04 Mayıs 2024 Cumartesi
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Piyasaların gözü tanklarda olacak!

Fikret Otyam

Fikret Otyam

Eski Yazar

A+ A-

İki hafta önceki yazımızda, eskilerin “Borsa rekora doymuyor” haberlerini gördüklerinde, piyasaya ihtiyatlı yaklaştıklarını hatırlatmıştık. Bu yazıyı takip eden günlerde Borsa İstanbul 110 bin seviyesine ulaştıktan sonra gerilemeye başladı. Küresel piyasalara baktığımızda ise fiyatları etkileyen gelişmeler siyasi alanlardan geldi. ABD’nin Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC) ile yaşadığı gerilimin yatışmasının ardından, bu sefer de Charlottesville’de yaşanan olaylardan sonra Donald Trump yönetiminin meşruiyetinin daha kuvvetli bir şekilde sorgulanması durumu karşımıza çıktı. Buna bağlı olarak Dow endeksi 22 bin seviyesinden 21.674 puana geriledi. Ancak bu noktada hareketin doğru tanımlanması için, unutulmaması gereken konu hem ABD hem Türk piyasalarında yaşanan uzun süreli alışların, yerini elde edilen kârların korunması için satışlara bıraktığı gerçeğidir.

NİKSON GİBİ OLUR MU?

Önümüzdeki hafta için ABD’den gelecek siyasi sinyallerin önemli olduğunu düşünüyoruz. Zira eski ABD Başkanı Richard Nikson’ın başına gelenlerin bir benzerinin Trump’ın başına gelme ihtimali, Amerikan kamuoyunda artık daha yüksek sesle tartışılıyor. Geçen hafta Beyaz Saray’ın Baş Stratejisti Bannon ile yolların ayrılması da önemli bir dönüm noktası oldu. Trump’ın anılarını kaleme alan yazar olarak bilinen Tony Schwartz’ın Rusya soruşturması nedeni ile ABD Başkanı’nın istifa etmek zorunda kalacağını iddia etmesi oldukça dikkat çekiyor. Bu bağlamda gelecek haberler, Amerikan hisse senetlerini ve dolar endeksini etkileyeceği için yakından takip edilecek.

YENİ HEDEF AFRİN

ABD kökenli siyasi veri akışı kadar geçen hafta, Fırat Kalkanı harekatının devamı niteliğinde olacak Afrin operasyonu da piyasaların radarına girdi. Bölgede mevcut ABD ve Rus kuvvetleri içinde yapılacak bir harekata piyasanın belli bir düzeyde risk öngöreceğini söyleyebiliriz. Ayrıca Almanya ile yaşanan gerginliğin de hangi tonda kalacağı izlenen veriler içinde olacak. Geçen hafta Türkiye’yi, AB yardımlarının engellenmesi ve Gümrük Birliği ile tehdit eden Almanya Başbakanı Angela Merkel’den gelecek yeni açıklamaların önemli olduğunu düşünüyoruz.

Ekonomik alana baktığımızda ise, ABD’den gelecek mevcut ve yeni konut satışları ile dayanıklı mal siparişleri verileri piyasalarda belirleyici olacak. Türkiye’de ise kapasite kullanım oranı büyüme hakkında bizlere ipuçları verecek.

TATİL İŞTAHI AZALTABİLİR

Teknik olarak BIST’e baktığımızda yılbaşından beri yaşanan yükselen eğilimin kırılması ve düşüş hareketinin başlaması için 106 bin puan altı kapanışların görülmesi gerektiğini belirtmiştik. Geçen hafta bu seviyenin altına inilse de, endeks toparlayıp kendisini yukarıya doğru taşımayı başardı. Yukarıda bahsettiğimiz siyasi verilerde negatif gelişmeler olmaması varsayımı altında, endeks 106 bin desteğinden hareketle 108.500 ve 110 bin hedeflerine yönelebilir.

FED’in faiz artırımı konusunda aceleci davranmayacağı algısı, küresel fonları ancak siyasi krizlerde güvenli limanlara yönelttiği için, hisselerin destek bölgelerinden güç alma ihtimali daha fazla gözükmekte. Fakat yaklaşan uzun bayram tatili yatırımcıların risk iştahını sınırlayıcı bir rol oynayabilir.

Amerikan dolarında ise Türk özel sektörünün artan borçluluk oranı 3.50 TL kur seviyesinin aşağı yönlü kırılmasında en büyük engel olarak durmaya devam ediyor. Siyasi veri akışlarında görülecek negatif durumlarda dolar/TL kurunda 3.55 TL ve 3.57 TL seviyeleri hedef olabilir.