21 Mayıs 2024 Salı
İstanbul 21°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Edirneli çalışkan kadın fotoğrafçımız İpek Halvurt

Lütfi Özgünaydın

Lütfi Özgünaydın

Eski Yazar

A+ A-

Kadın fotoğrafçılarımıza daha çok yer vermek istiyorum. Ben onlara ulaşmak istiyorum onlar da bana ulaşsınlar. Özellikle kendi memleketlerinde sanat için kültür için fotoğraf için çaba veren kadın fotoğrafçılarımız benim için önemli. Bir de bir başlarına fotoğraf adına yazılar yazan değerlendirmeler yapan fotoğrafçılarımız var. İpek Halvurt bunlardan birisi. Fotoğraf felsefesi üstüne yazılar yazıyor. Susurluk’ta Miktad Besni de onlardan birisi. Bütün birikimini çevresine yayıyor. Miktad’ı anlatacağım. Önümüzdeki sayılarda yine İzmir’den başarılı bir kadın fotoğrafçımız İlke Veral’ı da anlatacağım. Kadın fotoğrafçılarımız için köşemde öncelik var. İpek Halvurt ‘a sordum bakın neler anlattı.

Edirneli çalışkan kadın fotoğrafçımız İpek Halvurt - Resim: 1

İpek Halvurt

İNSANA DEĞER VEREN MEKANLAR

  • İpek Halvurt nerede doğdunuz? Çocukluğunuz nerede geçti? Nelere meraklıydınız? Neler okurdunuz?

3 Mart 1979’da Denizli’de doğdum. Babamın mesleği gereği Anadolu’da çok yer gezdik. İlkokulu üç ayrı yerde ve taşra okullarında bitirdim. Büyük kentler yanında küçük ama doğal güzellikleri olan Antalya’nın Elmalı ilçesi, Aydın’ın İncirliova ilçesi vb. taşra kasabalarında da yaşadım. Yaşadığım taşra kasabaları eğitim-öğretime, insana değer veren, yardımlaşmayı seven, kültürel mirasına sahip çıkmayan yaşadığım büyük kentlerden farklı olarak (İstanbul, Ankara), zaman-mekan-insan-doğa arasındaki ilişkinin kopmadığı yerlerdi. Tamamıyla kadın ve erkek eşitliğine dayalı, sanatsever bir aile ve eğitim terbiyesi ile yetiştim. 11-17 yaş aralığında mizah, öykü, masal türünde yazılan eserlere meraklı olmakla beraber, 17 yaşından sonra Sait Faik Abasıyanık, Kemal Tahir, Orhan Kemal gibi toplumsal sorunlara eğilen edebiyatçıların eserleri ilgimi çekti. Özellikle Kemal Tahir’in 3 ciltlik “Esir Şehrin İnsanları” isimli eserinin çok etkisinde kaldım. Sinema, tiyatro ve klasik batı müziği, Latin müziği eserlerini takip ederdim. Mahalle arkadaşlığı ve mahallenin ablalığı duygusunu iliklerime kadar yaşadım.

Edirneli çalışkan kadın fotoğrafçımız İpek Halvurt - Resim: 2

  • Öğrencilik yıllarınız, üniversite hayatınız nasıl geçti? Hocalarınız, arkadaşlarınız, okuduğunuz kitaplar, okuduğunuz, favori kitaplar yazarlar var mıydı?

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdim. Mekteb-i Mülkiye kadın kimliğimi oluşturmamda asıl önemli mihenk taşı olmuştur. O yıllarda İngilizce çeviriler yaparak harçlığımı çıkartıyordum. 18. ve 19. yüzyıl dünya edebiyatına, özellikle İngiliz edebiyatına ve bunun Türk edebiyatına etkileri konusuna merak saldım. Tam anlamıyla Oscar Wilde, James Joyce, Charles Dickens, Herman Hesse, Özdemir Asaf, William Shakespeare, Gülten Akın hayranıydım. Hayat ve iş disiplini oluşturmamda en etkili hoca, Prof. Dr. Gürhan Fişek olmuştur. Ezberci eğitime karşı çıkan, insan sevgisini ön plana çıkaran, klasik müzik ve Türk sanat müziği yanında, fotoğraf, resim, öykü ve şiire meraklı, orijinal ve düşünce ve yaratıcılığı teşvik edecek tarzda derslerini verirdi.

KADIN VE ÇOCUK

  • Fotoğrafla nasıl buluştunuz neler çektiniz ilk yıllarda, Kadın ve çocuk sorunlarına duyarlı olduğunuzu söylüyorsunuz? Bu alanda neler yaptınız?

Mülkiyedeyken, İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürhan Fişek’in kurduğu Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Bilim ve Eylem Merkezi Vakfı‘nda çocuk sorunları üzerine çalıştığım sıralarda enstitünün açtığı “Çalışan Çocuklar” temalı renkli ve siyah-beyaz fotoğraf yarışmaları sayesinde 2000’li yılların başında fotoğrafçılığa ilgi duymaya başladım. Bilinçli olarak fotoğraf çekmem ise, “Lüpitel 2” ve “Kodak” marka analog makineleriyle Gürhan Hoca’nın çocuk, fabrika atölye işçiliği konusunda verdiği ödevlere belge fotoğrafı çekmekle başladı. Üniversitede yapılan her Dünya Kadınlar Günü etkinliğinde ve sunumlarında aktif olarak rol aldım. Bunun dışında Trakya Üniversitesinde yüksek lisans yaparken kadın sorunlarına çok duyarlı olan Üniversiteli Genç Kadınlar Derneği’nin kadınlara yönelik etkinliklere üç yıl süreyle aktif olarak katıldım. Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Bilim ve Eylem Merkezi Vakfı‘nın çıkardığı Çalışma Ortamı Dergisinde bilimsel yazılarım yayınlanmaktadır.

Edirneli çalışkan kadın fotoğrafçımız İpek Halvurt - Resim: 3

Bursa Ulucami (2017)
  • Fotoğraf yazılarınız var. Fotoğrafın felsefi yönünü denemelerle dillendiriyorsunuz. Çalışmalarınızı anlatır mısınız?

İster yaşam, ister kurgusal ister deneysel olsun hikayesi olan fotoğraf anlattırır kendini, sunduğu görselin ötesine geçen fotoğraflardır bunlar, toplumsal bellek ve hafızayı içerdikleri için insan duygularını sosyo-kültürel-politik-edebi unsurlarla ya da onları çağrıştırarak bize kendini anlatırlar. Fotoğraf, öyküleme gücünü ise bana göre sadeleştirmeden, basitleştirmeden böylelikle konuyu güçlendirmeden alır. Fotoğrafın görevi de sadece görünenleri ‘görüntülemek’ değildir. İyi fotoğrafların sırrı müthiş öyküler, çağırışımlar ve duygular yaratma gücünden gelir. İyi fotoğrafçıların, ileri teknolojili makinelerle değildir dertleri, dertleri düşüncelerledir, duygularladır. Usta fotoğrafçılar dünyayı fikirlere sığdırmanın değil, dünyanın içinden fikirler çıkarmanın peşindedir. Böylelikle fotoğraf kirliliğinin yaşandığı şu dönemde, bu türlü fotoğraflar için hazırladığım yazılarımla ve fotoğraf analizlerimle fotoğrafın yaratıcılık, özgünlük yönünü, değerini ön plana çıkararak, fotoğrafa dokunulabilir sosyal içerik kazandırıyorum. Ciddi bir fotoğraf eleştirmeni, okuyucusu veya takipçisi fotoğrafa içerik kazandırarak yeni aforizmalar, kuramlar yaratmalıdır. Bunun olabilmesi ise her şeyi yokmuşçasına, bilmiyormuşçasına sorgulamak, okumak ve deneyimlemekten geçiyor.

Edirneli çalışkan kadın fotoğrafçımız İpek Halvurt - Resim: 4

Kırklareli (2017)
  • Fotosek adlı grupta yaptığınız ve son çalışmalarınızdan söz eder misiniz?

Birkaç sayılı usta dışında siyah beyaz fotoğrafı bir türlü sevemiyordum. İyi fotoğraf çeken arkadaşlarımın tavsiyesi ile “Fotosek” grubuna 2016 yılında üye oldum. Sadık Üçok’un beni keşfetmesiyle ile birlikte, fotoğraf yorumu konusuna çok ciddi yaklaşan Fotosek grubunda fotoğrafların sosyal içerik ve anlamsal analizlerini yapan, teknik gücünü ve duygusal anlamlarını belli bir denge gözeterek kritik eden editör olarak 2017’de görev aldım. Sonrasında bu grup bünyesinde oluşturulan Fotosek Akademi’de Nisan 2020’den itibaren fotoğrafın felsefesine yönelik deneme türünde ve/veya bilgilendirici tarzda yazılar yazmaya başladım. Ayrıca basılı yayınlanan “Mavi” dergisinde Şubat 2019’dan beri fotoğrafla ilgili deneme türünde yazılar yazıyorum. Yazdığım yazılarda ayrıca kadın fotoğrafçıların çalışmalarına öncelik veriyor, ağırlıklı olarak kadın fotoğrafçıları tanıtıyorum. Aynı zamanda çalışma saham olan “Kadın” ve “Çocuk” sorunlarına duyarlı olmam nedeniyle fotoğrafın hem belge-tarihsel hafıza, hem dönüştürme-terapi anlamında gücüne inandığım için kadın ve çocuklara yönelik fotoğrafı da içine alan, farkındalık yaratmaya yönelik bir tür “sosyal sorumluluk” anlayışıyla planlanan yazıları Mavi Dergisi ve Fotosek Akademi için hazırlayıp, yayınlıyorum.