MEDYANIN HALLERİ... Türkiye’nin geleceğinde Beşir Atalay’lar yok!

Kırıkkale Üniversitesi’nin Beşir Atalay’ın ismini kampus adından kaldırması bir süredir çok konuşluluyor.
Pek çok köşe yazarı bu konuyu işledi. Karar’dan Osman Sert 7 Ağustos tarihli “Mesele Beşir Atalay mı?” yazısında kararın ‘cezalandırma’, ‘had bildirme’, ‘yok sayma’ olduğunu ve bunun ilk kez yaşanmadığını belirtiyor.
Nefes’ten Nevşin Mengü de, 3 Ağustos tarihli “Beşir Atalay bize Türkiye ile ilgili ne anlatıyor?” yazısında AK Parti’yi kuran liberal çizgi ile teması olan pek çok ismin partiden tasfiye edildiğini belirtiyor.
Yine 7 Ağustos’ta Yeni Şafak’ın internet sitesinde Şefika Nur Çiftçi imzalı haberde “Vefalı akademisyenler Beşir Atalay'ı unutmadı: Kırıkkale Üniversitesi rektörlüğüne çağrı var” başlıklı haberi okumak mümkün.
Bu konuda AK Parti içinden de bazı itirazlar gelmişti.

FETÖ’YE KADRO PKK’YA AÇILIM

Peki Beşir Atalay kimdi?
-AK Parti kurucularından.
-22., 23., 24., 26. dönem milletvekili.
-58. ve 59. Hükûmette Devlet Bakanı
-60. Hükûmette İçişleri Bakanı ve 61. Hükûmette Başbakan Yardımcısı.
-2019’da da partiden istifa etti.
Atalay’ın İçişleri Bakanı olduğu dönem önemli. Tarih aralığı: 29 Ağustos 2007 - 8 Mart 2011.
Peki bu tarihler bize ne gösteriyor.
Başir Atalay döneminde FETÖ’nün Ergenekon-Balyoz gibi kumpasları yürütüldü.
FETÖ’cüler devlet kadrolarında önemli yerlere geldi.
Habur skandallarının yaşandığı açılım dönemi yaşandı. PKK büyüdü ve serpildi.
Atalay açılım döneminde bu sürecin AK Parti’nin kuruluşuyla başladığını söylüyordu. Yine uluslararası güçlerden destek görmek için süreci onlarla paylaştıklarını aktarıyordu. (20 Mayıs 2013, Aydınlık)

‘BİZE 24 NİSAN TAZİYESİ YAPTIRDINIZ
SONRA YÜZ ÜSTÜ BIRAKTINIZ’

Bir ilginç haber daha paylaşalım. Bu süreçlerin benzeri Ermenistan ile yaşanmıştı. 23 Nisan 2014’te Başbakan Erdoğan, 24 Nisan’da hayatını kaybedenler için taziye mesajı yayımlamıştı. Atalay o dönem Bşbakan Yardımcısı idi. Washington ziyaretinde Beyaz Saray yetkililerine “24 Nisan taziyesi” siteminde bulunduğu ortaya çıkmıştı. Dönemin Başkanı Obama’ya bağlı olarak çalışan Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Yardımcısı Tony Blinken ile görüşen Atalay’ın, 24 Nisan taziye mesajıyla ilgili olarak ABD’nin tutumunu eleştirerek “Sizinle yaptığımız görüşmelerin de etkisiyle risk aldık, ancak açıklamanın ardından istediğimiz desteği göremedik” ifadelerini kullandığını belirtiliyordu. (30 Nisan 2014, Aydınlık)
Bu haber şu açıdan önemli. O dönemlerde atılan adımlarda ABD-NATO parmağı vardı. Beşir Atalay’ların açtığı o yol, nihayetinde Türkiye’ye 15 Temmuz darbe girişimi olarak döndü. Darbe bastırıldı, Türkiye Atlantik zincirlerini kırdı. FETÖ devlet ve ordu içinden büyük ölçüde tasfiye edildi. Türkiye daha bağımsız bir politika izlemeye başladı.
AK Parti, Türkiye’nin zorunluluklarını dikkate almak zorunda kaldı.
Türkiye bu geçmişte zarar veren süreçlerin bedelini ödüyor.
Önünde ise zorluklar var ama yeniden Atlantik sisteminde boğulamaz.
Yani Beşir Atalay’ların devri bitti.
Türkiye’nin geleceğinde bağımsızlıkçı, kamucu zorunluluklar var. Üreticilerin Millî Hükûmeti seçeneği daha yakıcı hale geliyor. Gelecek buradan inşa ediliyor ve edilecek.
Beşir Atalay’lar üniversitelerde Türk gençliğine örnek gösterilecek kimseler değildir.
Beşir Atalay’ların izlediği siyasetler Türkiye’de silindi, tarihin çöplüğüne gitti, geleceğinde de yok.
Bu bitmiş bir defterdir, tartışmak da lüzumsuzdur.