03 Mayıs 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Fenerbahçe'nin büyüklüğü kupalarla ölçülemez

Atilla Özalp

Atilla Özalp

Gazete Yazarı

A+ A-

BU yazımı yazdığım sırada 6 Şubat'taki büyük felaket henüz yaşanmamıştı. Geçim derdi ve futbol en büyük sorunumuzdu. Süper Lig'de son haftalardaki hakem kararları sorgulanıyor ve hatta Fenerbahçe Kulübü bu yüzden ligden çekilmeyi bile konuşuyordu. Süper Lig'deki Adana Demirspor maçı sonrası bu yaşananlar doğrultusunda Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, 4 Şubat günü Olağan Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nda taraftarlara seslenmişti. Son günlerin gündeminin ardından ufak bir hatırlatma yapma gereği duydum...

***

Fenerbahçe büyüktür çünkü ülkemizde yaşanan olaylara duyarsız kalmayıp Türkiye Cumhuriyeti'ne her fırsatta sahip çıkan, hatta bu uğurda, elde edeceği kupaları bile önemsemeyip çizgisinden asla sapmayan ülkemizin en büyük sivil toplum kuruluşlarından biridir.

Fenerbahçe büyüktür çünkü 29 Ekim'de Cumhuriyet Bayramı'nı sıradan bir kutlama mesajıyla geçiştirmek yerine çocukluk yıllarımdaki milli bayramlarda coşkusunu yaşadığım fener alayını Şükrü Saracoğlu Stadyumu'nda düzenleyerek herkese örnek olacak muhteşem bir kutlama yapmıştır.

Fenerbahçe büyüktür ve bu büyüklük öyle bir büyüklüktür ki şampiyonluklarla ölçülemez. Terörist başı Fetullah Gülen ile zamanında el ele, kol kola gezip el pençe divan duranların olduğu günlerde, kurulan kumpaslarla ülkenin değerli insanları bir bir hapislere atılırken dönemin Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım demir parmaklıklar ardından "En büyük Fenerbahçe" diye haykırmıştır. Fenerbahçe büyüktür çünkü o karanlık günlerde FETÖ'ye karşı dimdik ayakta duran tek sivil toplum kuruluşudur.

ELDE EDİLECEK BAŞARILARDAN ÇOK DAHA DEĞERLİ

Sarı-lacivertli kulübün başkanı Ali Koç'un Olağan Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nda, "Bir maç değerlendireceğiz ama bir maç üzerinden değerlendirme yapmayacağız. Bu maç bardağı taşıran son damla olduğu için üzerinde duracağız ama esas sıkıntı son 10-15 yılda yaşatılanlardır. Dünyada kaç takım, ülkesini, devletini hedef almış bir terör örgütü tarafından saldırıya uğramış, kumpas yaşamıştır? Dünyada kaç takımın otobüsüne silahlı saldırı yapılmıştır? Faili hala meçhuldür. Bu Türkiye Cumhuriyeti devletinin ayıbıdır. TFF'ye bir saldırı oluyor, faili ertesi gün hemen yakalanıyor. Doğrusu budur. Türkiye Cumhuriyeti kudretli bir devlettir. Faili meçhul bulunmuyorsa, ülkemize saldıran terör örgütüne karşı tek savaşan Fenerbahçe ise, Fenerbahçe'nin mağdur edildiği, haksızlığa uğradığı, maddi manevi çektiklerine hiçbir hükümet, siyasetçi biz bunu nasıl gidereceğiz demiyorsa onlar da bu işin içindedir..." diye seslenmesi alınacak kupalardan çok daha değerlidir. 

GÖNÜLLERDEKİ ŞAMPİYONLUK...

Kupalar kulübün müzesine kaldırılıp sergilenir. Şampiyonluklar ise sadece istatistiki değerdir ama ülkene sahip çıkarsan gönüllerdeki şampiyonluğun garantidir.

Benim takım tuttuğumu sanırlar. Oysa asla bir takım tutmam, en fazla dönemsel olarak değişebilen bir duygu yoğunluğuyla sempati beslerim. Örneğin Galatasaray UEFA Kupası'nı aldığı yıl ve sonrası birkaç yıl boyunca çevremdekiler tarafından Galatasaraylı olarak bilinirdim. Süleyman Seba'nın başkanlığı döneminde ise  Beşiktaşlı ilan edildim. Fenerbahçe'nin terör örgütü FETÖ'ye karşı gösterdiği duruş sonrası sarı-lacivertli takıma karşı sempati duyduğum da bir gerçek ama yensin veya yenilsin hiç umurumda olmaz. 

KUPALAR ELBETTE ÖNEMSİZ DEĞİL AMA...

Futbol çok güzel bir oyun. Taraflı ve tarafsız herkesi heyecanlandırdığı da kesin. Oynanan oyun sonucunda şampiyonluklar da çok değerli. Elde edilen kupaların taraftarlarca kutlanması da çok doğal. Kıskançlık duygusuyla hareket ederek yitirilen maç sonrası konuşmaları her ne kadar yersiz bulsam da yıllardır artık bu durumu da kanıksadım. Şampiyon belki olunur veya olunmaz ama asıl şampiyonluk elde edilen kupalar değil ülkene sahip çıkmaktır. O yüzden içiniz rahat olsun, hep beraber aynı geminin içindeyiz, kalp kırmaya gerek yok.