Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Akla zarar influencer(*) yaratıcılığı

Selenga Artar Yağcı

Selenga Artar Yağcı

Gazete Yazarı

A+ A-

Kadın bedeninin metalaşmasında vitesin arttığı bir dönemdeyiz. Sistemin yeni av alanı sosyal medya, özellikle çocuklarla gençleri hem av hem avcı olarak öne çıkarıyor. Yakın bir örnek için üniversite sınavı gününe gidelim.

Kurban bayramlarının “elini kesen kasap” haberleri gibi, bu özel günde çeşitli sebeplerle sınava giremeyen öğrenci haberleri klişedir.

Sınava son anda yetişenler, öğrenci yetiştiren kahraman otobüs şoförleri, kimliğini unutana yardım eden polisler, sınava giremediği için ağlayanlar, kahrolan veliler, kızlı erkekli son anda kaçırdıkları sınav yüzünden yanan senelerinin ardından kalakalan gençlerimiz…

KÜPELERİ VE KIYAFETİYLE OLAY OLAN KIZ

Bu haberlerde bu sene kadın bedeni üzerinden bir polemik başı çekti. Küpeleri yüzünden sınava alınmayan bir kız ve kıyafeti ülkece çok tartışıldı.

Kimi, “o kıyafetle girseydi öğrencilerin dikkati dağılırdı” dedi. Kimi, “kıyafet özgürlüğüdür, kimse karışamaz” dedi. “Edep” diyenlerle “özgürlük” diyenler arasında ülke ikiye bölündü.

Sonuç?..

Genç kızın sosyal medya hesapları takipçi patlaması yaşadı. Üzerindeki transparan gibi görünen büstiyer nerdeyse olayla özdeşleşti, reklamı inanılmaz yükseldi. Yapılan haberlerin tıklanma sayıları habercileri coşturdu. Kadın bedeni bir kez daha ve güzelce pazarlandı. Anlayacağınız, sistem adına neresinden tutsan kazançla dolu bir polemik oldu. Sınav günü ve devamında sınavın kendisinden çok konuşuldu.

DEĞER VERİLMEYEN GENÇLER VE SORUNLARI

Çeşitli sebeplerle sınava giremediği için hayalleri o dakika sönen diğer gençler, ya da sınava girse de sonuç alamayacak gençleri bekleyen maddi manevi sıkıntılar, ya da sınavdan çıkan kızını elinde çiçekle karşılayan Muşlu babanın gururu… Böyle şeylere ilgi gösteren olmadı; ne sistem ne sosyal medya haber değeri verdi.

Varsa yoksa, küpeleri yüzünden sınava alınmayan kızın çektikleri, giydikleri ya da giymedikleri gündem oldu.

Sosyal medyada birkaç parça kıyafet ve en moda makyaj ürünleriyle “olmak istenen kişiye dönüşme” vaadi veren “influencer”lara çok sık rastlıyoruz. Bu alanda akıl verip tanıtım yapan, özellikle genç kızlarda, yaş sınırı 10’lara kadar iniyor.

Z’yi geçtik, Alfa kuşağı gençlerinin içsel gelişimine, kültürel zenginliğine yatırım yapmak her geçen gün daha zorlaşıyor. Ortalama günde 5-6 saat ekran başında kaydırma yaparak zaman geçiren gençlerin hayatı o ekranlardaki gibi kaydıkça kayıyor.

ÇOCUKLARA SOSYAL MEDYA SINIRLAMASI HALA YOK

Ebeveynler durumu fark ediyor ama ellerinden fazla bir şey gelmiyor. Teknoloji baskısına direnilemiyor. Çocuklara sosyal medya sınırlamasıyla ilgili yasamız bile hâlâ bulunmuyor. Böyle giderse okulların, akademilerin, buralara giriş sınavlarının dahi, eğitim, bilim, kültürden çok “influencer” yetiştirme, takipçi sayısı artırma yerleri olarak anılıp kullanılacağı günler yakındır. Bu konudaki öncülerde yaratıcılık bazen öyle oluyor ki akıllara durgunluk veriyor.

Sosyal medya çocuklara uygun değildir. Sosyal medya bataklıktır. Çocuğu içine çeker, hayallerini yozlaştırır, düşünme yetisini köreltir.

Toplumsal olaylara karşı empati geliştiremiyorsak, bunun bile temelinde sosyal medyayı bulabiliriz. Her şeyi uzaktan izlemeye, uzaktan duyarlılıklara, kaydırıp geçmelere, uzaktan toplantı, uzaktan yönetimlere fena alışıyoruz. Teknoloji hayatımızı kolaylaştırırken bir yandan da bizi kolaya alıştırıyor. O kolayınsa götürüsü getirisinden fazla oluyor. Daha fazla gecikmeden bütün toplum kesimleriyle ve ciddiyetle sorunun üstüne eğilmek gerekiyor.

(*) Influencer; İngilizcede “etkileyen kişi” anlamındadır. Sosyal medyada popülerliği ve geniş takipçi kitlesi olanlar için kullanılır.

Sosyal medya