıyla hareket etti; kanunları, Anadolu edebini, ahlakı, insan onurunu hiçe saydı. Suç ve günah işledi! Oylamadan sonra önünde oluşan ısmarlama kuyrukla da Türkiye’ye meydan okudu. Utanma eşiğini aşmış olacak ki, üstelik de medyaya haber salarak, “tecavüz haberlerini pek kaale almayın” demiş.
Önümüzdeki süreçte sınav sırası Türk yargısı ve basınında. Namus sınavı verecekler! Kirli sistemin ayakta kalmasına mı hizmet edecekler? Bedel ödemeyi mi göze alacaklar?
Hep birlikte göreceğiz.
ÇIKIŞ NOKTASI
Yollar bu kadar tıkanmışken...Yasama, yargı, yürütme otoriter bir tek gücün elinde odaklanmış, baskılar hayasızca artmışken...Aydınlığa nasıl çıkılır? Ensar Vakfı gibi gericilik misyonundaki yapılanmaların önüne nasıl geçilir? Kültürel kırım projelerinin cehalet dayatması 4+4+4’lerden kurtuluş nasıl olur?
Umudu yitirmemek yolun yarısıdır! Tarihe not düşmek, unutturmamak için yazacağız! Çocuklarımızı, geleceğimizi karartmalarına geçit yok!
Ensarların kapatılması aydınlık yarınların davasıdır, takipçisiyiz.