FIFA Dünya Kupası yolunda

A Milli Erkek Futbol Takımımız Bulgaristan’ı 6-1 yendi. İspanya yenilgisi sonrası takımı ve hocasını tereddütsüz eleştiren birçok yorumcunun; bu galibiyetten sonra “kazandık ama” diye başlayan yorumlarına denk geldim. Bizde yorumculuk “kuyu kazmaya” benziyor ya da “birilerinin adamı olmaya”. Futbolda Avrupa Şampiyonası’nda çeyrek final oynadık. Hâlâ eleştiri bitmedi. Avrupa Şampiyonası’nda bizim gibi çeyrek finalde elenen ülkeler Almanya, Portekiz ve İsviçre idi. İlk dörde giren ülkeler ise, İspanya, İngiltere, Fransa ve Hollanda. Futbolda bu 7 ülkeyle Avrupa’nın zirvesinde olmanın nesini eleştirebilirsiniz? Olmaz; hocayı gönderteceksiniz, bazı futbolcuların önünü keseceksiniz ki; yeni hoca getirecek menajerlerin önü açılsın, menajerlerin başka futbolcularının önü açılsın.

EN BAŞARILI İSTATİSTİKLER KUNTZ’UNDU

Montella’dan önceki hocamız Stefan Kuntz ile 20 karşılaşmada 12 galibiyet 3 beraberlik 5 yenilgi aldık. Bu sonuçlarla; Kuntz bugüne kadarki en başarılı antrenörümüz oldu. Medyamız işbirliği ile onu gönderdi. Benim görüşüm; Kuntz’un gönderilmesinin amacı Milli Takım’a yine aynı yerli hocayı getirmekti. Hesapta olmayan bir soruşturma ile bu yerli hoca yurt dışında kalmayı tercih etti ve Montella’ya gün doğdu. Başarılı olan Milli Takım’ın tek gereksinimi; birilerinin buraları karıştırmamasıdır. Kulüplerimize yabancı oyuncular doldurulmuşken; yurt dışında oynayan milli futbolcularımız oynadıkları takımlarda başarılı oluyor. Bu başarılı oyuncuları da Montella başarı ile Milli Takım’da birleştiriyor. Milli maçta gol atan bir futbolcu; birkaç gün sonra başka bir milli karşılaşmaya çıkmadan, kulübü tarafından “kadro dışı” bırakılınca, acaba soruyorum; tüm Milli Takım oyuncuları da mı yurt dışında oynasa diye. Şu “kadro dışı” açıklamasını; Gürcistan karşılaşmasından sonra yapamaz mıydınız?

STATÜYÜ BİLMEYEN FUTBOL YORUMCULARI

Futbol yorumcularımızın Dünya Kupası eleme statüsünden de haberleri yok. Ehliyeti olmayan birinin nasıl araba kullanılacağını göstermesi gibi bir şey. On dakika, bilge şekilde takımı eleştirdikten sonra; “Gerçi playoff statüsünü bilmiyorum.” diyorsanız; susacaksınız!

STATÜYÜ ÖĞRETELİM

4 takımlı grupta grup birincileri Dünya Kupası’na katılacak. İspanya; Bulgaristan ve Gürcistan karşılaşmalarında puan kaybetmezse bizim için grup birinciliği şansımız kalmadı. Neyse ki; organizasyon bir FIFA organizasyonu, UEFA organizasyonu değil. Dolayısıyla puan eşitliğinde; takımların birbiriyle yaptığı karşılaşmalara değil, genel averaja bakılıyor. Bu yüzden Gürcistan ve Bulgaristan karşılaşmalarını farklı kazanmak çok değerli. “Bu kadar farka gerek yok.” diyenler statü özürlü. İkinciler 4 takımlı 4 koldan, playoff karşılaşmaları oynayacaklar. Bizim ikinci olma olasılığımız fazla.

PLAYOFF STATÜSÜ

Playoff kurasında; birinci torbada, grup ikincilerinden FIFA sıralamasındaki en iyi dört takım yer alacak. Bu 4 takım; sahasında gruplarında ilk 2’ye girememiş ama geçtiğimiz yılki Milletler Ligi’nde grubunda birinci olmuş dördüncü torbadaki Milletler Ligi sıralamasındaki ilk dört takımı ağırlayacak. Grup ikincilerinden FIFA sıralamasında 5-8 arası olanlar üçüncü torbaya girecek. Bu takımlar, sahasında; üçüncü torbada yer alan diğer ikincileri ağırlayacak. FIFA Dünya sıralamasında 2025 Kasım sonu sıralama esas alınacak.

Eylül sonu FIFA Dünya Sıralaması dikkate alındığında; üzerimizde bulunan takımlardan İspanya, Fransa, İngiltere, Portekiz, İsviçre gruplarını birinci olarak bitirecek gibiler. Hollanda, Belçika, Hırvatistan, Almanya, Danimarka ve Avusturya ise grup birinciliği mücadelesi veriyor. Playoff kurasında 1. torbada yer alabilmek için bu ülkeleri grup karşılaşmalarında desteklemek gerekir. İtalya ise; Norveç’in arkasında grup ikincisi olup “playoff”a ilk torbadan girmeye aday. Dolayısıyla 1. torbada olma olasılığımız fazla. 2. ve 3. torbadaki takımlar birbirleriyle eşleşecek. 2. torbadan gelen takımım saha avantajı olacak.

Birinci torbadan “playoff”a kalırsak eşleşeceğimiz 4. torbaya girecek ülkeler sırasıyla şu takımlar olacak: Grubunda Makedonya ve Belçika’dan birini geçemezse Galler, grubunda Faroe Adaları’na geçilirse Çek Cumhuriyeti, grubunda Avusturya ve Bosna Hersek’ten birini geçemezse Romanya, grubunda hem Kosova hem Slovenya’yı geçemezse İsveç, grubunda Galler ve Belçika’dan birini geçemezse Makedonya, grubunda Almanya ve Slovakya’dan birini geçemezse Kuzey İrlanda. Bu takımlar gruplarında ilk 2’ye girmeyi başarırlarsa sıra Moldova ve San Marino’ya kadar gelebilir. İlk torbaya girersek dördüncü torba dişimize göre duruyor. Ama sahamızda bu tek maçlık turu geçsek bile; Dünya kupasına gitmek için ev sahibinin kura ile belirleneceği 2. tur karşılaşmasını da geçmemiz gerekecek.

FIFA ELEME STATÜSÜNÜ DEĞİŞTİRMELİ

Dünya Kupası elemesinin kıtalarda yapılmasını yıllardır eleştiriyorum. Dünya Kupası’na katılacak takım sayıları kıtalara adil dağıtılmıyor. FIFA, nasıl bir dağıtım yaparsa yapsın; kıta konfederasyonlarından bu bölüşüme itiraz gelecektir. Dünya Kupası elemesinde en adil eleme sistemi “ilk etabı 4’er takımlı gruplarda yapılacak kıta elemelerini geçen ülkelerin 4’er takımlı takımlardan oluşan kıtalararası ikinci turu olan eleme sistemidir. İlk turda da; Okyanusya ve Asya takımları beraber; Kuzey Amerika ve Güney Amerika takımları da beraber mücadele etmelidir.