Yandex
12 Temmuz 2025 Cumartesi
İstanbul 28°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Üzüntülüyüz ama başka çare yok’

Hakan Topkurulu

Hakan Topkurulu

Gazete Yazarı

A+ A-

AVRUPA Birliği Komisyonu Başkanı Sayın Ursula Von Der Leyen, mart ayı başında Avrupa Birliği’nin 2030 yılına kadar uygulayacağı silahlanma harcamalarına yönelik program konusunda açıklama yaptı.

ABD’de Donald Trump tarafından yapılan açıklama; ABD’nin artık eskisi kadar Avrupa’ya askeri savunma açısından yardımcı olamayacağı, Avrupa’nın kendi başının çaresine bakması konusu Avrupa’da kendi silahlanma olanaklarını ve koşullarını yaratma çabalarına neden oldu.

Von Der Leyen’in açıklaması aslında tam bir dünya tahlili idi. Aşağıda açıklamanın ilgili bölümünün tercümesi bulunmaktadır.

“Uluslararası düzen 1945'ten beri görülmemiş büyüklükte değişimler geçiriyor. Bu değişimler özellikle Avrupa'da, geçen yüzyılın büyük jeopolitik zorluklarındaki merkezi rolü nedeniyle derin şekilde gerçekleşmektedir. İkinci Dünya Savaşı'nın sonundan ve ardından Soğuk Savaş'ın sona ermesinden sonra ortaya çıkan siyasi denge ciddi şekilde bozuldu. Bu eski dönem için ne kadar hüzünlü olursak olalım, geri gelmeyeceği gerçeğini kabul etmeliyiz. Uluslararası kurallara dayalı düzeni korumak hem bizim çıkarımız hem de değerlerimizin bir ifadesi olarak en büyük öneme sahip olmaya devam edecek. Ancak bu on yılın ikinci yarısında ve sonrasında yeni bir uluslararası düzen oluşacak. Bu düzeni hem bölgemizde hem de ötesinde şekillendirmezsek, bu devletler arası rekabet döneminin sonucunun pasif alıcıları olacağız ve bundan kaynaklanabilecek tüm olumsuz sonuçlarla birlikte, tam ölçekli bir savaşın gerçek olasılığı da dahil. Tarih eylemsizliğimizi affetmeyecek. Bu arka plana karşı, Avrupa geleceğiyle ilgili temel bir seçimle karşı karşıya. Önümüzdeki yıllarda yeni zorluklara kademeli olarak uyum sağlamaya çalışarak mı ilerlemek istiyor?”

ABD’de Trump’ın temsil ettiği korumacılık yanlılarının iktidarı başlarken, Avrupa’da halen Polonya hariç küreselcilerin iktidarı devam etmektedir. Korumacı olarak tanımlanabilecek ABD iktidarı artık Avrupa’ya güvenlik desteği vermek istemiyor. İşte Avrupa Birliği, halen küreselcilerin elinde olan liderliği bu durumun tespitini yapmaktadır.

‘Üzüntülüyüz ama başka çare yok’ - Resim : 1

2. Dünya Savaşı ile birlikte Bretton Woods sözleşmesi yeni bir dünya düzeni başlattı. Takip eden yıllarda bu düzenin yerini çift kutuplu Soğuk Savaş dönemi takip etti. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılması ile dünya sistemi tamamen Atlantik sistemi kontrolüne geçti.

Avrupa Birliği küreselci liderliği artık bu döneminde sona erdiğinin ilanını yapıyor. AB liderliği yeni düzen içinde süre veriyor. 2025-2030 yılları arasında yeni dünya düzeni, çok kutuplu sistemin kurulacağını söylüyor.

Dolar sisteminin çöktüğünü artık sadece biz dillendirmiyoruz. Dolar sisteminin sahipleri de kabulleniyor ve gereğini yerine getirmek için harekete geçiyor.

Önümüzdeki yakın zaman çok kutuplu dünyanın şekillendiği ve kurallarının belirlendiği yıllar olacak.

Avrupa Birliği ABD Donald Trump