Emekli ABD Büyükelçisi: Suriye’de koşullar değişti, SDG de buna ayak uydurmalı

ABD’nin IŞİD ile Mücadele Koalisyonu’nun Temsilciliğini yapmış emekli Büyükelçi William Roebuck, “Suriye’de koşullar değişti, SDG de buna ayak uydurmalı.” diye konuştu. Rudaw’a röportaj veren Roebuck şöyle diyor:

“Bence Kuzey ve Doğu Suriye'deki siyasi liderliğin bazı tavizler vermesi gerekiyor. Aslında, birkaç yıl önceki tutumları sürdürmenin gerçekçi olduğunu sanmıyorum. Bu yeni kararlar zor olacak. Eğer Demokratik Suriye Güçleri entegrasyon sürecinde başarılı olmak istiyorsa, bence Kuzey ve Doğu Suriye'deki siyasi partilerin bazı tutumları, özellikle de mutlak ademi merkeziyetçilik konusundaki ısrarları, bir uzlaşma ihtiyacı karşısında savunulması zor olacaktır.” (Rudaw, 27 Temmuz 2025).

Roebuck, ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack’ı da şöyle tanımlıyor: “Büyükelçi Barrack, Amerikan hükümetinin görüşlerini büyük bir yetkiyle ifade ediyor. Kendisi Başkan Trump'a çok yakın bir isim ve ona çok güveniyor. Dolayısıyla, onu bu konulardaki Amerikan tutumu hakkında konuşurken duyarsanız, söylediklerinin Amerika Birleşik Devletleri'nin resmi görüşleri olduğunu kabul etmelisiniz.”

SDG’DEN BEKLENEN

Roebuck, sıradan bir ABD görevlisi değil. Son 40 yıldır Ortadoğu’da hassas bölgelerde görev yapan Roebuck’un ABD Dışişleri’ndeki son görevi Suriye Özel Temsilci Yardımcılığı’ydı. Bu görevi dolayısıyla ABD’nin PKK’ya destek politikasının sahadaki uygulayıcılarından biriydi. Resmi görevi olmamasına rağmen bu özelliği nedeniyle, ABD’nin güncel politikasını kavramak bakımından söyledikleri önemli. Roebuck, röportaj boyunca sorulara verdiği yanıtlarda, merkezi yönetim ve tek orduya vurgusu dikkat çekiyor. SDG’nin blok olarak Suriye Ordusu’na katılması ve böylece varlığını sürdürmesi modelinin uygulanabilir olmadığı kaydediyor. Özerklik yerine yerel yönetimlere verilecek daha geniş yetkilerle bir çözüm bulunabileceği fikrini savunuyor.

Suriye’de Şara yönetimi ve SDG arasında uzlaşma için çalışmalar yürüten ABD Büyükelçisi Tom Barrack’ın da benzer bir tutum içinde olduğu kamuoyuna yaptığı açıklamalardan biliniyor.

ABD STRATEJİSİNDE DEĞİŞİKLİK

Bu açıklamalar, ABD’nin Suriye siyasetinde değişikliğin göstergeleri. Hatta Trump yönetiminin, ABD’nin Batı Asya’daki bütünsel stratejisinde önceki dönemden tamamen farklı bir yola girdiğini açıkça gösteriyor. Bu nedenle ABD devleti içindeki neo-con/siyonist kanat bu stratejiye ateş püskürüyor. Tabii olay, sadece bu strateji değişikliğine tepki gösterilmesiyle sınırlı kalsa çok önemli olmazdı. Esas mesele, ağırlıklı olarak Pentagon’da, özellikle de Batı Asya’dan sorumlu Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nda (CENTCOM) etkili olan bu kanadın ABD stratejisindeki bu değişikliğe içeriden direnç gösteriyor olması. Trump’un dış politika icraatlarındaki tutarsızlıkların, birbiriyle çelişen uygulamaların arkasında da esasen ABD içindeki bu güç mücadelesi yatıyor. Bütün işaretler, bu mücadelenin şiddetlenerek süreceğini gösteriyor.