Pestisit anne karnında beyne zarar veriyor
Columbia Üniversitesi Mailman Halk Sağlığı Okulu, Los Angeles Çocuk Hastanesi ve Keck Tıp Fakültesi araştırmacıları tarafından yapılan bir çalışma, yaygın olarak kullanılan bir böcek ilacı olan klorpirifosaya (KPF) doğum öncesi maruz kalma ile beyindeki yapısal anormallikler ve New York'lu çocuk ve ergenlerde daha zayıf motor fonksiyon arasında bir bağlantı olduğuna dair kanıtlar buldu.
6 ila 14 yaş arası yüzlerce katılımcının görüntüleme verilerini analiz eden prospektif uzunlamasına doğum kohort (grup deney) çalışmasının bulguları, doğum öncesi böcek ilacına maruz kalan gençlerde beyinde kalıcı ve yaygın moleküler, hücresel ve metabolik etkilerin yanı sıra daha zayıf ince motor kontrolünü gösteren ilk verilerdir.
Araştırmacılar Dr. Bradley S. Peterson, Dr. Sahar Delavari ve meslektaşları çalışmanın bulgularını, JAMA Neurology'de "Doğum Öncesi Klorpirifos Pestisidine Maruz Kalan Çocuklarda Beyin Anormallikleri" başlığıyla yayımladılar. Araştırmacılar "Doğum öncesi KPF maruziyetinin, nöronal dokunun kortikal gri ve beyaz cevhere farklılaşmasında değişiklik yaptığını, iç kapsülün miyelinleşmesinde artış sağladığını, motor performansında düşüş ve beyin genelinde nöronal metabolizmada ciddi bozulma ile ilişkili olduğunu" belirttiler.
HEM GIDADA HEM HAVADA
KPF, dünya çapında en yaygın kullanılan böcek öldürücülerden biridir ve ABD'de tarımsal amaçlarla yaygın olarak kullanılmaktadır. Araştırmacılar, "KPF’nin, organik olmayan meyve, sebze ve tahıllarda ve tarım alanlarına yakın dış mekan hava ve toz örneklerinde neredeyse her yerde bulunduğuna" dikkat çekti. Klinik öncesi ve klinik çalışmalar, doğum öncesi KPF maruziyetinin nörotoksik olduğunu öne sürmüş olsa da insan beyni üzerindeki etkilerinin bilinmediğini belirtmişlerdir.
PLASENTAYI GEÇEREK BEYNE GİRİYOR
Araştırmacılar, KPF'nin yutma, solunum veya cilt teması yoluyla kan dolaşımına girebileceğini ve hamile kadınlarda plasentayı geçerek fetal kan dolaşımına ulaştığını ve buradan da fetal kan-beyin bariyerini geçerek beyne girebileceğini açıklamışlardır. Kemirgenler üzerinde yapılan çalışmalar, doğum öncesi dönemde subtoksik dozlarda KPF maruziyetinin moleküler ve hücresel etkilerinin, yetişkinlikte öğrenme ve hafıza sorunlarının yanı sıra motor hiperaktivite, anksiyete ve depresif benzeri davranışlara yol açtığını göstermiştir.
GELİŞİM SORUNLARIYLA BAĞLANTILI
Araştırmacılar, "İnsanlarda, KPF ve diğer organofosfat pestisitlere doğum öncesi maruz kalmanın, fetal büyüme kısıtlaması ve daha küçük baş boyutu, daha düşük doğum ağırlığı, anormal yenidoğan refleksleri ve otizm spektrum bozukluğu, dikkatsizlik ve genel olarak daha düşük zeka gibi yürümeye başlayan çocuklarda nörogelişimsel semptomlarla ilişkilendirildiğini" belirtti.
Yeni bildirilen çalışmalarında, okul çağındaki çocuklarda doğum öncesi KPF maruziyetinin beyin yapısı, işlevi ve metabolizmasıyla ilişkili olup olmadığı araştırıldı. Araştırmacılar "Doğum öncesi KPF maruziyetinin üst düzey bilişsel süreçleri (zeka, dikkat, yönetici işlevler ve sosyalleşme) etkilediğine dair önceki bulgulara dayanarak, hipotezlerinin doğum öncesi KPF maruziyetinin bu kapasiteleri destekleyen bölgelerdeki beyin ölçümleriyle -frontal ve temporal korteksler, bazal gangliyonlar ve bunları birbirine bağlayan beyaz cevher yolları- önemli ölçüde ilişkili olacağını" belirttiler.
GÖBEK KORDONUNDAKİ KANDA ÇIKTI
Çalışmaya, Columbia Çocuk Çevre Sağlığı Merkezi doğum kohort çalışmasına katılan ve Latin ve Afro-Amerikan annelerden doğan 270 çocuk ve ergen dahil edildi. Katılımcıların göbek kordonu kanlarında ölçülebilir miktarda KPF vardı ve altı ila 14 yaşları arasında beyin görüntüleme ve davranış testleri ile değerlendirildi. Toplu veriler, giderek artan insektisit maruziyet seviyelerinin beyin yapısı, işlevi ve metabolizmasında giderek artan değişikliklerle ve ayrıca motor hızı ve motor programlama ölçümlerinde daha zayıf sonuçlarla önemli ölçüde ilişkili olduğunu gösterdi.
ZAYIF MOTOR PERFORMANSI
Araştırmacılar, daha yüksek KPF ile farklı nörogörüntüleme yöntemlerinde daha büyük anomaliler arasında gözlemlenen bağlantının, doğum öncesi maruziyetin beyin yapısı, işlevi ve metabolizmasında maruziyet seviyesiyle doğru orantılı olarak kalıcı bozukluklara yol açtığını öne sürmüşlerdir. Doğum öncesi KPF maruziyeti, nöronal dokunun kortikal gri ve beyaz cevhere farklılaşmasında değişiklik, iç kapsülün miyelinlenmesinde artış, beyin genelinde bozulmuş metabolizma ve muhtemelen KPF kaynaklı oksidatif stres ve inflamasyonun bir sonucu olarak geç çocukluk ve erken ergenlik dönemine kadar devam eden zayıf motor performansı ile ilişkiliydi…
Bu kohort çalışmasında KPF maruziyetinin birincil kaynağı konut kullanımıydı ve EPA 2001 yılında KPF'nin konutlarda iç mekan kullanımını yasaklamış olsa da, organik olmayan meyve, sebze ve tahılların tarımsal amaçlı kullanımı devam etmekte ve bu durum, tarım alanlarına yakın dış hava ve toz yoluyla taşınan toksik maruziyetlere katkıda bulunmaktadır.
DİĞER İLAÇLAR DA AYNI OLABİLİR
Çalışmanın yürütücüsu ve Columbia Mailman Okulu Jane ve Alan Batkin nüfus ve aile sağlığı profesörü olan Virginia Rauh, "Bu örneklemde yaşananlara benzer seviyelerdeki mevcut yaygın maruziyetlerin, tarım işçilerini, hamile kadınları ve doğmamış çocukları tehlikeye atmaya devam edeceğine" dikkat çekti. Rauh "Özellikle tarım topluluklarındaki hamile kadınlar olmak üzere, potansiyel olarak savunmasız popülasyonlardaki maruziyet seviyelerini izlemeye devam etmenin hayati önem taşıdığını, çünkü bebeklerin risk altında olmaya devam edeceğini" vurguladı.
USC Keck Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Bölüm Başkanı ve Araştırma Başkan Yardımcısı ve Peterson "Bu pestisitin doğum öncesi maruziyetinde gözlemledikleri beyin dokusu ve metabolizma bozuklukları, beyinde dikkat çekici derecede yaygın olduğunu” vurguladı. Peterson “Diğer organofosfatlı pestisitlerin de muhtemelen benzer etkilere neden olduğunu ve bu da beyin gelişiminin hızlı olduğu ve özellikle bu toksik kimyasallara karşı savunmasız olduğu gebelik, bebeklik ve erken çocukluk döneminde maruziyetleri en aza indirmek için dikkatli olmayı gerektirdiğini" belirtti.
Çalışmanın sınırlamalarına dikkat çeken araştırma ekibi, calışmalarında "Diğer pestisitlerin de oksidatif stres ve inflamasyona neden olduğundan, bu kimyasallara doğum öncesi ve yaşamın erken dönemlerinde maruz kalmayı en aza indirmenin, çocukluk çağında beyin gelişiminin en iyi şekilde gerçekleşmesi için muhtemelen önemli olduğunu" belirtti.