SANAT TARİHİ-4 Heykelin insanla yolculuğu
Heykel sanatı, insan var oldukça yaşamaya devam edecek, sadece görüntüsü ve algılanış biçimi değişecektir. Heykel, insanlığın tarihini, duygularını, hayallerini anlatan en iyi sanat dallarından biridir.
Sanatın tarihine dair bu dizide, geçen haftalarda mağara resimleriyle başladığımız yolculuğumuza, bu hafta geçmişi arkeolojik bir kesit gibi sunan heykel sanatıyla devam ediyoruz. Taş, mermer, alçı, kil, balmumu gibi çeşitli malzemeler kullanılarak hayvan, insan veya eşyaları üç boyutlu olarak tasarlama ve üretme işine heykel diyoruz. Heykel, bahsettiğimiz malzemelerin türüne göre oyularak, biçimlendirilerek ya da döküm tekniği kullanılarak yapılması süreci...
Heykelciliğin tarihi çok eski zamanlara kadar uzanıyor. Dünyanın hemen her yerinde eski uygarlıklardan itibaren heykel sanatının var olduğu bilinmekte. Yapılan arkeolojik kazılarda da bu uygarlıklara ait heykeller, büstler, figürler ve taş işçilikleri görülmektedir. Özellikle Yunan ve Roma kültürlerinde heykelciliğin ayrı bir yeri vardır. Bu heykeller geçmişle şimdiki zaman arasında bağ kurmaktadır.
DİNİ VE TÖRENSEL AMAÇLAR
Heykel sanatı, tarih öncesi dönemlere kadar uzanan dini ve törensel amaçlarla yapılmış figürlerle ortaya çıkmış. İnsanlık tarihinin en eski örneklerinden biri olan ve Neolitik Döneme ait olan Şanlıurfa’daki Balıklı Göl heykeli. Zamanla Antik Mısır ve Yunan medeniyetlerinde gelişerek, Mısır'da mezar anıtları ve dini figürler şeklinde, Yunanistan'da ise ideal insan formunu temsil eden eserlerle zirveye ulaşmış. Ancak onlar da kendilerinden önce gelen Hitit, Luvi gibi medeniyetlerden faydalanmış.
• Tarih öncesi ve Neolitik Dönem: İlk heykeller dini ve törensel amaçlar için yapılmıştır. Urfa'daki Balıklıgöl Heykeli gibi örnekler, bu erken dönemlere ait ve insanlık tarihinin bilinen en eski heykellerinden biri. Şimdilerde bulunan Göbekli Tepe, Karahan Tepe gibi arkeolojik kazılar insanlık tarihinin en eski dönemlerini bize anlatmaktadır.
• Antik Mısır: Mezarlara yapılan anıtlar ve dini figürler odak noktası olmuş. Heykeller genellikle sert taşlardan yapılmış, durgun ve hareketsiz bir üsluba sahip.
• Antik Yunan: Heykeltıraşlık, idealleştirilmiş insan formunu ve anatomik güzelliği yansıtmaya başlamış. Kil, fildişi, tunç gibi malzemeler kullanılarak dinamik ve gerçekçi eserler üretilmiş. Bu dönem, heykeltıraşlığın estetik ve teknik açıdan en parlak dönemlerinden birini yaşamıştır.
• Roma Dönemi: Yunan sanatını taklit ederek gelişmiş, ancak zamanla portreciliğin gelişimiyle kendi özgün tarzını da oluşturmuş.
Günümüzde hala heykelcilik ileri boyutta yapılmakta ve geçmişteki heykeller gün yüzüne çıkarılmakta. Heykelciliğin gelişimi yapılan arkeolojik çalışmalar sonucunda günümüze aktarılma fırsatı bulmuş. Heykelciliğin tarihi milattan önce 35.000 ve 8.000 yılları arasında başlamakta. İlk heykeller bu tarihler arasında yapılmış. Heykelciliğin tarihinde en eski örneklere Akdeniz kıyısındaki ülkelerde rastlanmış.
ESKİ UYGARLIKLARDAN
Yani heykelcilik nedir sorusuna eski uygarlıklarda yanıt aramak gerekir. Özellikle heykelcilik Eski Mısır uygarlığının mermerden ve kireçten yaptıkları heykeller olarak görülmüş. Mısır heykelciliği, mezar anıtları ve dini figürlere dayanmakta. Mısır’da heykeltıraşlar ağaç, granit, bazalt gibi dayanıklı malzemeler kullanmışlardır. Büyük ve sert taşları yontan Mısır heykelcileri, durgun, hareketsiz ve detaysız heykeller yapmışlar.
Antik Yunan heykel sanatı ise ideal yüz ve vücut ölçülerine dayanmaktadır. Kil, taş, fildişi, kemik ve tunç gibi malzemeler kullanılarak dinamizm ve zıtlık felsefesi benimsenmiş. Yunan heykellerinde başlar, kollar, bacaklar farklı yönlere bakar. Yunan heykel sanatı üç bölüme ayrılmaktadır: Antik Çağ, Klasik Çağ ve Helenistik Çağ.
GÜNÜMÜZDE HEYKELCİLİK
Antik Çağ’da daha çok Yunan tanrılarının heykeli yapılmıştır. Klasik Çağ’da fildişi Athena heykelini yapan heykeltıraş Fidyas ile en parlak çağına ulaşmıştır ancak bu heykel kaybolmuş. Helenistik Çağ’da portrecilik gelişmiştir. Romalılar ise Yunan heykel sanatını taklit etmişler. Heykelin tarihi yolculuğu günümüzde farklı malzemelerin kullanılması, yeni bakış açıları ve akımlardan etkilenmesiyle gelişmeye devam etmektedir.
Günümüzde heykelciliğin tarihi gelişimi yapılan üç boyutlu formlarla farklı bir boyuta taşınmış. Heykelciliğin gelişimi artık teknolojiden ve modern unsurlardan etkilenmekte. Hızlı üretim, sürrealist algı, modernist bakış açısı heykel sanatına katkı sağlamakta. Genel olarak heykelciliğin tarihi gelişimi dünya üzerinde klasikler ile ortaya çıkmış. Bunu kapsayan 13. yüzyılda artık heykeller bir sanatçı gözünden yaratılmaya başlanmıştır. Bu durum günümüze kadar da gelmiştir.