Rubin, Özgür Özel ve silinen İmamoğlu
CHP Kurultayı tamamlandı. Parti organları için seçimler tamamlanırken CHP yeni programını da kabul etti.
Üç günü şöyle özetleyebiliriz: CHP tarihinin en Batıcı kurultayı. Çünkü CHP yeni programını Avrupa ile bütünleşme olarak belirledi.
CHP 39. Olağan Kurultayı’nı “muhalefetteki son kurultay” olarak sunsa da üç günde iktidar olmak için bir heyecan, disiplin izlenimi vermedi. Hava sönüktü, delege yarışı bile kısıtlıydı.
SIRADAN BİR KELİME OYUNU DEĞİL
Özgür Özel’in Kurultay konuşmasında Türkiye’nin sorunlarına yanıt veren, çözüm içeren bir şey göremedik. Aksine Atlantikçi siyasetlere tam bağlılık vardı. Ama konuşmasında ilginç bir görüntü dikkat çekti. Tribünlerde Manisa örgütü “Türkiye için Özgür gelecek” pankartı açtı. Sonra o pankartı kendi bir daha açtırdı. Şöyle dedi: “Şu göreyim bakayım o ‘Özgür Gelecek’i bir şey anlatacağım. Bu, iki sene önce kurultayın bu gününde, burada Manisa’dan gelen delegasyonun açtığı ‘Özgür Gelecek’ pankartıdır. Bu pankarta herkes iyi baksın. (…) Güzel günler gelecek, bu kötü günler bitecek. Güzel günler gelecek, güneşli günler. Hep birlikte o güzel günlere geleceğiz. ‘Özgür Gelecek’ dedik, geldik işte. Buradayım.”
Özel’in konuşmasında İmamoğlu ve İBB iddianamesi vurgusu olsa da asıl baskın olan kendisine işaret etmesiydi.
“Özgür Gelecek” pankartı Kurultay salonundan sıradan bir kelime oyunu gibi görünebilir. Oysa arka planını kazıdığınızda, başka bir gerçekle karşılaşıyorsunuz. Batı ile bütünleşmeyi ilan eden CHP’den Atlantik’in planlarında kimin görev alacağını ilan eden bir pankart bu.

İLK İŞARET RUBIN’DEN
ABD Derin Devleti, 2020 yılında RAND Corporation raporuyla Türkiye’nin başına Ekrem İmamoğlu’nu getirmek istediğine işaret etmişti. Küreselcilerin ilk işi, Kemal Kılıçdaroğlu’nu harcama kararı almak oldu. RAND Corporation, Brookings Enstitüsü gibi ABD’nin yol haritasını çizen kuruluşlar, gözde olarak İmamoğlu’nu belirledi.
Fakat hesapta olmayan bir gerçek vardı. ABD’nin İmamoğlu planı Millî Devlete takıldı. İmamoğlu’na yapılan operasyonlar, RAND planlarını bozdu. Bu durum, ABD Derin Devleti’nin planlarını güncellemesine sebep oldu. Bu kez at değiştirildi ve Özgür Özel öne çıkarılmaya başlandı. “Vekaleten genel başkan” denilen Özel, lider olarak sunulmaya başlandı.
Özel, açıkça “aradığınız adam benim” mesajı verdi. CHP Genel Başkanı’nın bu sözleri, ABD’de de karşılıksız kalmadı. Pentagon’un elemanı Michael Rubin, Türkçe paylaştığı tivitinde Özgür Özel’i işaret etmekten geri durmadı. Rubin şöyle yazdı:
“Erdogan’in kabinesi karar vermeli- istifa edip Ozgurlesmis Türkiye ye hizmet edecek veya Erdogan la ya hapise ya da surgune gidecek. #Turkiye @RTErdogan”
“Özgür Gelecek” pankartı ve Rubin’in “Özgürleşmiş Türkiye” ifadeleri tesadüf değil, bir gerçeği işaret ediyor. Aydınlık, 27 Mart’ta “ABD at değiştirdi” manşeti ile, çok önceden bu gerçeği Türkiye kamuoyunun önüne koymuştu.
Bu gerçeği İmamoğlu da görüyordu. Bir gün sonra New York Times’a yazan İmamoğlu, ABD Derin Devleti’ne “Bana sahip çıkın!” mesajı veriyordu. İmamoğlu, acımasız olma çağrısı yapıyordu: “Kontrolsüz diktatörler çağı, demokrasiye inananların da en az onlar kadar sesli, güçlü ve acımasız olmalarını gerektiriyor.”

ARINMA İMAMOĞLU İLE BAŞLIYOR
Kurultay sonuçlarına ilk bakıldığında İmamoğlu konumunu pekiştirmiş denilebilir. Basında da bu yönde haberlere rastlamak mümkün. Fakat gerçek bunun tam aksi.
İmamoğlu’ndan vazgeçildiği gerçeğini gören bir gazete de Sabah oldu. “CHP Kurultayı’nda cambaza bak oyunu” başlıklı haberde şöyle denildi: “39. Olağan CHP Kurultayı dün tamamlandı. Ekrem İmamoğlu’na yakın isimler liste dışına itildi. Parti Meclisi’ndeki (PM) üye sayısını 60’dan 80’e yükselten CHP Genel Başkanı Özel, İmamoğlu’na karşı elini güçlendirdi. İmamoğlu’nun baskılarından kurtulabilmek için, ayrıca 12 ismin liste dışı bırakıldığı iddia edildi.”

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bahsettiği CHP’de ilk arınma İmamoğlu ile başlıyor.
Mart ayında Aydınlık’ın, Kurultay sonrası da Sabah’ın yakaladığı “Silinen İmamoğlu, El Yükselten Özel” manzarası, giderek gündemimize daha çok girecek ve daha çok konuşulacak.