MEDYANIN HALLERİ... Rusya’yı düşman görmek Trump planına ikna olmaktır

Türkiye yazarı Meryem Aybike Sinan, 20 Ağustos’ta “Rus düşünürün utancı!” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Konu, Aleksandr Dugin’in Zengezur üzerinden Rus dış politikasına eleştirileri.
Yazar buradan şu sonuca varıyor: “Dugin’in bu görüşlerinden Rusya’nın gelecekte ihtimal dâhilindeki taarruzlarını ve politikalarını bir nebze de olsa analiz etme imkânı buluyoruz. Rusya’nın Ukrayna sorunu bittiğinde yönünü nereye çevireceğini tahmin etmek zor değil kanımca!
Su uyur düşman uyumaz zira...”
Türkiye yazarından şunu anlıyoruz: Düşmanımız Rusya. ABD? Yok!

DUGİN NE DİYOR?

Dugin esas olarak Rusya’ya eleştirilerini yöneltiyor. 14 Ağustos tarihli yazısında Rusya’nın Güney Kafkasya politikasının çöküşe doğru gittiğini belirten Dugin, “Demek ki sorumlular var. Cumhurbaşkanımıza bu şekilde davranmasını, Bakü, Erivan ve Stepanakert ile bu şekilde ilişkiler kurmasını tavsiye edenler var. Başarısızlık başarısızlıktır. Aşağılanma aşağılanmadır. Karabağ Savaşı sırasında etkin bir şekilde desteklediğimiz Aliyev ve bize karşı ayaklanan Paşinyan'ın şimdi düşmanımız için çalışıyor olması yüzümüze atılan bir tokat. Bu tokat, zaten düşmanımız olan Amerika veya Batı'dan gelmiyor. Bu, içeriden gelen bir darbe.” ifadelerini kullanıyor. Dugin şu uyarıda bulunuyor: “Ermenistan ve Azerbaycan'daki işleri tamamen yanlış insanlara emanet ederek hata ettik. Başka bir açıklaması yok. Bunu bir başarısızlık olarak görmezsek, bu acıyı kabul etmezsek, insan olmaktan ve egemen bir devlet-medeniyet olmaktan çıkarız.”

BENZERİNİ TÜRKİYE YAŞIYOR

Dugin’in utanç duyduğu şey ne? ABD’nin bölgeye çökmesi.
Peki bu Türkiye’yi ilgilendirmiyor mu? İlgilendiriyor.
Vatan Partisi şu tarihi uyarıyı yapmıştı: “Trump Koridoru, Türk devletlerini birleştiren bir ‘Turan Koridoru’ değildir. Türkiye ile Türk Devletleri arasındaki ilişkileri ABD Eşkıyasının denetimine sunma girişimdir. Eğer proje yürüyecek olsa, ABD Doğu Akdeniz stratejisinde yeni bir mevzi kazanmış olacak. Türkiye’yi Trakya, Ege Adaları, Doğu Akdeniz, Suriye’nin kuzeyi üzerinden kuşatma girişimine Kafkasları da katacak. Rusya, Türkiye, İran, Çin ve diğer Asya ülkeleri arasındaki yolları denetleme girişiminin başarı şansı yoktur.”
Bu tespit doğrudur. Türkiye, Rusya, İran gibi bölge ülkeleri buna göz yummaz, yumamaz.
Kim yumarsa, kendi jeopolitik geleceğini tehdit altına alır.
O yüzden Dugin ‘in uyarıları ABD’ye direnme mevzisini gösteriyor.
Zaten Meryem Aybike Sinan da 8 Ağustos’taki yazısında ABD’nin Kafkasya planlarını yazıyor ve şöyle diyor: “Ortalığa fısıltı şeklinde yayılması sağlanan Zengezur Koridoru veya ABD’nin deyimiyle ‘Trump Köprüsü’ planı söylentisi, her ne kadar özel bir şirket yönetsin kabilinden yumuşak ve harika gösterilse de bu planda gerçekte ‘ABD derin aklı’ var! (…)Türkiye kesinlikle böyle bir plana geçit vermemelidir. Öncelikle Rusya ve Azerbaycan arasındaki gerginlik için ara bulucu rolü üstlenmelidir Türkiye. Var olan sorunlar ivedilikle çözülmelidir. Türkiye, Rusya ve Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve hatta İran gibi bölge ülkeleri dururken neden ABD gelip buraları yönetsin? Bu çok büyük bir saçmalık! Kafkasya’ya ABD girerse bir daha çıkmaz! Çıkmadığı gibi İsrail’i de arka kapıdan yerleştirir bölgeye... Ve en sonunda kan ve gözyaşı günleri ve yılları başlar.”
Sayın Sinan’ın bu sözleri alkışı hak ediyor.
Fakat destek verdiğin AK Parti hükûmetinin tutumu Sayın Sinan’ın sözlerinin tam tersidir.
Denge politikası ve Zengezur’da ABD’ye göz yuman tavırlar en başta Türkiye’nin aleyhinedir.
Dugin’in utancı yok, aksine cesur bir tavrı var. Sayın Sinan da AK Parti hükûmetine karşı bu cesur tavrı gösterebilmeli. Fakat Sayın Sinan bunun yerine tehlikeli bir söyleme kapılıyor.
Dünkü yazısında Rusya’yı düşman göstermesi bir o kadar da kaygılanacak durumdur. Çünkü Rusya’yı düşman bellemek, nihayetinde sizi ABD ile birleştirir.
Zengezur Koridoru’nun özgürlüğü ABD’ye karşı verilecek mücadele ile sağlanabilir.
Rusya’nın Ukrayna sorunu bittiğinde yönünü Güney Kafkasya’ya çevirmesi doğaldır. Bugün Türkiye dahil bütün ülkeler yönünü ABD eşkıyalığına karşı çevirmelidir.
Bölge ülkeleri burada birbirinin düşmanı değil, müttefikidir.
Azerbaycan’ın 44 günlük vatan savaşından sonra ortaya çıkan 3+3 Güney Kafkasya Platformu bunun somut adımıdır.