Nüfus azalması Çin’i batıracakmış!

Çin yüzlerce yıldır dünyanın en kalabalık ülkesi olageldi. 1750 yılında nüfusunun 225 milyon olduğu tahmin ediliyor. Bu rakam o zamanki dünya nüfusunun dörtte birinden fazlaydı. O tarihlerde birleşik bir ülke olmayan Hindistan'ın nüfusu yaklaşık 200 milyondu ve ikinci sıradaydı. 

Hindistan bu yıl dünyanın en kalabalık ülkesi olacak. BM, Hindistan'ın nüfusunun 14 Nisan 2023’te Çin'i geçeceğini tahmin ediyor. Hindistan'ın bu yıl nüfusunun 1 milyar 425 milyon 775 bin kişi olması bekleniyor. (1)

ÇİN İKİNCİLİĞE GERİLEDİ

Çin ise dünyada, toplam nüfus sayısında ikinciliğe düşecek!

BM’nin Çin’in nüfus kayıtlarını tutulmaya başladığı 1960’dan itibaren, son 61 yılda ilk kez azaldı. Çin Halk Cumhuriyeti’nin nüfusu geçen yıl 1 milyar 411 milyon 800 bin kişiye düşerken, nüfus artış oranı eksiye geriledi. Çin’de bu yıl nüfus artış oranı bin kişi başına eksi 0,6.

Çin Ulusal İstatistik Bürosu, bu yıl Çin'de ölümlerin doğumlardan fazla olduğunu ve toplam nüfusun 850 bin kişi azaldığını duyurdu. Çin'de geçen yıl 9 milyon 560 bin bebek dünyaya geldi. Oysa, bu sayı 2021'deki 10 milyon 620 bin idi.

Çin’de her bin kişi başına ölüm oranı geçen yıl binde 7,37 oldu. Her bin kişiye düşen doğum oranı ile ölüm oranı arasındaki fark, on binde 6 oldu. Çin, 2016 yılında tek çocuk politikasına son verdi, 2021 yılında ise tüm kısıtlamaları kaldırdı. Ancak doğum oranları düşmeye devam etti.

Yeni doğumların sayısı düştükçe Çin'in yaşlanma krizi de derinleşiyor. Çin’de 2022 yılı sonunda yaşı 60’ın üzerinde olan nüfus 280 milyon kişiye ulaştı. Yaşlı Çinlilerin oranı yüzde 18,9’ya çıktı. Bu oranın 2035 yılına kadar yüzde 30'a, yani 400 milyondan fazla kişiye çıkması bekleniyor. Çin'in çalışma çağındaki nüfusu, (16 ila 59 yaş arasındakiler) 2022 sonunda 875,56 milyon kişi ve nüfusun yüzde 62'si. Çalışma çağındaki Çinli sayısı on yıl önce zirveye ulaşmıştı. 2050 yılına gelindiğinde ülkenin ortanca yaşı 51 olacak.

Çin’de ortalama emekli yaşı 54. Dünyanın en düşük emekli yaşına sahip ülkelerden biri. Emeklilik yaşını yükseltme planları da tartışılıyor ve ÇKP içinde buna karşı direnç artıyor.

Çin'in ekonomik mucizesinde 1970'lerden 2000'lerin ortasına kadar çalışma çağındaki yetişkinlerin, çocuklara ve yaşlılara kıyasla oranının artmasının önemli bir etkisi vardı. Besleyecek daha az boğaz olduğu için ebeveynler her bir çocuğa normalde yapabileceklerinden daha fazla yatırım yapabildiler.

Ekonomik kalkınma için genç nüfusun olumlu bir etkisi var, ancak, kalkınmanın tek yolu bu değil. Gerçekte önemli olan, iş gücü verimini artırmaktır.

NÜFUS AZALMASININ NEDENLERİ

Çin'de eğitim süresinin uzaması nedeniyle insanlar geç evlenmekte ve daha da geç çocuk sahibi olmaktadır.

Pekin merkezli bir düşünce kuruluşu olan YuWa Nüfus Araştırma Enstitüsü, Çin'in çocuk yetiştirmenin en pahalı olduğu yerlerden biri olduğunu saptayarak, kadınların daha fazla çocuk sahibi olmak istememesinin nedeninin yasaklamadan ziyade, bu ekonomik kaygılar olduğu sonucuna varmıştır.

Çin'deki kadınlar daha geç yaşlarda çocuk sahibi olmayı tercih ediyor. 2000 yılından bu yana Çin'de ortalama çocuk doğurma yaşı üç yıl artarak 26'dan 29'a yükselmiştir. Ortalama çocuk doğurma yaşı, Çin'in de bir parçası olduğu tüm orta gelirli ülkelerde sadece bir yıl artmıştır.

Çin'de ortalama evlilik yaşı da artmıştır. Çin'in 2020 nüfus sayımı verilerine göre, 2010 yılında 24 olan kadınların ortalama evlilik yaşı 2020 yılında 28'e yükselmiştir.

Guttmacher Enstitüsü'nün tahminlerine göre, Çin aynı zamanda 15 ila 49 yaş arasındaki bin kadın başına en yüksek kürtaj oranlarına sahip ülkeler arasında yer alıyor.

Çin'den dışarıya göç edenlerin Çin'e göç edenlerden daha fazla olması da bir diğer sorun.

Örneğin 2021 yılında Çin tahmini olarak 200 bin kişilik net göç yaşamıştır. 1990'ların başında yılda yaklaşık 750 bin kişi Çin'i terk ediyordu. (2)

ÇİNLİ UZMANLAR NE DİYOR?

Pekin merkezli Pangoal Enstitüsü Yaşlanan Toplum Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı LiJia ise, South China Morning Post gazetesine şu değerlendirmeyi yaptı: 

“2022'de yaşanan negatif nüfus artışı, bu durumun süreceği anlamına gelmiyor. Küresel perspektiften bakıldığında, bir ülkenin negatif nüfus artışına geçmeden önce sıfır nüfus artışı dönemine girmesi gerekir. Dolayısıyla Çin'in nüfusu geçen yıl salgın nedeniyle daha fazla azaldı ve doğurganlık ve ölüm oranları salgın sonrası dönemde normale dönecek.” (3)

Nankai Üniversitesi Yaşlanma ve Kalkınma Stratejik Çalışmalar Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Yuan Xin, “Bazı gençler Kovid 19 salgını nedeniyle hamileliği ertelemeye karar verdi. Bu nedenle önümüzdeki iki ya da üç yıl içinde nüfus artışında bir toparlanma görmemiz mümkündür. Eğer Çinli çiftler sadece bir çocuk doğurursa, Çin 2050 yılında hâlâ 1,2 milyar nüfusa sahip olacak ve bu da Çin'in büyük bir potansiyele sahip pazar özelliğini koruması demektir. Ayrıca, Çin'de bu yüzyılın ortasına kadar 16-59 yaş grubunda 600-650 milyon kişi olacak ve bu sayı gelişmiş ülkelerdeki tüm işgücünün toplamından daha fazla olacaktır. Dolayısıyla Çin hâlâ demografik kazanımlardan faydalanabilir.” (4)

BATI’NIN ÇİN’İN NÜFUSU MERAKI

Bazı Batılı medya kuruluşları Çin'in "çökmekte" olduğunu kanıtlamak için Çin’in nüfus artışının gerilemesini bayrak yaptı. Maalesef Türk basını da koroya katıldı. Aslında tek bir savları var: “Çin’deki ‘demografik kriz’, ekonominin bocalaması ve kalkınma hızının düşüşü anlamına geliyor.” Uzun uzun rakamlar, hesaplama yöntemleri sıralayarak tek bir sonuca varıyorlar: Çin ekonomik olarak ABD'yi geçemeyecek! Çin’in ucuz işgücü ile kalkındığı safsatasını ısırtarak tekrar piyasaya sürüyorlar.

New York Times daha da ileri gitti. "Çin'in Düşüşü Bu Hafta İnkâr Edilemez Hale Geldi. Şimdi Ne Olacak?" başlıklı makalede, Çin'in zenginleşmeden önce yaşlanacağı; azalan nüfusun ekonomik gerilemeye neden olacağı ve Çin'in zayıflığının dünya ekonomisine yayılacağı iddia ediliyor. (5)

Oysa tam tersine, Batılı gelişmiş ülkelerin tarihi, toplumlar daha iyi yaşam standartlarıyla zenginleştiklerinde doğurganlık oranlarının düşme ve çocuk isteklerinin azalma eğiliminde olduğunu kanıtlamıştır.

ÇİN’İN NÜFUS AZALIŞINA KARŞI ÇÖZÜMLERİ

Sosyalist Çin’in kalkınmasını ve halkın refahını, doğaya bırakıp seyretmeyeceği açıktır.

Nitekim, Çin'in yüksek okul ve üniversitelerindeki öğrenci sayısı sürekli artıyor. Çin yükseköğretim kurumları her yıl yaklaşık 10 milyon mezun veriyor. Bu da Çin'in nüfus avantajının nicelikten niteliğe doğru kaydığı anlamına geliyor. ÇKP 20. Kongresi’nde, salt nüfus sayısına güvenmek ve emek yoğun sanayi zincirinde kalmak Çin'in gelecekteki yolu olmayacağı vurgulandı.

Çin, çalışma çağındaki nüfusunun azalmasına karşı en etkili ve geçerli çözümü bulmuş durumda.

Uluslararası Robotik Federasyonu’nun “Dünya Robotik 2022” Raporu'na göre Çin robot yoğunluğunda ABD'yi geride bıraktı.

Çin'in endüstriyel robot teknolojisine yaptığı devasa yatırım, ülkeyi robot yoğunluğu sıralamasında ilk kez ABD'yi geçerek en üst sıraya yerleştirdi. Çin’de çalışan sayısına oranla endüstriyel robotların sayısı, imalat sanayinde 10.000 işçi başına 322 birime ulaştı. Böylece Çin robot kullanma yoğunluğu açısından dünyada beşinci sırada yer alıyor. 2021'de üretimde dünyanın en otomatik ilk 5 ülkesi şunlardır: Güney Kore, Singapur, Japonya, Almanya ve Çin.

Uluslararası Robotik Federasyonu Başkanı Marina Bill, "Çin'in hızlı büyümesi şimdiye kadar yaptığı yatırımların gücünü gösteriyor. Çin’de hâlâ otomasyon için çok fazla fırsatı var." diyor. (6)

Çin açık ara dünyanın en hızlı büyüyen robot pazarı. Ülke en yüksek yıllık kurulum sayısına sahiptir ve 2016'dan bu yana her yıl en büyük çalışan robot stokuna sahip olmuştur.

Çin hükümeti bu başarı ile yetinmiyor. 19 Ocak 2023 Perşembe günü yayınlanan eylem planına göre Çin, 2025 yılına kadar imalat robotu yoğunluğunu 2020 yılına kıyasla iki katına çıkarmaya çalışacak.

Sanayi ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı ve diğer 16 ilgili bölüm tarafından ortaklaşa yayınlanan eylem planında, robotik kullanımını genişletmek için bir "robotik+" eylemi başlatılacağı belirtildi.

Planda, hizmet ve özel robotların kullanımının 2025 yılına kadar önemli ölçüde artırılacağı ve ülkenin robot endüstrisinin yüksek kaliteli ekonomik ve sosyal kalkınmayı teşvik etme kapasitesinin belirgin bir şekilde geliştirileceği belirtildi.

Planda ayrıca, robot üretimi ve uygulaması için işbirliğine dayalı bir yenilikçilik sistemi oluşturmak ve robot uygulama standartlarının geliştirilmesi için yapılacaklar sıralanıyor. (7)

Çin, ucuz işgücü ile değil, sosyalizm sayesinde kalkındığı için, nüfus azalması da Çin’in ekonomisini batırmaz!

Kaynaklar

1. BBC News, Soutik Biswas, “Hindistan ve Çin: En kalabalık ülke olmak şans mı lanet mi?”, 20 Aralık 2022

2. PEW Research Center, Laura Silver ve Christine Huang, “Çin’in azalan nüfusuna dair anahtar olgular”, 5 Aralık 2022

3. South China Morning Post, Luna Sun, “Çin’in nüfusu: 2022, son 60 yıldaki ilk düşüşe işaret ediyor”, 17 Ocak 2023

4. Global Times, “Çin nüfusuyla ilgili paniğe kapılmaktan çok uzak”, 18 Ocak 2023

5. The New York Times, Bret Stephens, “Çin’in Düşüşü Bu Hafta İnkar Edilemez Hale Geldi. Şimdi Ne Olacak?”, 17 Ocak 2023

6. Uluslararası Robot Federasyonu (IFR), “Dünya 2022 Robotik Raporuna göre Çin ABD’yi robot yoğunluğunda geçti”, 5 Aralık 2022

7. Qiushi, “Çin robot üretimi yoğunluğunu artırıyor”, 20 Ocak 2023