19 Mayıs 2024 Pazar
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Haydin canlar bir olalım! -(TAMAMI)

Ferhan Şensoy

Ferhan Şensoy

Eski Yazar

A+ A-

Valinin “çalıdan daha ince 3 ağaç” diye tanımladığı sökülmüş ağaçları gördük televizyon ekranında! Çalından ince olana, kıymık denilir. Gezi Parkı’ndan sökülen dev kıymıklar televizyon ekranına sığmıyordu. Çalı kavramı biraz değişik herhalde valinin.

-Ağaç kesilmiyor, makineyle sökülüyor, başka yere dikilecek! İstersem AVM yaparım. Gerekirse cami yaparım! AKM’nin yerine opera yaparım, içine mescit yaparım! Evde zor tuttuğumuz yüzde 50’yi üstünüze salarım! Çapulcular!

diye halkını azarlayarak, geri kalan yüzde 50’nin de başbakanı olduğunu hiç aklına getirmeyerek, çok gereksiz bir Kuzey Afrika turnesine çıkıyor padişah! Hiç sırası değil turnenin. Çalıdan ince üç ağaç bahane oldu. Bardağı taşırdı son damla.

Çapul; yağma, talan demek. Kasımpaşacası “plaçka!” Çapulcu çapul yoluyla başkasının malını alan, talancı, yağmacı, plaçkacı! Gezi Parkı’nı korumak isteyenler mi çapulcu, AKM’yi AVM’leyerek halkın parkını talan eden mi? Kasımpaşalı roman kardeşlere soralım; kim plaçkacı? Evleri başlarına yıkılan romanlar mı, evleri yıkan rantçılar mı?

Dindi Filizkıran fırtınası, ülkede olaylar dinmiyor, bas bas bağırıyor Kuzey Afrika turnesindeki padişaha başkaldıran Türkiye! Bir politik grup değil, çok farklı politik grupların, apolitiklerin, Fenerli’nin, Cimbomlu’nun, Çarşı Grubu’nun, “Yasak ne ayol!” diyen LGBT’nin sarmaş dolaş, anti-Akp şemsiye altına buluşması. Bir halk hareketi bu!

Taksim’e yürüyor bütün ülke, yeter artık, diye, özgürlük, diye, bağımsız yargı, diye, hak hukuk, diye, demokrasi raftan insin, diye! Biber gazından kaçan kuşlar geri dönüyor AKM’nin çatısına. Uçun kuşlar uçun Taksim’e doğru!

Ortada ne açılım kaldı, ne saçılım! Akiller gayet şaşkın. Mahsur kaldılar otellerde. PKK çekiliyor mu? Oralarda geziniyor mu? İmralı, Gezi Parkı konusunda ne düşünüyor? Bilemiyoruz! Padişah Kuzey Afrika turnesinde! Zamanlaması çok yanlış bir turne! Hangi turneci bağladı acaba işi? Fas Kralı kendisini karşılamıyor, onunla görüşmüyor. Tunus muhalefet lideri Hammami yemek davetini reddedip; “Biz despot ve komplocuların ziyafetine katılmayız.” diyor. Oldukça başarısız bir turne. Bir daha o turneciyle çalışmamak lazım!

Turnenin İstanbul’a dönüş ayağının organizasyonu da pek başarılı olmadı. Milyonlar karşılamadı padişahı! Otobüsle havaalanına getirilen birkaç bir organize padişahperver slogan attılar. Onlara el sallayarak, sanki zafer kazanmış gibi döndü ülkeye, ev hapsinde bulunan kalabalık tarafından karşılanan padişah! Yurdun dört bir yanında, tencere, tava çalıyor sokaklarda, ev hapsinde olmayan öbür esas kalabalık.

Rize’de TGB’lilere saldırıyor gericiler, sığındıkları binayı kuşatıyorlar. Polis, dışarı çıkın diyor TGB’lilere! Buyrun sizi öldürsünler, durumu. Madımak’ımsı bir konum!

Açılım sürecinde tamamen dışlanmış alevi vatandaşlar isyan etmiş durumda. Ne istiyorlar? Cem Evi’ni istiyorlar. Bizim tapınağımız orasıdır, diyorlar. Sittin yıllık geleneklerinden, törelerinden vaz mı geçecekler? Cem Evi’nin kime ne zararı olmuş?

3. Boğaz köprüsünün temelini atıyor, onbinlerce aleviyi katleden Yavuz Sultan Selim’in adını veriyor köprüye. Gönülden yaralıyor alevi kardeşlerimizi.

“Derdim çoktur hangisine yanayım

Ah yine tazelendi yürek yaresi

Ben bu derde nerde derman bulayım

Meğer dost elinden ola çaresi.”

demiş Pir Sultan. İzleyiciler, okuyucularım bana sık sık;

“Alevi misin?

diye sorarlar. Değilim, ama bu sorudan garip bir gurur duyarım.

Saz çalmayı Strasbourg’da bir aleviden öğrendim. İlk bellediğim türkü; Pir Sultan’dan “Derdim çoktur hangisine yanayım?”. Çok alevi dostum oldu, hepsi aydındılar, namusluydular. Onları türk toplumunun yüz akı olarak gördüm, saygı duyarım.

Gam yeme alevi kardeşim, bir gün gelir padişahın da divanı kurulur. Bakarsın doğmamış köprünün adı “Hacı Bektaş Veli” olarak değiştirilir. Haydin canlar bir olalım! Şimdi, bir olmanın zamanı.