Ekonomide ‘altta kalanın canı çıksın’ politikası…

Ekonomide garip şeyler oluyor.
Bir ara faizler düşürüldü.
İşlerin düzeleceği söylendi.
Ama tam tersi oldu.
Seçimden sonra 180 derece dönüş yapıldı.
İlk aşamada 650 baz puan…
Sonra 250 baz puan yükselttiler.
Merkez Bankası politika faizi 17,5 oldu.
Ama istenen sonuç yine alınamadı.
Bizzat ekonomi yönetiminin ifadesiyle, “İşler iyi gitmiyordu.”

SON HAMLE

Yöneticiler kulislerde faiz artışları sürecek.
Ama çok yüksek olmayacak.
“En fazla 100-200 baz puan” diyordu.
Ama Perşembe gün sürpriz yaşandı.
Tarihimizin en yüksek faiz artışı yapıldı.
750 baz puanlık yükselişle 25 oldu.

SONUÇLARI NE OLUR?

Peki bu kararın sonuçları nasıl olur?
Ekonomistlerle, bankacılarla konuştum.
Değerlendirmeleri özetle şöyle:
“Sürpriz karar çaresizlik hamlesi.
Kredi faizlerinin yükselmesi kaçınılmaz.
Yüzde 50’yi aşar.
Üretim maliyetleri yükselir.
Durgunluk yaşanır.
Sonrasında iflaslar gelir.
İşsizlik artar.
‘Altta kalanın canı çıksın’ politikası.”

SANAYİCİLER

Sanayiciler de kaygılı.
Finansman sıkıntısına vurgu yaptılar.
Üretimin ciddi yara alacağını ifade ettiler.
“Yüzde 50’nin üzerinde faiz.
Bu faizle hangi sektörde çark döner?
Herkes büyümeyi değil, küçülmeyi konuşuyor.
Bu ülkemiz için de kötü.
Üretim desteklenmezse batarız.
Sadece bizler değil herkes batar.
İhracat pazarlarında da durgunluk var.
Çifte kıskaçla karşı karşıyayız” dediler.

ÇİFTÇİLER

Çiftçilerin de durumu aynı.
Gübre, ilaç, mazot, …
Maliyetler çok hızlı yükseliyor.
Buna şimdi de kredi faizleri eklendi.
Zaten zor ulaşabiliyorlardı.
Bu faizle üretim yapmak mümkün değil.
Çiftçiler de kaygılı.
Kimse önünü göremiyor.

KİM MEMNUN?

Bizdeki neoliberaller…
Tamamı kararı alkışlıyor.
Muhalefetin ekonomistleri…
Onlar da tam destek veriyor.
Alınan karardan en çok memnun olan Batı.
Hepsi hesaplarını değiştirdi.
ABD’den JPMorgan Chase…
Yıl sonu faiz tahminini yüzde 35’e yükseltti.
Uluslararası mafyalaşmış finans kuruluşları…
Karardan çok memnun.
ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya, … basını…
Alınan kararları göklere çıkarıyor.

NEDEN?

Bunların derdi Türkiye olamaz.
Türkiye’nin kalkınmasını istemezler.
Seçimden önce yapılan müdahaleler…
Ekonomimizi çökertme hamleleri…
Henüz hiçbirini unutmadık.
İnsan ister istemez merak ediyor.
Batının bu sevinci…
Uluslararası mafyalaşmış finans kuruluşlarının mutluluğu neden?

YANLIŞLAR, UMUTLAR

Sürekli hata yapıyoruz.
“Kur Korumalı Mevduat”a sarıldık.
Umut olarak sunduk.
Şimdi herkes şikayetçi.
Küçük bir kesime yüz milyarlar aktarıldı.
Gelir dağılımı hızla bozuluyor.
Birileri hızla zenginleşiyor…
Geniş kesimler ise hızla yoksullaşıyor.
Bu gidişin sonu yok.
Ekmek teknelerimizi korumamız lazım.
Fabrikalarda, tarlalarda çarklar dönmeli.
Belli oranda enflasyon olabilir.
İflaslar, işsizlik, … daha vahim.
Döne döne aynı noktaya geliyoruz.
Bugün yaşadıklarımız…
Neoliberal politikaların sonucu.
Sorunu yaratan politikalarla kurtulamayız.
Tek seçenek üretimi artırmak.
Üretimi desteklemeyen hiçbir politika çözüm değil.
Umarız bunu anladığımızda iş işten geçmez.