Yandex
05 Aralık 2025 Cuma
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sünnetle başlayıp nükleerle sona eren Haçlı Seferleri

Latif Bolat

Latif Bolat

Gazete Yazarı

A+ A-

HOLLANDA’daki NATO toplantısında, Türkiye dahil tüm üyelerin “savunma” paktına katkılarının yüzde 5’e çıkarılmasını okuyunca, aklımın bir köşesi beni 1095’e götürüp, Fransa’nın güneyindeki Clermont şehrine bıraktı. Daha ne olduğumu, nerede olduğumu anlamadan, kendimi binlerce insanın ortasında, onlarla birlikte bağırır buldum. Orada olup da gürültüye katılmamak mümkün müydü ki zaten? Her birinin elinde tarlasından getirdiği oraklar ve upuzun bıçaklar olan bu köylüler, sustuğunu görür görmez, seni hemen hallediverirlerdi. O zaman, neden mi bağırmaktaydık?

Kalabalığın tam önünde, yüksek bir balkona çıkmış haykıran bir ihtiyar vardı. Kırmızı entarisinden ve enteresan şapkasından anlaşıldığına göre, çok önemli biri olmalıydı. Yanımdaki iri yarı Champagne’li köylü, bu ince sesiyle bağıran adamın, Papa İkinci Urban olduğunu söylemişti laf arasında. “Kutsal Baba” Urban, hiç durmadan tekrarlamaktaydı:

“Kutsal topraklardaki Hristiyan din kardeşlerimizi kiliselerine toplayıp, erkeklerin pipilerini kesiyor bu vahşi Muhammedanlar. Onları zorla Müslüman yapmak adına sünnet edip, çıkan kanı da kilisedeki kutsal İsa ve Meryem’in ikonlarına sürüyorlar. Bu zalimleri biz durdurmazsak, kimler durduracak? Haydi kutsal topraklara, sevgili din kardeşlerim!”

Sünnetle başlayıp nükleerle sona eren Haçlı Seferleri - Resim : 1

PİPİ KESMEKTEN NÜKLEERE YALANCILIK

Elbette, bu kalabalıkta 2025’te olan biteni bilebilecek tek şahıs ben olduğum için, o deli aklıma hemen bir karşılaştırma geliveriyor: Yaklaşık 12 gün önce de aynı Batılı Haçlı güçleri, İran’ın nükleer bomba yaptığını ve bunun durdurulması gerektiğini öne sürerek, 12 günlük bir katliama girişmediler mi ki? Yani 1095’in Haçlı Seferi’ni başlatan yalan bahaneler ile, 2025’in Haçlı Seferi’ni başlatan yalan bahaneler ve uydurulmuş haberler, tıpatıp aynı idi. Üstelik aradan uzun 930 tane sene geçmiş olmasına rağmen. Yani, Batı’nın dini veya siyasi liderlerinde, bahane yaratma konusunda, bu kadar yıldan sonra, hala bir ilerleme olmadığının ispatı idi bu.

1095’in o güneşli baharında başlayan ve 200 sene süren, Batı’nın Doğu’ya yaptığı Haçlı Seferleri, en azından görünüşte ve propaganda seviyesinde, bu “pipi” yalanıyla başlamıştı, başka yalanların yanı sıra. Elbette pipilerine dokundurtmak istemeyen Avrupa köylüleri, bu yalan ile kolaylıkla sefere katılmışlar ve lordların, kontların, şövalyelerin ardı sıra, 200 sene sürecek olan cinayet şebekesinin ayak askeri haline gelmişlerdi.

AVRUPA’NIN ZAVALLI KÖYLÜLERİ GURBETTE

Avrupa’nın her tarafından, Katolik Kilisesi ve Papa tarafından “dolduruşa getirilen” ve bunun bir kutsal görev olduğuna inandırılan binlerce kentli ve köylü, yalın ayak-başı çıplak yollara düştüler. Kendileri için bambaşka amaçlar taşıyan lordlar ve şövalyelerin emrinde, bu Avrupalı yoksulların binlercesi, Orta Doğu topraklarında gömüldü kaldı. Bir kısmı da mahalli nüfusa karışıp, Orta Doğu’nun “kızıl saçlı ve bembeyaz tenli”, pek de Arap gibi görünmeyen, bugünkü nüfusunun bir kısmını yarattılar. 200 senelik “kahramanlık” rüyasından sonra, lordlar ve şövalyelerin bir kısmı da Alman Kralı Frederick Barbarossa gibi, Orta Doğu topraklarında gömüldüler ve yokluğa karıştılar. Ancak çok küçük bir kısmı memleketlerine geri dönebildi ve orada da mülkiyet kavgaları içinde birbirlerini yediler, yok oldular.

Ama Haçlı seferlerinin büyük bir yenilgi ile bitmesinde, Kutsal Toprakların halklarının Selahaddin, Baybars, Kalavun gibi liderler önderliğinde direnmesinin yanı sıra, mali iflasta anahtar rol oynayacaktı:

Sünnetle başlayıp nükleerle sona eren Haçlı Seferleri - Resim : 2

TRUMP VE RİCHARD: PAMUK ELLER CEBE!

Elbette 200 sene ve on binlerce kilometrelik bu gidiş gelişler Haçlıların hazinelerini de boşaltmıştı. Nitekim seferlerin son senelerinde, aynen Trump’ın bugünkü NATO toplantısında “Pamuk eller cebe baylar” deyip, Avrupalı liderleri NATO bütçesine yüzde 5 katkıya zorlaması gibi, Haçlı seferlerinin kralları hem sıradan köylülerden hem de kilise mensuplarından Haçlı harcamaları için büyük bir “Haçlı Vergisi” almaya başlayacaklardı. Bu da hem yönetici sınıf hem de bu seferlerin temelini teşkil eden köylüler için isyan sebebi sayılacaktı. Hatta, Arslan Yürekli Richard bu sayede zengin olurken, Haçlı askerleri Tanrı’ya bile isyan eder hale gelmişlerdi. Kendi topraklarında ortaya çıkan iç savaşlar ve kargaşalıklar sebebi ile, krallar ve Papalar yavaşça sahneden çekilip, bu “kutsal savaşı” sona erdireceklerdi. Ve 1272’de, İngiliz Prensi Edward Longshanks’in önderliğindeki Haçlı seferi, bu 200 senelik kanlı maceranın finali olarak tarihe geçecekti.

Modern zamanların Haçlı Seferlerini başlatan “yalan ve uydurma haberler (Kitle İmha Silahları WMD ve Nükleer bomba hikayeleri) ile, 930 sene öncesindeki başlangıcı “Hristiyanların pipilerini sünnet ediyorlar” yalanı arasında, yöntem olarak ne kadar benzerlik vardır!

Sünnetle başlayıp nükleerle sona eren Haçlı Seferleri - Resim : 3

TARİH TEKERRÜRDEN İBARETMİŞ MEĞERSE!

Bugünlerde yapılan NATO zirvesindeki “yüzde 5 katkı payı” zorlaması ile 730 sene önce kralların “pamuk eller cebe” deyip Haçlı Vergisi toplamak zorunda kalması da bu iki Haçlı akınının sona ermesinin tıpkıbasım işareti olarak tarihe geçecektir.

Atalar ve bu işi iyi bilenler, boşuna “tarih tekerrürden ibarettir” dememişler herhalde. Nasıl 1272’deki Haçlı seferlerinin sona ermesi, tüm Avrupada radikal siyasi olayların meydana gelmesine sebep oldu ise, bugünkü Haçlı seferleri de daha şimdiden aynı sonuca yol açacağa benzemekte. Bir bakın ABD’nin içinde olup biten kargaşalıklara! Ya da Almanya başta olmak üzere, İngiltere, Fransa ve bilumum diğer Avrupa ülkelerindeki siyasi alt üst oluşlara! Dünya düzeni yeniden oluşturulurken, masadaki kartlar şiddetle yeniden karılmaktadır. Ve ufukta yepyeni bir “yeni dünya düzeninin” şafağı sökmektedir!

Hollanda NATO Türkiye