11 Mayıs 2024 Cumartesi
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Pok pervaneye çarparsa

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Yeni Dünya Kepler452b’den merhaba. Ecdadımızın deyimiyle: “El-Canna bidun nas mabtindas- İnsansızCennete bile gidilmez”. Sevgili canlardan uzak bu gurbet hayata dayanabilmek kolay değil. Bu vesileyle bir hususu açıklığa kavuşturalım. “Bu Dünyadan gazetemize ileteceğim son yazı olacak” cümlesinden birçok okur, Aydınlık gazetesinden ayrıldığım sonucunu çıkarmış. Ülkemizde artık birçok değerin kıymet-i harbiyesi kalmamış. Emeğe saygının halen itinayla korunduğu nadir mekânlardan birisi Aydınlık gazetesidir.  

New Hampshire Üniversitesi, yüksek lisans programında latif ve sahasında arifbir Amerikalı hocam vardı. Adı Prof. Dr. David Long. Timur misali sol ayağından aksaktı. Kendi aramızda “Aksak David” derdik. David, ‘ABD ve Dış İlişkiler tarihi’ dersinden sorumluydu. 1948’de okutman olarak çalışmaya başladığı,benim de mezun olduğum,üniversitede 45 sene akademik görev ifa etti.1917 doğumlu olan David, 84 yaşında,14 Ocak 2001’de vefat etti. Almanya’dan ABD’ye henüz yeni gelmiştim. İngilizcem zayıftı. Türk olduğumu ve Almanya’dan geldiğimi öğrenince az derecede İngilizcem, kırık Türkçesi ve daha iyi Almancası ile sohbet etmeye çalıştık.Muhafazakâr olarak telakki edilen New Hampshire Eyalet Üniversitesinde, ABD ve dış ilişkiler tarihi dersinden sorumlu Yahudi ve Amerikalı hocaya karşı temkinliydim. Mehmet olan ismime ve yabancı olmam hasebiyle bana karşı önyargılı olduğunu farz ederek önyargılı davrandım.  

Derste anlattıklarını çok kolay anlayabiliyordum. Ancak bilgileri ifade etmekte zorlanıyordum. Musevi David hocamın dersinden ilk yazılı sınavı yapmıştık. Eve geldiğimde eşim, sınavın nasıl geçtiğini sordu. Eşimin sorusuna hitaben: “ Hocanın derste anlattığıbilgileri yazdım. Hakkım 100 üzerinden en az 90-95. Yazımdaki dil bilgisi hatalarını nazar-i dikkate alacak ise, en az 85-90 almalıyım. Bunun dışında bir not verirse, bu adam kesinlikle Türk ve Müslüman olduğum için beni cezalandırmak isteyen bir Amerikalı Siyonist olduğunu ispatlamış olur.” dedim. Eşim yüzüme ilginç bir bakış fırlattı ama sükût yeğledi. Bu sükûtun kıymet-i sebebini az sonra öğrenecektim.  

Meğer hoca ben yoldayken evi aramış eşimle konuşmuş. İngilizceyi Almanca gibi yazdığımı, yazıdaki bilgilerden konuyu anladığımı ancak bunu yazıya aktaramadığımı söylemiş. Zayıf not vermemek için beni sözlü sınava tabi tutacağını, sorulara Almanca cevap verebileceğimi söylemiş. Utancımdan eşimin yüzüne bakamadım. O zamanlar benim gibi çok “devrimci” genç için, bir Amerikalı hele de Yahudi iseniz, ‘Emperyalist politikaların destekçisi ve İsrail muhibbi damgası’ yemeniz için yeterli sebepti. Zaman içinde içimizdeki Türkçe konuşan yerli fotoşop solculardaki ABD ve İsrail sevgisi ve yalakalığını tanıdıkça ABD’deki Amerikalılar ve Musevilere daha çok saygı duymaya başladım. Neyse, Ertesi gün eşimle Aksak David’in ofisindeydik. David hoca soruyor, ben Almanca yanıtlıyordum. Hocanın ilk sorusu çok hassastı. ABD- İsrail ilişkileri tarihi ve gerekçeleri çerçevesindeBaşkan Kennedy’nin, Filistinlilere geri dönüş hakkını tanıyan Johnson Planını anlatmamı istemişti. Bu plan İsrail’i çok rahatsız etmiş ve Kennedy’nin ölümünde önemli bir unsur olarak telakki edilmişti. Sözlü sınav sonunda David hoca ayağa kalktı elimi sıktı, tebrik etti. Sonra ne mi oldu? Aksak David ile çok iyi dost olduk.  

Hatay usulü tepsi kebabımı çok severdi. Yemek bahaneydi önemli olan sohbetti misali saatlerce konuşur tartışırdık. “ABD’ye bağımlı ülkeler pervanenin önüne zorla sıçtırılan kimseler misalidir. Whentheshithitsthe fan-Pokları pervaneye çarpınca, ortaya çıkan çirkef ve korkunç tabloyu hayal bile edemezsin. Delikli fıçı gibidirler. Delikleri kapatmaya, pervanenin ortaya saçtığı pisliği temizlemeğe takat ve ömür yetmez. Tek çözüm en ucuz temizlik maddesi kullanmaktır; Bağımlılıktan kurtulmak.”  

ABD, Erdoğan-Davutoğlu rejimine pervanenin önünde dini-dar ve etnik bölücü terör poklattı. Pervaneye çarpan bu terör pokunun etrafa yaydığı korkunç tablo ve tehlikeyi iktidarın elindeki hiçbir temizlik maddesi yok edemez.