Barzani ve PKK, ABD’nin nesi oluyor?


Yine sorularla başlayalım.
Aynelarap (Kobani) çağrısı yapanlar ne diyor?
“IŞİD Kobani’de katliam yapacak. Yardım edin!”
IŞİD’in siciline bakıyoruz: Bozuk. Yapar mı yapar.
***
Dikkatimizi IŞİD kuşatmasındaki kente çeviriyoruz.
İnsanlar, hele siviller ölmemeli. Araştırıyoruz: Katliam nasıl önlenir?
Teselli edici bir “ayrıntı”yı keşfediyoruz! Evet, Aynelarap kuşatılmış. Fakat sadece 3 taraftan.
Kentin kuzeyden Türkiye’yle bağlantısı sürüyor. Yani: Bir “çıkış yolu” var.
Seviniyoruz: Siviller buradan boşaltılabilir.
***
Bir de öğreniyoruz ki: Bölge halkı bu “keşif”i çoktan yapmış!
185 bin Suriyeli zaten sınırı geçmiş: Türkiye’ye sığınmış.
Fakat PKK’nın Suriye kolu PYD şaşırtıyor.
Lideri Salih Müslim diyor ki: “Kobani’de hâlâ 10 bin sivil var.”
(Örgütün başka kaynaklarının verdiği sayı daha düşük.)
***
Kafamız karışıyor. Düşünüyoruz: IŞİD kuşatması 4 haftadır sürüyor.
Sürekli “katliam” tehlikesi konuşuluyor.
Türkiye sınırını ardına kadar açmış.
Aynelarap uzakta değil, sıfır noktasında.
İsteyen herkes Türkiye’ye geçebiliyor. Hem de yürüyerek.

***
Burada durup soralım: Tamam, PKK/PYD militanlarını anladık.
Onlar savaşmak için kaldılar. Kendi tercihleridir. Saygı duyulur.
Fakat: Siviller, kadın ve çocuklar niye hâlâ boşaltılmıyor?
***
İki ihtimal sözkonusu.
Birincisi: Doğru söylemiyorlar. Aslında siviller çoktan boşaltıldı.
Amaçları: Kamuoylarını “katliam” söylemiyle etkilemek.
İkincisi: Gerçekten siviller hâlâ kentte tutuluyor.
Tıpkı: Dengesiz bir baba. Küçük çocuğunun boğazına bıçak dayamış.
Şantajla isteğini kabul ettirmeye çalışıyor gibi.
Soralım: İkisinden hangisi? Üçüncü bir ihtimal yok çünkü.
Sonuç: “Katliam” temalı bir psikolojik harekatla karşı karşıyayız.
***
İşin “sivil” boyutu böyle. Gelelim “siyasi” yönüne.
“Kobani”: PKK/PYD’nin 3 kantonundan biri.
Yazdım: Örgüt buraları Esad’dan savaşsız devraldı.
Sonra övündü: “Ortadoğu’ya model olacak devrim yaptım.”
Adını “Rojava” (Batı) koydu. Kandil’den tecrübeli militanlarla bölgeyi takviye etti.
Şam yönetimini bölgeye sokmamaya başladı.
***
Koşullar değişti. IŞİD harekete geçti.
PKK, “gerilla”larıyla övünüyordu. Fakat IŞİD karşısında tutunamıyor.
Bir ay içinde 100 kadar köyü teslim etti.
Son durum: IŞİD artık “Kobani”de. ABD’nin hava bombardımanına rağmen.
***
Bu sorulara birileri cevap versin?
Tamam: IŞİD şeytan! Katliamcı!
Fakat: IŞİD’in şerrine karşı PKK kiminle birlikte?
Geriye fazla gitmeyelim. Son 10 yıla bakalım.
Afganistan, Irak, Libya ve Suriye’de yüzbinlerin kanına girdi...
Soru: Bu ABD ne zaman “melek” oldu?
***
ABD: IŞİD Araplara, Türkmenlere saldırırken seyrediyor.
Sıra Erbil ve Kobani’ye gelince... Niye hemen harekete geçiyor?
Barzani ve PKK, ABD’nin nesi oluyor?
***
Ortaya iki soru:
Bir: PKK, Türkiye’den yardım isterken bile silah çekiyor. Yakıp yıkıyor, öldürüyor.
Yardıma ihtiyacı yokken neler yapmaz?
İki: ABD’yle aynı projeyi desteklemek ne zamandan beri devrimcilik oldu?