Bir geçiş maddesi olarak esrar

Esrarın ‘kimyasal’ bir madde olmadığı, ‘sigaranın daha zararlı olduğu’, herkesin kullandığına ilişkin yanlış bilgi, esrar kullanımını masum göstermek amacıyla gençler arasında bilinçli bir şekilde yayılmaktadır. Oysa esrar içinde 500’e yakın kimyasal madde barındırır. Bilinç durumunda değişiklik yaptığı için, kullanımı sırasında kaza, yaralanma ve başka birçok olumsuz sonuç yaratması yanında hafıza, muhakeme gibi bilişsel işlevlerde kayıplar oluşturması ile sigaraya göre çok daha ciddi zararlar ortaya çıkarır. Bu sigaranın zararlı olmadığı anlamına gelmez, ancak yapılan karşılaştırma yanlıştır. Üçüncü yanlış bilgi herkesin kullandığı bilgisidir. Toplumun büyük bir çoğunluğu esrar kullanmamış, hatta görmemiştir dahi. Herkesin kullandığını söylemek, esrar kullanımının olağanlaşması ve madde karşıtı duruşu zayıflatmak amacı gütmektedir.
Esrar kullanımının önemli bir sonucu daha bulunmaktadır. O da esrarın daha ağır uyuşturucu/uyarıcı maddelerin kullanımına geçiş maddesi olmasıdır. Tabii ki her esrar kullanan daha ağrı uyuşturucu/uyarıcı maddeleri kullanmaya geçmemektedir. Ancak esrar kullanmak kişinin daha ağır maddeleri kullanması olasılığını artırmaktadır.
Çoğunlukla ilk kullanılan madde esrardır. Esrarın kullanıldığı ortamlara başka maddelerin girmesi daha kolaydır. Bu ortamlar doğal olarak madde kullanımının yüceltildiği ortamlardır. Maddelerin etkileri, madde kullanımı etrafında şekillenen yaşam tarzı romantize edilirken, madde kullanmayanlar küçümsenme eğiliminde olur. Diğer maddelerin etkilerini merak etme, bu ortamın bir sonucu olarak karşımıza çıkar.
Aynı zamanda esrarın etkisindeyken muhakeme bozulduğu için, ayıkken “hayır” denecek birçok şey daha masum görünür. Eroin, kokain, çeşitli uyarıcı haplar ve başka maddeleri deneme olasılığı artar. Zaten esrar kullanılarak kritik eşik geçilmiş, top kaleye girmiş ve gol olmuştur. Diğer maddelerin etkileri de merak edilmeye başlanır. Esrar kullanımı ile muhakeme yetisinin zayıflaması, kişiyi başka maddeleri kullanmaya açık hale getirebilir.
Bir süre sonra esrarın etkisinin yetmemesi nedeni ile daha farklı uyuşturucu/uyarıcı maddeleri deneme arzusu ortaya çıkabilir.

HER ŞEY ‘BİR KERE’ İLE BAŞLAR
Hiç kimse ‘bağımlı’ olmak için madde kullanmaya başlamaz. Her ‘bağımlı’, bağımlı olmayacağını, bağımlılar gibi ‘zayıf’, ‘güçsüz’, ‘sorunlu’ olmadığını düşünerek madde, çoğunlukla da esrar kullanarak, madde kullanımına başlar. Oysa bağımlılığın her zaman “bir kereden bir şey olmaz” ile başladığını unutmamak gerekir. Her şey o ‘bir kere’ ile ve çoğunlukla da esrar ile başlamaktadır.
Otuz küsur yıllık meslek hayatımda kullanılan ilk maddenin eroin olduğu tek bir vakaya rastladım. Ağır uyuşturucu/uyarıcı madde bağımlısı birçok hastam oldu. Çok büyük bir kısmının kullandığı ilk madde esrardı ve asla daha ağır uyuşturucu/uyarıcı maddeleri kullanmayı düşünmemişlerdir. Ancak ya esrar dışında başka maddelerin etkilerini merak ettikleri için, ya esrar etkisinde iken karşılarına çıkan başka maddeleri denemekten kaçınmadıkları için, ya da esrar içtiklerini zannederek, başka maddelerin verilmesi ile diğer uyuşturucu/uyarıcı maddeleri kullanmaya başlamışlardı.

ESRARDAN EROİNE GİDEN YOL
Yıllar önce gördüğüm genç bir eroin bağımlısı, eroin kullanımına geçişini şöyle anlatmıştı. Önce arkadaş çevresi değişmişti. Bu arkadaşlar arasında esrar kullananlar vardı. Esrarın etkilerini öve öve bitiremiyorlardı. Üstelik esrar kullandıkları için görünürde bir zarar da yaşamıyorlardı. Giderek o da esrarın etkilerini merak etmeye başlamıştı. Bir gün onlarla birlikte esrar içmişti. İlk kullanımdan sonra uzun bir süre bir daha esrar kullanmadı. Ancak aynı arkadaş grubu ile daha sık görüşmeye başladı. O da artık ara sıra esrar içiyordu. Esrar kullanımı giderek daha sıklaşmış, miktar da artmıştı. Canının çok sıkkın olduğu bir gün, birlikte esrar kullandığı bir arkadaşının evine gitmişti. Amacı o arkadaşla birlikte esrar içmek ve ‘kafasını’ dağıtmaktı. Arkadaşı sarmış olduğu sigarayı ona verdi. Onu içtikten sonra bütün gün midesi bulandı. Bunun nedenini anlayamadı. Ancak içtiği bu ‘esrar’ın etkisini çok sevmişti. İçtiği diğer esrarlardan çok daha ‘etki’liydi. Birkaç gün sonra aynı ‘esrar’dan olmasını ümit ederek arkadaşına gitti. Arkadaşının elinde aynı ‘esrar’dan tabii ki vardı. Yine sardıkları sigarayı içtiler. Bundan sonra arkadaşına daha sık gitmeye başlamıştı. Bir gün arkadaşı artık ona o maddeden vermeyeceğini söyledi. Eğer istiyorsa parasını verip almalıydı. O gün o maddeyi kullanmadı. Akşam grip olmuştu. Her tarafı ağrıyor, bir üşüyüp bir titriyordu. Bu şekilde iki gün yattı. İkinci günün sonunda arkadaşı onun evine gitti. Yanında ‘malzemeyi’ getirdiğini söyledi. Yine içtiler. Arkadaşının sardığı sigarayı içtiği anda ağrıları kesildi. Arkadaşına şaşkınlıkla ne olduğunu sordu. Arkadaşı ona eroin verdiğini söyledi. O günden sonra düzenli eroin kullanımı devam etti. Eğer kullanmazsa her seferinde şiddetli kas ağrıları oluyor, sanki ağır bir grip geçiriyordu. O zaman eroin bağımlılığının ne olduğunu anlamıştı. Artık yataktan çıkabilmek, günlük işlerini yapabilmek ve ‘normal’ hissedebilmek için eroin kullanmak zorunda olduğunu düşündü. Ta ki tedaviye başvurana kadar.