Yandex
20 Nisan 2025 Pazar
İstanbul 10°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Çevrimiçi alışveriş dört yılda 10 kat artmış

Şule Perinçek

Şule Perinçek

Gazete Yazarı

A+ A-

Bu hafta bir Pazar günü yazısı olsun istedim.

Nefes arası.

Hatta daha da ileri gittim.

Üç konuk aldım.

Şöyle dolaşırken rastlaştığım, bir kenara not ettiğim üç konuk.

Garip! Meğer üçü de aynı konudaymış…

Yıllardır yazıp çizdiğim, Parti’de eğitim verdiğim konu.

Pek hoşuma gitti.

Yazarlarına saygılarımla…

Çevrimiçi alışveriş dört yılda 10 kat artmış - Resim : 1

Mahallemizin bakkalı süpermarkete karşı

Mahallemizdeki yaşlı teyzenin bir bakkal dükkanı var.

Tam karşısında da dev bir market açıldı. İkisi de dükkanlarının önündeki camekana mallarının fiyatlarını yazıp asmaya başladılar.

Süpermarket “Tereyağ 70 lira” yazınca, teyze “Tereyağ bizde 60 lira” diye ilan koydu.

Ertesi gün süpermarket hemen “Tereyağ 50 lira” diye bir ilan astı.

Teyze bu sefer “Tereyağ geldi. 40 lira” diye kağıt yapıştırdı.

“Teyzeciğim bunlarla uğraşma, bunlar büyük miktarda mal satın alma gücünü kullanırken zarar etmezler ama sen yok olursun.” dedim.

Teyze arkasını dönüp dükkanına girerken,

-“Ben hiç tereyağ satmam ki… bari millet ucuza alsın” diye mırıldandı…

(Sait Öztürk)

Online alışveriş çılgınlığı

Şu bir gerçek ki, artık alışveriş dediğimiz şey, fiziksel mağazalardan çok ekranlarda yaşanıyor.

İster sabah kahveni yudumlarken, ister gece yatağa uzanmış halde... Birkaç dokunuşla ihtiyacın olan her şeyi sipariş edebilmek acayip bir kolaylık!

Türkiye’de online alışverişin geldiği noktaya bakınca, bu rahatlığa alışmamızın hiç de şaşırtıcı olmadığını görüyoruz.

Ipsos’un IPSOS E-Ticaret Paneli verilerine göre, 2024 yılında online harcamalar neredeyse geçen seneye göre iki katına çıkmış. Dört yıl öncesiyle kıyasladığımızda ise tam 10 kat artış var!

E artık kargocuları aileden biri gibi görmemiz, sokakta birinin elinde paket görmeyince şaşırmamız normal. Çünkü veriler diyor ki: Son bir yılda ortalama 13 günde bir online alışveriş yapmışız!.

Yani neredeyse her iki haftada bir, bir şeyler sipariş ediyoruz.

Peki, ne alıyoruz?

HIZLI TÜKETİM ÜRÜNLERİ DÜŞÜŞTE ELEKTRONİK VE MODA ZİRVEDE

Sepetlerdeki ürünlerin dağılımına baktığımızda, 100 alışverişin 30’unda hızlı tüketim ürünleri (HTÜ) (yani gıda, içecek, kişisel bakım ve temizlik ürünleri) var.

Ama dikkat! HTÜ’nün sepette bulunma oranı düşerken, alışveriş yapan kişi sayısı aynı kalmış. Bunun anlamı, artık bu tür ürünleri online yerine fiziksel mağazalardan alma eğilimimiz artıyor olabilir.

Asıl büyük harcamalar nerede derseniz, moda, aksesuar, beyaz eşya ve mutfak ürünleri zirvede! Cilt bakım ürünleri de hâlâ harcama listesinin başlarında. Demek ki, insanlar görünüşlerine ve konforlarına yatırım yapmaya devam ediyorlar.

Bir de şu kampanya dönemleri var ya… İşte onlar harcama alışkanlıklarımızı ciddi anlamda değiştiriyorlar.

2024’te özellikle Eylül ve Aralık aylarında büyük hareketlenme olmuş. Eylül malum, okula dönüş dönemi, kırtasiye, kıyafet, teknoloji alışverişi coşuyor.

Aralık ise indirim ayı! Yılbaşı öncesi fırsatlar, "Şunu almasam mı?" diye düşündüren bildirimler derken, kredi kartı ekstreleri şişiyor.

PAZAR YERLERİ ESKİSİ KADAR BÜYÜMÜYOR AMA HÂLÂ GÜÇLÜ

Bir zamanlar her şeyin merkezi olan büyük pazar yerleri, hâlâ yüzde 70 gibi dev bir pazar payına sahip ama büyüme hızları düşmüş.

Demek ki, insanlar tek bir yerden alışveriş yapmak yerine elektronik, giyim, züccaciye ve HTÜ ürünleri satan, aynı zamanda fiziksel mağazaları da olan platformları daha çok tercih etmeye başlamışlar.

Yani "Hem internetten alayım, hem gerekirse gidip mağazada göreyim" diyenlerin sayısı artıyor.

Şöyle düşünün, bir telefon alacaksın diyelim. Önce mağazaya gidip eline alıyor, kurcalıyor, deniyorsun. Sonra eve gelip internetten daha uygun fiyatı bulup sipariş ediyorsun.

İşte bu davranış e-ticaretteki yeni trendlerden biri!

ONLİNE ALIŞVERİŞ DAHA DA BÜYÜYECEK

Online alışveriş çılgınlığı duracak gibi değil. Teknoloji geliştikçe, ödeme sistemleri güvenli hâle geldikçe, sosyal medyada "İndirim var!" paylaşımları arttıkça biz de daha fazla online alışveriş yapacağız.

Hele ki yapay zekâ destekli alışveriş önerileri ve "Bu ürünü beğendiysen, buna da bayılacaksın!" tarzı algoritmalar devredeyken...

Ama dikkat etmekte fayda var!

İhtiyacımız olmayan şeyleri sırf indirimde diye almak, "Bunu bir gün kesin kullanırım" diyerek sepete atmak cüzdanlarımızı boşaltıyor.

Kendimize şunu sormamız lazım: Gerçekten ihtiyacım var mı, yoksa algoritma beni kandırıyor mu?

Siz ne düşünüyorsunuz? Sizce online alışveriş alışkanlıklarımız daha da değişecek mi? Yoksa belli bir noktada duracak mı? (Kağan Kaya)

Bir delinin mal beyanı

- Avşa adasında üç daire

dört üçgen beş dikdörtgen!

- üç taş has hoşaf!

- gökyüzünde bir bulut

yeryüzünde iki tilki ziki!

- Bitlis’te beş minare

Kastamonu’da üç kasto

- biri yazlık biri kışlık iki platonik sevgili

- büro mobilyası ve çelik

kapı üreten bir fabrikanın öğle üzeri

yaslanılıp sigara içilen beyaz duvarı!

- ıslıkla da çalınabilen dört anonim türkü!

- palandöken’de bi palan iki döken!

- doğuya doğru üç fay hattı!

- bi çarşamba iki perşembe üç cuma!

- dünyada mekân ahirette iman!

- denizde kum uzayda yerçekimsizlik!

- bi kiprit kutusu dolusu sigara izmariti!

- on sekiz saç biti!

- biri ingilizce altı adet ağır küfür!

- yirmi tane boş laylon poşet!

- sevenlerin kalbinde kurulmuş

tahta bir taht!

- bi sürü saç sakal kıl tüy yün!

- iki büyük tatak!

- bi ayakkabı çekeceği!

- üç ayrı parkta üç ayrı

belediyeye ait üç ayrı

banka reklamlı bank!

- yedi sekiz tane zotarta

diye çıkabilen ossuruk!

- üç don lastiği!

- iki büyük taş kütlesi!

- yirmi adet ağaç gölgesi!

- bi spor dalı!

- üç kuş kanadı sesi!

- bi İspanyol ünlemi!

bi sürü sahipsiz kedi köpek!

- bi marmara denizi!

- camına yaslanıp seyredilen iki piliç çevirmeci!

- her aksam karıştırılan dört çöp bidonu

- çalıp çalıp kaçılan beş

melodili apartman zili!

- yılanın attığı deri!

- zeytinyağlı bir yemek!

- davul tozu, minare gölgesi!

- derdimin simgesi!

- kavuna benzer bir meyve!

- yutak iltihabı!

- dokumada enine atılan iplik!

- gözün renkli kısmı!

- bir konuda ayak direme!

- üç beş kendini bilmez!

- uzaklık belirten bir sözcük!

- yanardağ salgısı!

- milattan sonra bir gün!

- iki adet çabuk kırılır cisim!

- Kürt müziğinde bir makam

- bir yağış türü

- elma armut kurusu!

- iki dolaylı anlatım!

- insanlar arasındaki mesafe!

- kekliğin boynundaki

- siyah halka!

- Rusça evet!

- futbolda topun dışarı çıkması!

- iki rivayet bir söylenti!

- halk dilinde şaşma nidası!

- oflamalı üflemeli bir ilgi!

derviş selamı!

- üçün biri!

geceleri yatarken

- yorgan olarak kullanılan

bir sürü gazete pazar ilavesi!

- nakit on beş bozuk yedi lira!

- anne babadan kalma

yarısı yaşanmış bi ömür!

(Metin Üstündağ, “Bir Delinin Mal Beyanı”, Çınar Yayınları, 2016)

Çevrimiçi alışveriş dört yılda 10 kat artmış - Resim : 2

En büyük ödül Türk ve Kürt analara

8 Mart’ı her kutlayışımızda derim ki… yıllardır… bize bir gün yetmez… hele çiçek-böcek-ödül muhabbeti hiç uymaz… 365 gün mücadele günü olmalı…

Hiç dur durak bilmeden!

Daha ileri… daha ileri...

Bu 8 Mart çok daha özel.

Bu 8 Mart’ın kahramanları kadınlar!

Şehit anaları!

Diyarbakır kadınları!

En başta!

Türkiye’nin dört bir köşesinden seslerini yükselttiler.

“Vatan sağolsun!” “Vatan sağolsun” diye şehidinin fotoğrafını yüreğine bastıran analar…

“Bizim Amerika’ya uşaklık edecek oğlumuz yoktur!!” diye yıllardır karda buzda sıcakta vatan ve evlat nöbeti tutan analar…

Aralarında ayrı gayrı yoktu.

Düşmanları birdi.

PKK’ya silah veren elleri kıran Türk-Kürt aslanların anaları!

PKK’ya silah bıraktıran aslan yürekli kadınlarım!

En büyük ödül size! Bütün Türk milletinin boynunun borcudur.

Kabul ediniz.

Kızlarımızın oğullarımızın kanı-ahı yerde kalmayacak.

Yola devam ediniz!

Alışveriş