Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul 17°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Makarna-kömüre olimpiyat vermiyorlar

Çetin Susan

Çetin Susan

Eski Yazar

A+ A-

"Makarna-kömüre endeksli kafa" için acı, ama ne yazık ki böyle... Bu ayıp da dünyaya yeter(!) İçerdeki yöntemlerinin, dışarıda işlememesine kızacak şimdi Usta, verip veriştirecek "dış güçlere". Düne kadar oylarını almak için, ayağına gidip dil döktüğü insanlara demediğini bırakmayacak muhtemelen. Ne "Türkiye'yi çekememezlikleri" kalacak, ne "İslam düşmanlıkları"... "Zaten Mısır'a, Suriye'ye bizim gibi bakmayanlardan ne beklenir ki" bile diyebilir.

Oysa mesele, Müslümanlık, köprü, beton, stat falan değil, sen hâlâ anlayamadın mı Usta?.. Mesele, uygarlık, "ileri olmayan" demokrasi, evrensel hukuk, insan hakları, özgürlük, eşitlik, "daniskası olunmayan" çevrecilik, "içine tükürülmeyen" sanat gibi kavramların içselleşmiş olması. Ah be Usta, hiç anlayamadın ve hiçbir zaman anlayamayacaksın bunu... Hatta, "Ne ilgisi var bunların koşmakla, atlamakla, güreşmekle?" de diyebilirsin, yadırgamam.

***

Hafızam yanıltmıyorsa; büyük spor organizasyonlarının, siyasi kamuflaj ve illüzyon malzemesi olarak kullanılmasının ilk örneği 1936 Berlin Olimpiyatları'dır. Hitler faşizminin gövde gösterisi olarak planlanmıştır o olimpiyat. Ancak bu kategorinin zirvesinde, 1978'de Arjantin'in ev sahipliği yaptığı XI.Dünya Kupası yer alır.

78'in Arjantin'i, FİFA'nın organizasyonu verdiği tarihteki Arjantin olmaktan çıkmış, faşist diktatör Jorge Rafael Videla'nın başında olduğu cunta tarafından inletilmekteydi. Bir yanda işkenceler, ölümler ve binlerce kayıp insan, hemen ötesinde rengâhenk tribünlerde, şarkılarla, konfeti yağmuru altında oynanan Dünya Kupası. Belki de tribünler bir an sussa, az ötede işkencedekilerin çığlıkları yankılanacaktı. Ama tüm dünya o renkli karnavalı izledi ekran başında ve çığlıklar ulaşamadı kulaklara... Üstelik, aleni şikeyle şampiyon bile yaptılar Arjantin'i... Sporun alet edildiği utanç şahikasıydı!

Türkiye'nin son olimpiyat serüveni de, bu kategoriyi çağrıştırdı bana. AKP iktidarı, tüm dinamikleri seferber ederek niye bu kadar asıldı olimpiyata? Tek gerçek cevabı var: Olimpiyat, iyi bir vitrin düzenlemesi olacaktı! İçeriye de, dışarıya da yıllarca(en az 7-8 yıl) tepe tepe, evirip çevirip kullanacakları bir referans, bir teminat, bir reklam unsuru, bir prestij kaynağı, bir seçim malzemesi, bir afyon... Yeri geldiğinde çekilecek, arkayı göstermeyen bir kadife perde ya da altına süpürülecek pislikleri ihtişamıyla saklayan ipek bir halı...

Ancak olimpik fikre ne kadar uzak oldukları, vizyonlarının ve kafalarının arkasındakinin ne olduğu, İstanbul 2020'yi gerekçelendirmelerinde kendini ele veriyordu: "Müslüman bir ülkede olimpiyat düzenlenmemiş olması" Din, takılmış bir gözlük değil bunlar için, arada gerektikçe üstünden-altından çıplak gözle gerçeklere bakabilecekleri... Din, gözlerinin bizzat kendisini, korneası, irisi, retinasıyla ta kendisi, her şeye onunla bakınca da sonuç böyle oluyor.

***

Medeniy-yetler ittifakıymış... Kim yer bunu, kendi ülkenin bir avuç eğitimsiz, şartlanmış vatandaşından başka? Senin panislamist kafanın içindekiler artık sır değil! Ortadoğu'dan Uzakdoğu'ya kadar rol çalmaya çalışıp, her tür ayrımcılığı körükleyip, en büyük emperyalistin, insanlık düşmanının dizinde oturup, Rusya'da "Savaş!" istedikten 16 saat sonra Arjantin'de "Barış" diyerek olimpiyat bayrağını sallayamazsın! Sallatmazlar!

Dedik ya, herkes görüyor o kafanın içindekileri, o kafa artık şeffaf, buna alış. Yarattığın polis devletini de, polisinin "öldürdüğü" gencecik çocuklar için ağzından bir başsağlığı bile çıkmadığını da, kendinden olmayana nasıl zalimleştiğini de, sana boyun eğmeyenlerin ekmekleriyle oynarken vicdandan ne denli uzak olduğunu da, dün siyah dediğine bugün beyaz, dost dediğine düşman diyebilen ilkesizliğini de, yargıdan medyaya her alanı zapt etme hırsını da, muhaliflerinin neredeyse hepsini içeri tıkan demokrasi anlayışını da, yaratıp beslediğin yandaş sermayenin dışındakilere kaldırdığın "yasal" sopalarını da, insanların yatak odalarına müdahale eden cüretini de hepsini ama hepsini biliyor dünya... Sen herkesi kör, âlemi sersem sansan da, herkes, her şeyi biliyor artık, takke düştü kel göründü!

Bu kadar defoyla, adama olimpiyat falan vermezler Usta! Vermemeliler de... Seni gaza getirenler de biliyor bunu. Ötesi, "Kasaba politikacısı"ndan, "Dünya lideri" falan olamayacağını da... Ama işleri bu, sana öyle söylüyorlar. Evrensel ölçekte hüsrana uğrayınca söyleyecekleri de, dünden hazırdır onların. Kov onları be Usta, "Aydınlık" sana yeter!

(Bu yazıyı dün-Cumartesi gündüz saatlerinde yazıyorum. Yani henüz olimpiyat oylama sonucu belli değilken. Sonuç öngörümün aksi de çıksa, yazdıklarımın tümü nesnel gerçeklerdir ve aynen geçerlidir. ÇS)