15 Mayıs 2024 Çarşamba
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Futbol emekçileri için UÇK’nın önemi

Çetin Susan

Çetin Susan

Eski Yazar

A+ A-

Geçen hafta, Futbol Federasyonu Genel Kurulu’nun gerçekleştiği günkü yazımı, “Genel Kurul’un alacağı en önemli kararlardan birisinin, çok önemli işlevleri varken atıl bırakılan Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun kaderine ilişkin olacağını ve futbol emekçilerinden yana bir karar çıkmasını dilediğimi belirteyim.” cümlesiyle noktalamıştım.
UÇK nedir, neden önemlidir? Açalım...
Futbol Federasyonu(TFF) bünyesindeki kurullardan birisi olarak; 4 Aralık 2007 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp yürürlüğe giren 5719 sayılı Yasa’nın 3. maddesiyle kurulan, Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun(UÇK) yapısı ve işleyişi, aynı yasanın 9. maddesinde şöyle tanımlanmış:
“Uyuşmazlık Çözüm Kurulu; Federasyon Yönetim Kurulunun belirlediği Kurul Başkanı ile Kulüpler Birliği Vakfı’nın, Profesyonel Futbolcular Derneği’nin ve Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği’nin her birinin belirleyeceği beşer üye olmak üzere onbeş üyeden oluşur. Kurulun Başkan ve üyelerinin en az beş yıllık meslekî tecrübeye sahip hukukçu olması şarttır. Kurulun görev süresi, Federasyon Başkanı’nın görev süresi kadardır.
Kurul, beş kişilik heyetler hâlinde çalışır, kararlar oy çokluğu ile alınır. Heyetler, Kurulun Başkanı ile Kulüpler Birliği Vakfını temsilen iki üye ve uyuşmazlığın konusuna göre dernekleri temsilen iki üyeden oluşur.
Kurul, görevinde bağımsızdır. Kurulun hiçbir üyesi Uyuşmazlık Çözüm Kurulu ve Tahkim Kurulu önünde herhangi bir tarafın vekili sıfatıyla görev yapamaz. Üyeler istifa etmedikçe veya istifa etmiş sayılmadıkça yerlerine yenisi atanamaz. İstifa eden veya istifa etmiş sayılan üyenin yerine, birinci fıkrada belirtilen Vakıf veya derneklerce yeni üye bildirilir.
Uyuşmazlık Çözüm Kurulu;
a) Kulüpler ile kulüpler,
b) Kulüpler ile futbolcular, teknik direktörler, antrenörler, oyuncu temsilcileri, masörler ve müsabaka organizatörleri,
c) Oyuncu temsilcileri ile futbolcular, teknik direktörler, antrenörler
arasında her türlü sözleşmeden doğan veya futbolla ilgili olan uyuşmazlıkları, taraflarının başvurusu üzerine münhasıran yetkili olarak inceler ve karara bağlar.”
Gelin görün ki, UÇK’nın 129 sayılı son toplantısının tarihi, 4 yıl önceye ait: 28 Haziran 2011... O tarihten sonra UÇK’nın neden buharlaştığını aşağıda açıklayacağım. Ancak, bugün uyuşmazlıkları hızla çözüme kavuşturan UÇK’nın işlevsiz bırakılması nedeniyle, mahkemelere taşınan ve yıllardır çözüm bekleyen futbola ait dosya sayısının 3 binin üzerinde olduğunu belirtmeliyim.
29 Haziran 2011’de toplanan TFF Genel Kurul gündeminin 21. maddesi gereği, Federasyon Statüsü’ndeki tadiller görüşülürken, 2008-2012 tarihleri arasında TFF Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapan Av. Yunus Egemenoğlu, bir çok kulübün o tarihteki talebini kürsüde dillendirerek; gerçekleşen Anayasa değişikliği nedeniyle futbolun sadece disiplin ve yönetimle ilgili sorunlarının, federasyon kurulları ve tahkiminde görüşülebileceğini, alacak-verecek ve mali hakların bu kapsama girmediğini iddia ediyordu.
O gün, gündemin bu maddesi oya sunuldu ve 300 kişilik heyetten, sadece 11 üyenin ret oyuyla kabul görerek, UÇK işlevsiz bırakılmış oldu.
Ve tarih, 25 Haziran 2015... Yine bir TFF Kongresi... Uyuşmazlık Çözüm Kurulu, yine gündemde... Başkan Demirören kürsüden, UÇK’yı kulüpler istediği için gündeme aldık, istemiyorlarsa çıkarırız diyor ve anında devamını getiriyor: “Tamam geri çektik” Belli ki gönülsüzler, kurulla top gibi oynuyorlar! Delegelerin haklı sorularına, Yönetim Kurulu üyesi Av. Faruk Öksüz cevap veremiyor, kem-kümle geçiştiriyor, içinden çıkamayınca işi yargıya havale ediyor. Çalışmamış dersine.
UÇK’yı eski haline döndürmek için oylamaya geçiliyor. Eller kalkıyor. Divan Başkanı Mehmet Baykan-ki kendisi AKP bürokratı ve milletvekili aday adayıdır- önce 2/3 çoğunlukla önerinin reddedildiğini söylüyor. Muhtemelen, ileri derecede miyop!
Salondan itirazlar yükseliyor. Oylamayı yinelemek zorunda kalıyor Baykan. Bu kez de 2/3 oyla kabul edildiğini söylüyor. Yani, bu denli hayati bir karar, gözlerinden ya da niyetinden şüphe edilecek birisinin iki dudağına teslim ediliyor. Öte yandan; 4 yıl önce kara dediğine, bugün ak diyor, futbolun yüce heyeti!
4 yıl önce işveren konumundaki kulüplerin işine gelmiyordu UÇK, işçileriyle doğan ihtilafların mahkemelerde yıllarca çözümsüz kalmasını tercih ediyorlardı. Uzağa gitmeyelim; tam 1 yıl önce, 26 Haziran’daki Kulüpler Birliği toplantısı sonrası Başkanvekili Mesut Hoşcan, “Uyuşmazlık Çözüm Kurulu ile ilgili düzenlemenin mevcut durumuyla devam etmesini ve yerel mahkemelerin bu konularda vereceği kararlara saygı duyacağımızı belirttik. Ortak karar bu şekilde çıktı” açıklamasını yapmıştı.
Oysa, Süper Lig kulüpleriyle, alt liglerdeki kulüplerin menfaatleri bile çelişiyordu. Örneğin, alt liglerden yetişip yukarıya transfer olan futbolcular için ödenen yetiştirme bedelleriyle ilgili uyuşmazlıkların mahkemelere taşınması, bu önemli gelirden yıllarca yararlanamamalarına yol açıyordu, zaten bütçesi sınırlı olan kulüplerin.
Nitekim, bugün alt liglerdeki kulüpler, kendilerine de Kurul’a üye tayin edebilme hakkı tanınmasını istiyorlar. Sözün özü; hızlı karar alabilen bir hakem heyeti olarak UÇK, futbolun emekçilerinin, ezilenlerinin, küçüklerinin çıkarına bir kurul olduğu için önemlidir.
Diğer yandan, TFF tarafından tanımlandığı şekilde, “tarafların futbolla ilgili her türlü sözleşmeden doğan ihtilafların çözümü için Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun yetkisini kabul edip etmemekte serbest” olmaları ifadesi tam bir garabettir. Bu konunun halli için, Futbolcular Derneği, Antrenörler Derneği gibi meslek örgütleri üzerlerine düşeni yapmalıdır.